Tarihi 13 Aralık 2023

Endişe!

EN savunmasız haldeyken hakeme yumruk atmak, yerdeki bir insanı tekmelemek önü alınmayan vahşetin temsil gücüdür. Alkışlanan sahneler de meselenin utancı. Bizler kaybettiğimiz güzellikleri kazanmak isteyen bir toplum değiliz artık.
O sahnelerde görüldüğü gibiyiz!
Sadece kendi duvarlarımıza değil, tüm dünyaya asıyoruz posterlerimizi.
Futbolun herkese yetecek kadar utancı var da mesele utanacak yüzü bulmakta.
Çünkü görüşlerdeki netlik de bozuldu düşüncelerdeki mertlik de.

***

Bu utanç verici sahneyi unutmamak gerekiyorsa, bu eyleme karışan insanlara ve kulübe unutamayacakları bir cezanın verilmesi haktır.
Bugünlere sebepsiz gelmedik! Bunlar bilinçaltına yüklenen şiddetin ve yayılan yozlaşmanın dışavurumudur.
Yıllarca vahşet tiyatrolarında başrol oynayan kabadayılara apoletleri kim taktı?
Kim alkışladı çirkinliklerini?
Sadece onların değil, gerginlikle beslenen yöneticilerin de eseridir bunlar.
Yumruk birlikte sıkılmıştır!
Namluya sürülen kurşun gibi.

***

Türkiye Futbol Federasyonu'nun lig maçlarını süresiz ertelemesi ve "dik duruşu" kendilerine yakışan bir tepkidir ama kulüp başkanları ve yöneticiler aynaya bakmadıkça böyle meselelerin önü hep açık kalacaktır.
Halil Umut Meler'in yürek burkan görüntüsü, ganimet peşinde koşan ve tribüne oynayan yöneticilerin beklentilerini karşılamış mıdır? Yıllardır izliyoruz, oynanmamış maçlardan önce bile hakemin gırtlağı ne kadar sıkılırsa tribüne oynamanın gücü o oranda artar!
Çığırtkanlığın modası asla geçmez!
Hakemlerin hatalarında "kelle" isteyenlerin kendi başarısızlıklarında koltuklarına yapışmalarındaki çelişki top listelerde hala 1 numara!

***

Futbol çocukların masalıydı bitirdiler.
İpini sahibine teslim eden kuklalar para ettikçe soytarılara gün doğdu.
Çocukların yıllardır izlemekten korktuğu zorbalar uzaktaymış gibi dursalar da hepsi evlerin içine kadar girdiler. Onların çocuklara ne kadar yakından saldırdıklarını göremeyenler şimdi gerçeği gördüler mi sanıyorsunuz? Bu ülkede zorbalık iltifata tabiidir! Hafızalar da itinayla silinir!

***

Dürüstlüğü ve mertliği reddeden bir zamanın içinden geçilirken, cehaletin ve kötülüğün saldırısı bir anlık kesintiden sonra bıraktığı yerden devam edecektir.
Onlar sadece cehaletin haracını değil çocukların geleceğini de yerken kimse sorgulamıyor; "böyle adamlarla nereye gidiliyor?" Nefrete itibar gösterenler için asıl tehlike;
"kaliteli insan sayısının artmasından endişe ediliyor!"

MUTLULUK TAKVİMİ
Anahtarı otomobilin üzerinde bırakma.
Bitki çayı iç.
Yeşilçam filmi izle.
Her ihtimale karşı maske tak.

Gözlerinde boş denizler
Her halinde benden izler
Yüreğin hasreti gizler
Acıları içtin oğul
Gün geldi sarardın soldun
İhanete karşı durdun
Sen sabrın ustası oldun
Sınıfını geçtin oğul
Gülün dikeninde yürek
Helal süt emmişsin demek
Sana emanet memleket
Ektiğimi biçtin oğul
Aşka serdin yüreğini
Bükemezler bileğini
Ölüm korkutmuyor seni
Sen beni de geçtin oğul
Hakkı YALÇIN

Yalanların midyesinden inci çıkaran sahtekarlar bu yılı da böyle tamamlayacak

Burcu Ünlü
Yeğenimin önerisiyle bir kitap
okudum. "Ben Yokmuşum Gibi" adını
taşıyan kitabın yazarı Burcu Ünlü. İlginç
bir kalem. İronide usta, cümlelerdeki
kıvraklık Burcu Ünlü'nün tek kitapla
kalmayacağının belgesi.
Kitap; "Yaz geldiği halde güneşi
göremeyen tüm evlere ve hevesi kırılmış
tüm çocukluklara" ithaf edilmiş.
Sevgi dolu bir kalemin "Ben
Yokmuşum Gibi" dediğine bakmayın,
paralı ilanlarla kitap satarak popüler
olanların çoğuna edebiyatı da zekayı da
varlığının adresi olarak gösterir.
Kitabı okuyunca hak vereceksiniz.