Fatih hocanın çalışma odasında uzun süre asılı olan bir söz vardı. "İmkansız diye bir şey yoktur. Mucizeler zaman alır."
Evet biraz zaman aldı ama mucize gerçekleşti. Fransa'ya direkt gitmemiz için Kazakistan'ın Letonya'yı Letonya'da yenip bizim de İzlanda'yı Konya'da yenmemiz gerekiyordu. Kazakistan öyle bir maç çıkardı ki Letonya'yı adeta dize getirdi.
Biz ise 6-4-0 ile sahaya çıkıp önce 1 puanı garanti altına almaya çalıştık. İlk yarıyı bu şekilde tamamladık. İkinci yarıya da aynı mantıkla çıktık.
Kazakistan'ın golü atmasından sonra milli takımımız da İzlanda karşısında tempoyu yükseltemeye başladı. Maçın sonlarına doğru müthiş bir stres içine girdik.
Bu stres içinde Gökhan rakibine öyle bir hareket yaptı ki iki kere atılmayı hak etti. 77'den sonra 10 kişi oynayan milli takımımız maçın sonlarına doğru baskısını artırmaya başladı. Selçuk'un 89'da attığı frikik golü her halde yıllar boyu unutulmayacak. Öyle güzel vurdu ki tüm Türkiye'de yer yerinden oynadı.
Sadece Konya değil yurdun dört bir yanında yankılandı.
Bu arada bizim oyuncularımız katar Kazakistan'a da teşekkür etmeliyiz. Ellerinden geleni yaptılar.
Teşekkürler Kazakistan.
Teşekkürler çocuklar.
Teşekkürler hocam...
MAÇIN EN iYiSi MİLLİ TAKIM
Tüm oyuncular üstüne düşen görevi yaptı
MAÇIN EN KÖTÜSÜ GÖKHAN TÖRE
Yaptığı sorumsuzluğun bedeli ağır olabilirdi.