Başlığı böyle attım ama genel bir sıkıntı bu. Artık ne yazık ki mezarlıklara saygısız bir toplum haline geldik. Kimse ses çıkarmasa da Çanakkale'yi ziyarete giden Museviler haklı olarak yakınmış sonunda. Onlar İstanbul'dan ve yurt dışından Çanakkale'ye gidenler. Önceki gün Mekor Hayim Sinagogu'nda Şabat duası yapıp yakınlarının kabirlerini ziyarete gitmişler. Bir de bakmışlar ki taşlar üzerindeki yazılar silik, bazı taşlar kırık, çatlak. Çanakkale Musevi Cemaati Başkanı Sami Kumru, ziyaretin hem amaçlarını hem de sıkıntılarını şöyle dile getirmiş: ESKİ DOSTLAR
"Çanakkale'de doğup büyüyen, daha sonra İstanbul ve İsrail'e göç eden çok sayıda Musevi 17 yıldır olduğu gibi yine buraya geldi. Çocukluğumuzdan beri bu ibadethaneyi biliyoruz. Çok eski bir sinagog. Hala bunun üzerimizdeki etkisi sürüyor. Bu nedenle manevi değeri var. Yoksa biz her yerde buluşabiliriz ama sinagogumuzu yeniden ziyaret etmek, burada anılarımızı yaşamak, eski arkadaşlarımızı görmek bizim için çok olağanüstü bir şey. Önceki yıllardaki ziyaretlerimizde mezarlıkta bazı görevliler olurdu, su kovaları bulunurdu ama bu yıl bunu göremedik.
ŞİŞELERLE SU
Bazı cemaat üyeleri yakınlarının mezarlarını temizlemek için şişelerle su döktü, bazıları ise hiçbir şey yapamadı. Bakım istemiyoruz ama hiç olmazsa yılda bir kez buraya geldiğimizde kendimiz bakım yapalım, burada görevli görelim, su kovası bulalım. Bu konuda belediye başkanıyla görüşeceğim. Herhalde haberi yok ya da ihmal var. Bugün arkadaşlara çok mahcup oldum."
MÜSLÜMAN MEZARLARI
Cemaat başkanı belli ki kibar adammış. Yoksa çok daha ağır konuşabilirdi. Dedim ya herkesin mezarı saygındır. Musevilerinki de elbette. Lakin gidin Kozlu'yu, Karacaahmet'i, Zincirlikuyu'yu görün mesela. Bir yandan bakım yapmaya uğraşan görevlileri bir yandan taşları mezarları, çiçekleri darmaduman eden, oralara pislik taşıyanları göreceksiniz. Daha başka haltlar da karıştıranlar da var ama şimdilik bu kadar söylüyorum. Anladınız siz onu.
