Trabzonspor, UEFA Gençlik Ligi'nde tarih yazmaya devam ediyor. Daha önce Atalanta'yı eleyerek ilk kez bir Türk takımının adını çeyrek finale yazdıran bordo-mavililer, bu kez sahasında Inter'i dize getirdi. Bu Türk futbolu adına son zamanlardaki en büyük başarı. Bu destanı gençler yazdı. Bataklıkta açan çiçekler gibi… Son zamanlarda futbolumuz sürekli bir gerilim ve kaosun içinde. Sürekli kavga, gürültü içinde çırpınıp, Türk futbolunun yapısal sorunlarına yüz çeviriyoruz. Özellikle yöneticiler, başkanlar futbolumuzu germek için ellerinden geleni yapıyor. Trabzonspor'un gençleri hiçbir şeye aldırış etmeden, Türk insanının, Türk gencinin neler yapabileceğini çok güzel örneği oldular. Hepsiyle gurur duyuyoruz. İnşallah kupaya da uzanacaklar.
Bu tarihi başarıyı gölgeleyecek hiçbir tartışmanın içine girmeden, futbolumuz adına tek yürek olmalıyız. Aslında taraftarlar da kavgadan, kaostan bıkmış, futbolun güzelliklerine hasret. Papara Park Stadı'nı doldurup rekor kırdılar, gençlerin o masum, temiz ve muhteşem mücadelesine koştular… Hem bordo-mavinin harika çocukları hem de Trabzonspor taraftarları dünyaya örnek oldular. Türk futbolunun lokomotif takımları Fenerbahçe, Galatasaray, Beşiktaş, Avrupa sahnelerine havlu attı, yine baharı göremedi. Kendilerini sorgulayıp, öz eleştiri yapacaklarına sosyal medyadan yaptıkları ergen paylaşımlarıyla kendi tiyatro sahnelerinde üç maymunu oynuyorlar. Milli takımımız, Macaristan'ı geçerek bir nebze olsun yüreğimize su serpti. Trabzon'un gençleri ve Ay-Yıldızlı ekibimiz çölde bir vaha gibi… Birbirimize çamur atacağımıza, altyapılara yatırım yapalım, gençlerimize, fidanlarımıza sahip çıkalım… Türk futbolunun puslu, kirli havasını, çamurlu suyunu temizlersek Avrupa'da da baharı görebiliriz. Bunları da ancak dersimize çalışarak el birliği ile başarabiliriz.