FENERBAHÇE'de ilginç bir hava oluştu, sanırsınız ki lig yeniden başladı.
Bütün bunlar gencecik bir futbolcunun tribünlere yaydığı ışıkla ve uyanışla gerçekleşti dersek kimseye haksızlık etmeyiz.
Arda Güler'in gözleri geleceğe müjde verir gibi bakıyor, ayaklarındaki sihir zaten ortada.
Bu delikanlının dünya yıldızı Mesut Özil'i bile unutturduğunu hatırlatırsak mesele kendiliğinden ortaya çıkar zaten.
Not: Bir çocuk bir mahalleyi cennete çevirir!
***
Bazen kaçırdığın durakları saymaktır hayat, bazen de vermen gereken hesaptır.
Yapılan eleştirileri cümle israfı sayanlar, şimdi en çok da ligin ikinci yarısında kaybettikleri puanları sayıyordur.
Oysa bir şeyleri kazanmak için çok şeyleri kaybetmek gerekmiyordu!
Not: Her şeye rağmen 20 puan gerideyken dibe çökmüş bir takımın yeniden ayaklanmasının her biçimde alkışlık bir yanı var.
***
Trabzonspor, Karagümrük karşısında o kadar baskılı oynamasına rağmen kazanamadı.
Çok mücadele ettiler, saha içindeki matematik hesapları alt üst ettiler ama bazen olmayınca olmuyor.
Bu takım buralara puan kaybettiği takımların hepsini yenerek ve tarihi puan farkları oluşturarak geldi.
Futbolcular bu şampiyonluğun çoktan ilan edilmesi gerektiğini bildikleri için psikolojik bir baskı altında olabilir ama Trabzonspor "algı operasyonlarına" yenilmeyecek kadar güçlü bir takım.
Aylardır liderlik koltuğunda "oturuyor" diye Trabzonspor'un "ayakta durmadığı" farz edilmesin.
Not: Bu sezon hiçbir takım şampiyonluğu Trabzonspor kadar hak etmedi.