Aslında cümlenin tamamı şöyle, "Severken ağlarım, sevişirken ağlarım. İçimdeki duygusallığı böyle yaşıyorum. Her insanın içinde mutluluk olduğuna inanıyorum, yeter ki onu keşfetmeyi bilelim." Ağlama sebebini de şöyle açıklamış, "Ağlıyorum ama güçsüzlükten değil, duygu yoğunluğundan. Beni duygulandıran her an özeldir."
Sevişirken ağlamak… Ne var bunda bu kadar şaşılacak? Her seferinde ağlamaktan bahsedilmiyor; özel anlarda ortaya çıkan sevinç gözyaşları kastediliyor belli ki. Sizin hiç mutluluktan, duygu yoğunluğundan, o ana inanamazlıktan ağladınız olmadı mı? Eminim birçok kadın hayatında en az bir kere o çok özel erkeğinin koynundayken ağlamıştır.
Twitter'da yazdığımda gelen yorumlardan bu durumun erkeklerin pek hoşuna gitmediğini anlıyoruz ama 'başına gelmeyen üzülsün' derim ben.
İnsanız, duygusalız, robot değiliz ki. Sevişmek sadece şehvet sesleri çıkarmak değildir. Yeri gelince ağlamaktır da. Mutluluktan, zevkten…
Sımsıkı sarıldığınız, saçlarınızın okşandığı, yüzünüzün her bir noktasının öpüldüğü o anlarda ağlamak ne kadar muhteşemdir… Keşke herkes sevişirken ağlayabileceği kişiyi bulsa? Bazen acı verse de…