SAVAŞ AY

SAVAŞ AY

Tarihi 20 Mart 2012

Atlamam yetim hakkı var

Havacılık bir tutku elbette. Hele savaş pilotu olmak isteyişler daha çocuk yaşta yüreğe düşmüş bir tohum. Çatlayıp filizlendikçe, büyüyüp boy verdikçe karşı durulmaz bir sevdaya dönüşür. Hevesim vardı ama tiyatro sonra da gazetecilik sevgisi ağır bastığından havacı olamadım diye eksik hissederim hala kendimi. Yine de meslek gereği tatbikat izlerken ya da Türk Silahlı Kuvvetleri'yle ilgili bir haber konusu olduğunda, havacılık kısmına talip olurum işin. Gezip görmediğim, çekim yapmadığım hava üssü kalmadı desem yeridir. Hepsinin de özel şapkaları, flarları ve montları duvarlarımda asılı durur.

Vefa abidesi

Bütün bunları geçtiğimiz hafta çok sarsıldığım bir olayı yaşayınca yazmaya karar verdim.
Biliyorsunuz hem Afganistan'da helikopter düştü hem de Türk Yıldızları adlı hava akrobasi gurubumuzun bir tayyaresi.
Olay Konya'da oldu ve şehit olan yüzbaşımız uçağı belki kurtarabilirim umuduyla kendini feda etti. Şehit olan Hava Pilot Yüzbaşı Ümit Özer'in, şehit olmadan birkaç saniye önce kule ile yaptığı görüşme ortaya çıktı. Şehit pilota kuleden verilen "Uçağı hemen terk et, atla" talimatına şehit pilot Özer, "Bu uçakta yetim hakkı var kurtarabilirim" diye yanıt veriyormuş hale bakın. Yapılan çalışmalar gösteriyor ki eğitim uçuşu için geçtiğimiz salı günü Konya 3. Ana Jet Üssü'nden havalanan Türk Yıldızları'na ait F5 tipi eğitim uçağı havalandıktan kısa bir süre sonra üsse yaklaşık 2 kilometre uzaklıkta bulunan bir traktör fabrikasının arazisine düşmüş. Pilot Yüzbaşı Ümit Özer'i ertesi gün memleketi Samsun'da toprağa verdiler. O sırada Şehit Pilot Özer'in kule ile yaptığı son görüşmesi ortaya çıktı. Şehit Yüzbaşı Özer'in, uçağın düşme ihtimali doğduktan sonra kuleden uçağı hemen terk etmesi yönünde uyarı geldiği fakat Özer'in bunu reddettiği anlaşıldı.

Kuleyle son konuşma

Bakın nasıl olmuş o korkunç an, işte kule ile şehit pilotun son konuşması:
KULE: "Uçağı hemen terk et! Atla!"
ÖZER: "Yapamam... Uçağı kurtarmayı deneyeceğim. Bunu yapabilirim. Bu uçakta yetim hakkı var."
Bu sözlerden birkaç saniye sonra Ümit Özer canını hiçe sayarak kurtarmak istediği uçakla yere çakılarak şehit oldu. Şehit Özer, memleketi Samsun'un Çarşamba ilçesinde toprağa verilmişti. Harita Mühendisi olan Serenay Özer ile 4 yıl önce evlenen Özer'in oğlu Canberk kazadan yalnızca 17 gün önce dünyaya gelmişti. Düşünün katmerli acıyı da anlayın ne demekmiş havacılık tutkusu ve vatan millet sevgisi.
Bu arada bizzat yazdığım, şehit havacılara armağan ettiğim bir şiir denememi de paylaşarak bitirmek isterim.
İşte şu aşağıda yazanlar, içimde yankılanan acıların bir küçümen barometresi olan satırlardır. Belki basit belki çocukça, amatörce...
Ama inan olun; saf, sahici ve taa içten gelen duyguların çağıldamasıdır her bir sözcük. Tüm hava şehitlerimizin ruhu şad olsun diyor ve izninizle yazıyorum aşağıya. Bir kez olsun göz atarsanız sevinirim...

Göklerden gönüllere

Göklerden gönüllere indiler Göklerden gönüllere indimse mutsuz olma Ben mutluydum inandım, o inançta saklandım. "Nerdesin?" diye sorma, her mavide ben varım bazen bulut parçası, bazen kuş kanadıyım...
Yukarlarda gördüğün izlerimden eserdir Rüzgârla esen şimdi sevdamın yelleridir.
Nasıl ki adamıştım ömrümü semalara Gökyüzü konağımdır orda yitmiş olsam da...
Kartalların tutkusu kaderine hükmeder "Alçalmadan yükselmek" işte en büyük hüner. Tarifsiz sevdam gibi masmavi bulut bulut.
O dev homurtulara dinginlik veren sükut Bir kuşun kanadında yükselen sevdam gibi Kalbime nakış nakış işlemiş yakut gibi. Göklerden gönüllere indimse mutsuz olma Ben mutluydum inandım, o inançta saklandım... S.A