Haberler


TAYFUN ER

Şeref’inle oyna Hakkı’nla kazan-2

1908'de ilan edilen II. Meşrutiyet sonrası cemiyet çalışmalarına yasal olarak izin verilince kulüp de artık yarı gizli hüviyetinden kurtuldu. Artık devir değişmişti ve Sultan Abdülhamid taraftarlarının yerini ittihatçılar ve özellikle de Enver Paşa yanlıları aldı. Bu kez başı 1908'de Hareket Ordusu'yla İstanbul'a giren Fuat Bey çekiyordu. 1909'da Beşiktaş Akaretler'deki evinin altında Mazhar Bey'le birlikte "Beşiktaş Osmanlı Kulübü"nü kurdular. Fuat (Balkan) Bey eskrimci, Mazhar (Kazancı) Bey ise halterciydi.
İlk kulüp fikrini ortaya atan Muhiddin Bey'den bahsetmiştik. O da Sultan Abdülhamid aleyhtarı olduğu için 1905'te rütbeleri alınarak Fizan'a sürülmüştü. II. Meşrutiyet sonrası İstanbul'a dönmüş ve Deniz Mektebi Müdürü olmuştu. 1909'da tamamı Kafkasyalılardan oluşan bir suikast ekibi tarafından öldürülen Mahmut Şevket Paşa'nın yaveri ve tekrar Beyoğlu Mutasarrıfı olmuştu.
Muhiddin Bey, örgütçü birisiydi ve bir diğer örgütçü olan Fuat Bey'e tekrar ve buz kez yasal olarak spor kulübü kurma fikrini o aşıladı.
Onun teşviki ve Süvari Kaymakamı Muallim Mazhar Bey'in hazırladığı dilekçeyle "Beşiktaş Osmanlı Jimnastik Kulübü" adıyla resmi olarak, Beyoğlu Mutasarrflığı cemiyetler defterinin 468. sayfasına 1760 sıra numarasıyla, 26 Ocak 1911'de kulüp tescil edildi. Beşiktaş, Osmanlının ilk tescil edilen kulübüdür. Fuat Bey de ilk başkanıdır, kulübün renkleri de Bereketiko'nun devamı olarak siyah-beyazdır. Fetgeri Kardeşler bu sürekliliğin temsilcileri olarak 1910'daki yapının içinde yerlerini almışlardı.

ARABACI DEĞİL ARABALILAR!
Beşiktaş'a aşağılamak amacıyla "arabacı takımı" denir. Kuşkusuz arabacı olmak emeğiyle çalışmak şereftir ama sözün ilk çıkışı "arabalılar takımı"dır. Bunun nedeni Sultan Abdülhamid'in çağırdığı zaman hemen gelebilmeleri için saray çalışanların Yıldız'a yakın yerlerde oturmasını emretmesi nedeniyle bu kişilerin büyük çoğunluğu ikamet etmektedir. Saraya gidip gelmelerini de atlı arabalarla yapmaları nedeniyledir. Beşiktaş Osmanlı Jimnastik Kulübü'nün kuruluş nizamnamesinin 1. maddesi kulübün kuruluş gerekçesini açıklar ve günümüzün diline sadeleştirdiğim hali şöyledir: "Bir dağılma ve yavaş yavaş yok olmaya yüz tutan soylu neslimizin kalıcılığı için, açıkça şart olan beden hareketlerinin medeni memleketlerce kabul edilen makul ve bilimsel yöntemlerin uygulanmasıyla, Avrupa'da atasözü haline gelen Türk kuvvetini yeniden canlandırmaktır." Önce Edirne Askeri Lisesi'nde jimnastik öğretmenliği yapan ve sonra da subay olan Fuat Bey de Kafkasya'lıydı. Balkan soyadını almasının nedeni uzun zaman Makedonya'da komitacılık gibi çok kritik gizli görev yapmasından dolayıdır. Kurtuluş Savaşı esnasında büyük faydaları olduğu için İstiklal Harbi madalyası sahibiydi.

