Gerçekten iddia edildiği gibi bu iki üründe üretimin azalması mı, yoksa spekülatörler mi fiyat artışlarında neden oluyor? TÜİK verilerine göre, kayıtların düzenli tutulmaya başlandığı 1988 yılında 1.760.000 dekar alana kuru fasulye ekilirken, 2012'de ekili alan 931.740 dekara gerilemiş. Ancak 1988'de kuru fasulye üretimi 211.000 ton iken, 2012 yılında 200.000 ton üretim gerçekleşmiş.
Ekili alanın neredeyse yarı yarıya gerilemesine rağmen dekar başına verimlilik artış göstermiş. Kg/dekar verimlilik oranı 1988 yılında 120 iken, 2012 yılında 215'e yükselmiş. Patateste de benzer durum var. 1988 yılında patates ekili alan 1.960.000 dekar iken, 2012 yılında patates ekili alanın 1.720.867 dekara gerilemesine rağmen üretim ve verimliliğin arttığı gözleniyor. 1988'de 4.350.000 ton olan patates üretimi 2012 yılında 4.795.122 tona ulaşmış durumda. Kg/dekar verimlilik oranı 1988'de 2.219 iken, 2012'de 2.786'a yükseliyor. Üretimdeki artışa rağmen fasulye ve patates fiyatlarının yükselmeye başlanmasında birçok neden var.
Birinci neden; uzmanlar, kuru fasulyenin iklim isteği yönünden hassas olduğu bazı dönemlerde çevre şartlarına karşı çok duyarlı olduğunu söylüyor. Fasulyenin yılda en az 5 defa sulanması, sulu yerde olması, 32 dereceden yukarı bir hava sıcaklığının olmaması ve çapalamanın eksik yapılmaması gerekiyormuş.
Bu şartları sağlayabilen coğrafi bölgeler sınırlı. Bu nedenle çiftçilerimiz daha kolay tarımı tercih ederek buğday, mısır ve ayçiçeği tarımına yöneldiği için kuru fasulyenin üretim alanının yıllar itibarıyla daraldığı iddia ediliyor. İkinci neden; üretimdeki verimlilik artışına rağmen nüfus artışı ile birlikte oluşan ek talep ithalatla karşılandı. Ancak Arjantin, Çin ve Kırgızistan gibi üretici ülkelerde yaşanan kuraklığın üretimi düşürmesi ile fiyatlar arttı. Tarım Bakanlığı'nın açıklamalarına göre, depolarda satışı beklenen tonlarca patates ve kuru fasulye var. Bakanlık, dünyadaki üretim daralmasını bahane ederek fiyatların yükselmesini bekleyen spekülatörlerin hevesini kursağında bırakmaya hazırlanıyor.