Fakat bugüne kadar Syriza'nın politikalarından daha çok başta Başbakan Tsipras ve Maliye Bakanı Varufakis'ın olmak üzere Bakanlar Kurulu'nun, basın önünde sıradışı olarak ifade edilen davranışları ile gündemde kaldıklarını görüyoruz.
Tsipras'da ilk gezisini Güney Kıbrıs'a yaptı.
Ve her Yunanistan Başbakanı'nın yaptığı gibi Kıbrıs üzerinden Türkiye'ye alışılmış göndermeleri yaptı.
Tsipras'ın bu açıklamaları Türkiye tarafında dikkate dahi alınmadığı gibi herhangi bir cevaben açıklama yapmaya dahi gerek duyulmadı.
Yunanistan'ın AB ve IMF'ye 315 milyar euro borcu var. Pazarlık için İngiltere Maliye Bakanı Osborne ile görüşmeye siyah deri palto, parlak mavi gömlekle giden Varufakis, gündemi oldukça meşgul etti. Bunlar kamuoyu tarafından çok sempatik bulunabilir ama bir de gerçekler var.
Başarı Zor
Syriza'ın reform paketinde, AB'den borçların kısmen silinmesi istiyor. Yoksulluk sınırı altında yaşayanlara elektrik ve ısınma hizmetini ücretsiz vereceğini taahhüt ediyor. İhtiyacı olanlara gıda ve kira yardımı yapılmasını savunuyor.
Ücretsiz sağlık hizmetini düzelteceğini, emekli maaşlarını iyileştirmek için 13 milyar euroluk bir planı devreye sokacağını belirtiyor.
Yoksulluk sınırı altında yaşayan Yunanlılar'a ve uzun süredir işsiz olanlara özel toplu taşıma kartı verilmesi öngörülüyor.
Syriza zenginlerden alınan ve son yıllarda kaldırılan bazı vergilerin geri getirilmesini, kimi yeni vergileri ve gelir vergisi alt sınırının 5 bin eurodan 12 bin euroya çıkarılmasını savunuyor.
Yunanistan'da işsizlik oranı yüzde 25'in, gençler arasında işsizlik oranıysa yüzde 50'nin üzerinde.
Syriza, büyük bir istihdam programını devreye sokmak istiyor. Syriza'ya göre yurttaşların bankalara ödeyemediği borçları silinmeli. Asgari ücretin 751 euroya çıkartılması planlanıyor. Tüm bunları gerçekleştirmek için ise ortada gerçekçi hiç bir planı yok.
Son olarak Avrupa Merkez Bankası'nın, Yunanistan ve Almanya Maliye Bakanlarının görüşmesi olumlu geçmedi.
Avrupa Merkez Bankası'nın Yunanistan devlet tahvillerini teminat olarak kabul etmeyeceğini açıklamasının ardından, Yunanistan ve Almanya Maliye Bakanlarının görüşmelerinden de bir uzlaşı çıkmadı. Görüşme sonucu yapılan açıklamalarda sert söylemler yer alırken, uzlaşmama konusunda bile uzlaşma sağlanamadığı belirtildi. Yunanistan hisse senedi piyasası günlük bazda yüzde10 oranında gerilerken, bankacılık hisselerinde kayıplar yüzde 23'e ulaştı.
Gerçek şu ki geçmişte olduğu gibi Yunanistan Avrupa için büyük bir sorun olmaya devam edecek gibi. Syriza'ın iktidarının ekonomik bir başarıya dönüşmesi, AB'nin vereceği tavizlerle sınırlı olacak.
