Doğrudur, bu faktörlerin hepsinin AK Parti'nin başarısında yeri doldurulamaz bir önemi var.
Bunların hepsinin yanına bir de AK Parti dinamizmini de eklemeliyiz.
AK Parti hem fikrî hem de siyasî olarak dinamik bir arka plana yaslanıyor. Bir tarafta "yerli ve milli" olmak şeklinde ifade edilen muhafazakâr ve milliyetçi değerler ana omurgayı oluştururken, diğer tarafta ihtiyaca ve şartlara göre değişkenlik gösteren unsurlar yer alıyor. Örneğin AK Parti'nin Avrupa Birliği ajandası bu tür bir dinamizmi barındırıyor. Avrupa Birliği ülkelerinin Türkiye'ye yaklaşımı olumlu neticeler doğurup Türkiye'nin çıkarına olduğu müddetçe devam ediyor. Ancak son yıllarda gördüğümüz gibi Avrupa Birliği, Türkiye karşıtı bir tutum içerisine girdiğinde ise ilişkiler durma noktasına geliyor.
Son açıklanan kabine değişikliği de bu tür bir dinamizmin göstergesi. Revizyon öncesindeki hükümetin ne bir meşruiyet ne de bir performans sorunu vardı.
Hükümet sistemini değiştiren anayasa değişikliğini daha yeni gerçekleştirmiş ülkede yönetim ve siyasal istikrardan yana bir sıkıntı da yok çok şükür. Bunların hepsinin üstüne AK Parti'yi kabine değişikliğine zorlayacak bir muhalefet de mevzubahis değil.
Tablo böyleyken AK Parti orta büyüklükte bir kabine revizyonu gerçekleştirdi. Altı yeni bakan kabineye girerken, kabine içerisinde beş ismin de yeri değişti. Bu revizyonun ilk gerekçesi AK Parti'nin dinamizmi. 16 Nisan sonrası yeni dönemde, Eylül ayı ile birlikte siyasetin ve piyasaların hareketleneceği bir döneme girilirken AK Parti yaklaşmakta olan hareketliliğin gerisinde kalmamak için hamlesini yaptı. Yeni döneme girerken taze kanla canlandı.
Sıkıntılar baş göstermeden tedbir aldı. Bu şüphesiz ki AK Parti'nin ülkenin farklılaşan ihtiyaçlarına ve siyasetin değişken gereklerine sabit bir noktadan bakmadığının bir göstergesi. AK Parti adam harcamıyor, hizipçilik de yapmıyor. AK Parti siyasetin bir dinamizm olduğunu gösteriyor. Sahip olduğu dinamizm ile gerekli yenilikleri yapıyor, değişimi engellemiyor. Yeni ihtiyaçlar karşısında tazeleniyor. Yeni hamleler için gerekli olan dinamizmi oluşturuyor.
Hükümetler boyunca sabit kalan bakanlar olduğu gibi bakan olana kadar ismi pek bilinmeyen ancak Türkiye'nin derdiyle dertlenmiş, partisiyle uzun yollar yürümüş yeni isimlere alan açıyor. Çünkü AK Parti 2023 hedefleri doğrultusunda yürünecek nice yol olduğunun bilince.
Bu bilinç ile Türkiye'nin yeni ihtiyaçları doğrultusunda gerekli değişiklikleri yapıyor.
Harekette bereket vardır derler, yeni kabine ülkeye bereketli olsun.