İŞTE HİKAYENİN BAŞLANGICI
Bereketiko Ailesi fertleri siyasi ortam değişince İsviçre Cenevre'ye yerleşti.
Balkan Harbi başlayınca Fuat Bey'le birlikte çoğunluğu Kafkasyalılardan oluşan Teşkilat-ı Mahsusa içinde birlikte faaliyet göstermeye başladılar. Beşiktaş'taki Kafkasya ve Teşkilat-ı Mahsusa tohumları uzun yıllar sonra Süleyman Seba'da tekrar ete kemiğe bürünmüştür. Gelelim Beşiktaş'ta bugüne damgasını vuran futbolun nasıl başladığına...
Top oynamak için önce bir topunuzun olması gerekir. Beşiktaş semtine topun girişinin hikayesi de oldukça ilginçtir. 13 Mart 1908 Cuma günü Hasköy Yangını çıkar. O esnada Valdeçeşmesi Talimhane bahçesinde oynayan çocuklar merakla yangının olduğu tarafa doğru koşarlar. Taşkışla'nın önünde futbol oynayan İngiliz askerleri vardır.
O çocuklardan "Yumurta Yaşar" topu alır ve kaçar. Semtlerine döndüklerinde, topu, o gün 11 yaşında olan Refik Osman'nın evininin tavan arasında saklarlar.O çocuk Beşiktaş tarihinin en önemli futbolcu ve hocalarından olan Refik Osman Top'tur. O topla başlayan futbol macerası sonucunda Beşiktaş semtinde Basiret ve Valdeçeşmesi adı altında gayri federe iki futbol takımı 1911'de Beşiktaş Osmanlı Jimnastik Kulübü çatısı altında birleşti. Bugün Beşiktaş tarihinin en önemli ismi kabul edilen Şeref Bey, gerçek adıyla Ahmet Şerafettin Bey bu birleşmeden önce Valdeçeşme'nin başkanıdır ve sonra da Beşiktaş'taki futbol şubesinin başına geçer. Çırağan Sarayı 19 Ocak 1910'da yanmıştı. Yangın sahası temizlenerek futbol alanı haline getirildi. Daha sonra uzun yıllar Beşiktaş'ın futbol sahası olacak bu saha halen daha Şeref Stadyumu olarak bilinir ki yerinde bugün Çırağan Oteli vardır.
CUMA LİGİ'NE ALINMADI!
Şeref Bey, futbol takımını bir semt takımı olmaktan çıkarıp en kuvvetliler arasına sokmak istiyordu. Bunun ilk yolu da 1915'te başlayan Cuma Ligi'ne katılmaktı. Bu ligde Galatasaray, Fenerbahçe, Üsküdar, Altınordu, Süleymaniye ve Anadolu Hisarı oynuyordu.
Başvuru 1919'da yapıldı ama Beşiktaş, herhalde gelen tehlike hissedildiği için, Cuma Ligi'ne alınmadı. Bunun üzerine Beşiktaş da daha doğrusu Şeref Bey de "Türk İdman Birliği"ni kurdu. Bu isimde kurulan ligde Beşiktaş dışında Vefa, Üsküdar, Beylerbeyi, Darüşşafaka, Haliç, Hilal, Kumkapı, Altınörs ve Türkgücü takımları yer aldı. Önce kurulan Cuma Ligi'nde 5 takım yer alırken Beşiktaş'ın başını çektiği ligde ise 10 takım yer alıyordu.
Cuma Ligi'ne katılan takımlar kendi yerlerini koruyup rakiplerinin lige katılmasına dahi izin vermezken, Beşiktaş ise kurduğu lige isteyen takımın katılmasına izin vererek demokratik ve rekabete açık bir tavır almıştı. Türk İdman Birliği Ligi ilk sene 10 takımla iki grup halinde oynanırken ikinci sezonda Topkapı, Nişantaşı ve Bakırköy'ün katılımıyla 13 takımla tek grup halinde, iki sezonu da Beşiktaş kazanmıştı.
1923'te Kurulan İstanbul Futbol Ligi'nin 1924'teki ilk şampiyonu olan Beşiktaş böylece adını futbol ligi şampiyonu olarak ilk kez yazdırmaya başladı ve bugünlere kadar gelindi. 1890'da doğan Şeref Bey yakalandığı kanser hastalığı nedeniyle uzun süre Avusturya'da tedavi gördü ama ne yazık ki 12 Haziran 1933 gece yarısı, henüz 43 yaşındayken Cerrahpaşa Hastanesi'nde vefat etti.
14 Haziran 1993'te hastaneden alınan cenazesi öğle namazını müteakip Beşiktaş Sinan Paşa Cami'inden kalktı ve büyük bir kalabalığın elleri üzerinde vasiyeti gereğince inşaatı devam eden stada götürüldü, bir tur attırılarak sahanın ortasına kondu.Stadyum içinde yapılan konuşmalar sırasında binlerce kişi ağlıyordu. Cenazesi tekrar eller üstüne alındı ve yolun karşısındaki Yahya Efendi Dergahı'na gömüldü.

