Sevgili okurlar bugün size bizzat yaşadığım bir olayı anlatmak istiyorum. Yazının ana fikri; siz siz olacaksınız, kimsenin günahını almayacaksınız! Olay şöyle gelişti: Geçtiğimiz Temmuz ayının 25'inde (tam da cep telefon faturamın ödeme günü) genç bir çocuk beni aradı. Nusaybin/Bayraktar Karakolu'nda vatani görevini yapıyormuş. Ve o gün kendi cep telefonu yerine yanlışlıkla benim cep borcumu ödemiş! "İade edersen sevinirim abla, ödemezsen de canın sağolsun" dedi ama dinleyen kim? Birden öyle bir cadılaştım ve çocuğa öyle bir dolandırıcı muamelesi yaptım ki benden utanabilirsiniz. GSM şirketini aramalar, bankamı teyakkuza geçirmeler, "Koşun dolandırılıyorum" diyerek gazeteyi ayağa kaldırmalar...
AFFET BENİ KARDEŞİM
Her neyse sonuçta insanlar ve kurumlar beni ikna etti, ben de parayı Mehmetçik'imizin verdiği IBAN numarasına yatırdım. Şimdi huzurlarınızda Fatih Yıldırım kardeşimden özür diliyorum.
KIZIM LAF DİNLEMİYOR
Selda hanım eşimle çocukluk arkadaşıydık ve evlendik. Ama 7 yıl önce boşandık. Ortak bir kızımız var, bize çok çektiriyor. Şimdi de Serdar Ortaç'ın arkasında dansçı kız olmak istiyormuş! Bunun anası da gençken 'Ben Asena olacam' diye tutturmuştu. Artık dayanacak gücüm kalmadı. O kadar bunaldım ki, ölümden gayrı ne tavsiye edersiniz... Rumuz; Osman L.
S.U. CEVAP; Danscılık veya oryantallik de bir meslek. Ama biz evlatlarımızın daha rahat edeceği, bu camianın tehlikelerinden uzakta meslekler seçmelerini arzu ederiz. En iyisi kızınızla beni konuşturun.