Eskiden kötülüklere metelik vermezdi insanlar, şimdi çocuklarının ömrünü bile veriyor.
Bir bardak suya duyulacak hasretin uzağında değil çocuklarımız.
Kendinden olmayanı yok etmek üzerine kurulu bir dünyada kimsenin kimseye bir damla su vermeyeceği gerçeği de ortada.
*****
Bir çocuğun dokunma duygusunu "ateşe elini uzatarak" sınamasıyla, büyüklerin korkaklığını suya sabuna dokunmamakla ifade etmesi arasındaki duruş geleceğin yapı taşıdır!
"Bana dokunmayan yılan bin yaşasın" sözü neden eskimedi zannediyorsunuz?
*****
İnsanların koşullarını değiştiren gerçek, yetenek ve emek değil saptığı yoldur.
"Beni istediğiniz gibi kullanabilirsiniz!" levhası ve fiyatını belirttiği yaptığı notla birlikte.
Konuşurken tükürük saçan adamların yorumcu olmasındaki sırrı çözmek zor değil.
*****
Güçle para, parayla kanunsuzluk arasında meşhur bir ilişki vardır.
Hayatın öznesini para yapan sistem hukuku yok saydığı içindir ki güçlü insanlara tanınan özgürlükler insanlara yasaktır.
Herkesin eşit olması gereken düzende kanunsuzluk onlar için haktır.
Basın gaza beyler yollar boş!
*****
Çocukluğumda yatılı okulda okurken süt tozu dağıtılırdı, Amerika'nın hediyesi olarak.
İçmeyip dökerdik.
Lisedeyken öğretmenlerimizden biri Dallas'la başlayan Amerikan dizilerine mahsuben televizyonları işaret etmişti de "Amerika sizlerin aptal olmasını istiyor" demişti.
Şimdi Amerikan dizilerinin yerini yerli diziler ve basit esprilerle komiklik yaptığını zannettiği soytarı filmleri aldı.
Eğitimlerini Amerikan dizilerinden alanlar için ipini sahibine teslim eden kukla olmak çocuk oyuncağı.
*****
Hey gidi yıllar hey.
"Şehir hatları vapuruyla bir ada gezintisi telefon hatlarında mesajlaşma çöplüğüne kurban gitti" cümlesinde içi yanan kaç insan tanıyorsunuz?
*****
Bana hep soruyorlar, "neden hep maziye koşular düzenliyorsun?" diye.
"Şimdiki zaman insanlık patentine sahip değil o yüzden mazinin her saatine kurban olayım" diyorum.
*****
Bu hayatta hepimizin istediği bir şeyler olmalıydı.
En azından geleceğe isyan edenler için geçmişe iltica etme hakkı tanınmalıydı.
ÖLÜME ATLAYIŞ
5 katlı binanın çatısına çıkıp ölüme atlayan insanın görüntülerine baktım.
Hangi umutsuzluk onu böylesine bir ölüm atlayışına itti acaba?
Kaç kişi empati yaptı?
Ya da kaç kişiyi ilgilendirdi bu ölüm?
"Atladı ve öldü" diyecek kadar basit midir ölümler?
Gerisi inleyen nağmeler mi yani?
Vicdan terazisinde!
MUTLULUK TAKVİMİ
Sevda acısını
Taşımak zormuş
Hayatta ilk defa
İmkansız kaldım
Hor görme aşkıma
Sadakatimi
Sen eksildin ama
Ben fazla kaldım
Dokunmak isterdim
Gözyaşlarına
Avuç içlerime
Yüzün değmeli
Aşkımız ağlıyor
Çaresizlikten
Sevda gömlekleri
Hüzün düğmeli
Hakkı YALÇIN