RAHAT UYU ŞEREF BEY
Şeref Bey, hasta haliyle büyük ızdıraplar çekerken bile sonradan adı verilecek stadyumun inşası için defalarca Ankara'ya gitmişti. O zamanki futbol düzenini kabul etmeyerek, etiyle tırnağıyla didinerek Beşiktaş'ı en büyükler arasına sokması onun için ne kadar sevindirici olduysa, stadın açılışın ı görmeden vefat etmesi de bir o kadar üzüntü vericidir.
Şeref Bey öldüğü esnada Cumhuriyet Halk Fırkası Beşiktaş Yönetim Kurulu üyesi, Türkiye Futbol Federasyonu Genel Sekreteriydi ve çeşitli liselerde de tarih öğretmenliği yapmaktaydı.
Hakemlik yaptığı dönemde, saygın kişiliğinin yanı sıra uzun boyu ve güçlü fiziğiyle de futbolcuların üzerinde otorite sağlıyordu.
Rahat uyu Şeref Bey; evlatların bir kez daha şampiyon oldu ve zamanında senin yaptığın gibi kurulan bu futbol düzeni ayrık otu olmaya, "Şeref'iyle oynayıp, Hakkı'yla kazanmaya" devam ediyorlar...

İŞTE 'FEDA'NIN HİKAYESİ
Doktor Enver: "Ah dostum Şerafeddin, hastasın biliyorsun yatakta olman gerekirken hala Beşiktaş, hala Beşiktaş... Şeref Bey: (yavaş bir sesle "Feda" dedi. İşte Beşiktaş'ın "Feda" adı verdiği sezonda bu isimle yaptırdığı formaların hikayesi bu diyalogdan gelir.
DİĞER YAZILAR İLERİ
DİĞER
Esra Erol’da çocuk gelin skandalı! O belgeler kanıt sayıldı: Aile canlı yayında gözaltına alındı
En Büyük Şaban filminin çiçekçi kızı Hülya'nın ablasını çok yakından tanıyoruz! Meğer Yeşilçam yıldızının kardeşiymiş!
09.00'da BİM'de İNDİRİM başlıyor! 30 Nisan 2024 kataloğu çıktı! Çay makinesi, blender, mikrodalga, fastfryer, servis seti, yatak örtüsü...
Aktarların kapısında kuyruk oluşacak!
50 milyon euroluk yıldız... 131 gol, 141 asist!
12'li tuvalet kağıdı 179 TL'en 79 TL'ye düştü!
1 Mayıs'ta toplu taşıma ücretsiz mi? 1 Mayıs 2024 metro, Marmaray, İETT, tramvay bedava mı? Son dakika duyuruldu...
GÜNÜN MANŞETLERİ
X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.