Allem ediyorsunuz kullem ediyorsunuz bir şekilde dışarı çıkmayı kendinize kabul ettiriyorsunuz.
Çıktınız dışarı mahalle aralarında hiçbir sorun yok. Amaaaa insan topluluğun yoğun olduğu yere gitmek zorundasınız. Evet ilkini toplu taşıma araçlarında görüyorsunuz.
Adam sevgilisinin omzundan tutmuş sevgilisi adamın göğsüne yaslanmış.
İçinizden "Gerizekalılıar ayrılacaksınız işte" geçiyor. Nefret çoğalıyor kadınsanız kadının hareketlerini eleştiriyorsunuz erkekseniz adamın. "Şuna bak şuna yapmacık yapmacık gülüyorlar. Vur ağzına bir tane görsün gülmeyi." Kadın iseniz kızın sevgilisine kur yapmasını iğrenç ötesi bulursunuz.
"Hareketlere bak hareketlere. Gıcık karı.
Adam da bunda ne bulduysa" Erkekseniz adamın sevgilisin kurlarına maymunluk yaparak cevap vermesine tahammülünüz yok.
"Tipe bak görende bir şey zanneder.
Kalıbından utan gerizekalı." Bu bir şekilde sürekli devam ederken ineceğiniz durak gelir.
En arka sırada bile olsanız onların yanından geçerken intikam almak için ya çantanızı ya da vücudunuzu çarparsınız. Ama pardon demeyi unutmazssınız.
Çarptığınız çift aşklarından hiçbir şey görmedikleri için sizin pardon sözcüğünüzü bile kaale almaz.
Ruhlarının arka bölümünde İbo'dan arabesk bir şarkı girer. Örnek: Çekmediğim dertle çile kalmadı, feryatsız gündüzüm gecem olmadı, ağlamadık sokak köşe kalmadı, yalnızım dostlarım yalnızım yalnız, ağlamadık sokak köşe kalmadı, yalnızım dostlarım yalnızım yalnız... Hala unutamadığınız aşkınız bir şekilde gönlünüzde hortluyor.
Boğazda bir daralma, kafa öne eğilir, gözyaşlarınızı rüzgara suç atarak yolunuza devam edersiniz. Ve en kısa zamanda sizi unutmuş eski sevgiliye telefon açılır. Ama beklenen olmaz.
Sadece içlerinden öldürme palanları kısa da olsa alt yazı şeklinde geçer.
Eğer kız iseniz "Sizin allah belanızı versin olan var olmayan var.
Görmemiş gibi övbe estağfurullah" Eğer erkekseniz "Ben sizin var ya Bibbbbbbbbbbbb.
Bibibbbbbb. Bibbb." Saldırganlıkları sadece içindedir.
Kendiniz kötü bir ilişki yaşadınız diye başkaları niye suçlu olsunki mantığındasınızdır.
Hatta güzel bir çift gördüklerinde içlerini umut bağlar. "Bir gün benim de böyle sevgilim olacak" Veya "Ayyy ne güzel" hatta yanlarına gidip "Biliyor musunuz birbirinize çok yakışıyorsunuz. Allah ayırmasın" gibi sevgi kelebeği şeklinde ortada dolaşırsınız.
O dönemde çiçekten ve söcekten nefret edersiniz. Dışarı çıkmak istemezssiniz.
Yalanınızda "Bahar alerjim var ya benim ben çıkmıyım" ve çoğunlukla bu tür insanlar kendilerini sosyal faliyetlere ve işe adapte eder.
Deli gibi çalışırlar.
NE KADAR OLDU
Kim 500 milyar ister yarışmasında kültürel bir ses tonuyla "Evladıma bırakacağım en büyük mirasım 20 bin ciltlik kütüphanemdi" diyen yarışmacı ilk soruda eleneli 16 YIL OLDU
FIKRA
Alımlı ve güzel bir kadın barmenin yanına doğru yaklaşır ve barın hemen önünde durarak hafifçe eğilir. "Söyle bakalım buranın sorumlusu sen misin?" Barmenin kadından etkilendiği her halinden bellidir ve oda kadına hafifçe öne edilerek cevap verir. "Hayır ben değilim." O sırada kadın ellerini adamın saçında gezdirmeye başlamıştır. Kadın tekrar sorar "Peki onu buraya çağırman mümkün mü?" Bu arada artık parmakları adamın ağzında dolaşmaktadır.
Adam iyice kendinden geçmiş bir şekilde, "Hayır maalesef mümkün değil. Konu neydi ben yardımcı olayım?" Kadın, "Tuvaletinizde, tuvalet kağıdı kalmamış ve sular akmıyor.
Haberiniz olsun..."
AlkışlıYorum
"Ev işlerini yaptırmak için Ukrayna'dan hizmetçi kız getireceğim" dedim. Beni dumur eden cevap babamdan geldi. "Lisede de ders çalışmak için bilgisayar alacağım dedin ama sonunda hep oyun oynardın!"