SELDA abla, geçenlerde gazetenizde okudum. Çanakkale'de bir düğünde kayınpeder gelinini dövüp hastanelik etmiş! Sebep;
'Gelin hanım kendisine takılan altınları vermek istememiş!' Neden versin ablacım? O takılar analarının ak sütü kadar helal.
Çünkü hayatları boyunca kaynanaya kayınpedere kul köle olup hizmet edecek. Yeri gelecek dayak yiyecek. Oğlu iflas edecek, altınlar yuva kurtaracak. Bazen de evlilik sürmeyecek, dul kalan kızın hayat güvencesi olacak. Tüm bunları yaşamış eski bir 'gelin' olarak artık bu gerçeği kafaya soksunlar lütfen. Ve boşuna yırtınmasınlar, "Altınları vermiyoruz arkadaş!" RUMUZ; DUL GELİN
PARANIN GÖZÜ KÖR OLSUN!
S.U. CEVAP; Şöyle düşün, aradan yıllar geçmiş bu kez sen kaynana olmuşsun, oğlunu evlendiriyorsun.
Allah esirgesin paran da yok. Düğün salonu sahibi ile anlaşıyorsun, "Düğünde takılanların bir kısmı ile paranı ödeyeceğim!" Ama o ne, adam dibinden ayrılmıyor, halay çekerken bile yanı başında ısrarla diyor ki, "Abla hadi ver artık şu iki burmayı da hesabı kapatalım..." Bu arada şöyle bir gelenek duydum, 'Hayatı boyunca eşe dosta takı takan aileler, ileride kızları evlendiğinde gelen tüm 'mücevherlere' el koyuyorlarmış, "Boşuna mı yaptık onca masrafı?" diyerek. Düşünürseniz mantıklı.