Sadece insanlar değil topraklar da huyunu değiştirdi.
Yerin altından "hatlar döşüyorlar" korkularımıza ve canımıza.
Adına deprem denen toprak canavarı "beni ciddiye alın" diyor.
"Yoksa hiç ummadığınız anda ayaklarınızın altındaki örtüyü çekerim!" H H H
Işığın değeri en çok karanlıkta hissedilir.
Bir insan toprağın altında kaldığı zaman üzerindeki bir taş parçası bile koca bir kaya gibi ağırdır.
Ama o insanı enkazın içinden yukarı çekerken nasıl da hafifler insan.
Sihirli bir masalda savaşı kazanmış gibi.
*****
Enkazın altı bile umutla aydınlanır.
Küçük bir kız çocuğu toprağın altından çıkarılırken hayatını bir kenara bırakıp "annemi kurtarın" diye haykırıyorsa bir parçası hala toprağın altında duruyordur.
Parmakları hala annesiyle kenetlidir.
Minicik göğsünde kocaman bir dünya vardır.
O duyguların yaşı da sorulmaz hacmi de!
*****
Deprem çaresizlikler kadar fedakarlıkların yansımasıdır.
Anne ve baba, evleri üzerine yıkılırken 2.5 yaşındaki kızlarının üzerine kendilerini siper ederek ölüyor da kız çocuğu enkazdan sağ çıkarılıyorsa, orada ilahi bir koruma duygusu vardır.
Yaşattıkları çocuklarını bu dünyaya emanet eden iki melek.
Şimdi cennetin kalbi atıyordur ikisinin de ruhlarında.
*****
Depremlerde uzmanlar tarafından sarsıntılar gezdirilir ekranlarda.
Korku; ölüm üfleyen rüzgarın odalarda esmesidir.
Huzur; alınan tedbirlerin rüzgarın sesini kesmesidir.
Teknolojiye meraklıyız ama sahte görüntülerle ve kışkırtıcılıkla insanlara korku tünelleri açanlar var.
Sosyal medyadaki yarasaların üzerini arasalar bir damla insanlık bulamazlar. Böyle günlerde bile.
*****
Böyle günlerde bütün olduğumuzu görmek ve insanların yardımlaşma çabalarını izlemek huzur veriyor insana.
O insanların çabaları, enkaz kaldırma çalışmaları bu ülkenin yıkılmaz olduğunu gösteriyor.
Bunun adı; yüreklere su serpmek.
Bunun adı; hayat vermek.
Bu gurur da bizim insanlarımıza ve devletimize ait.
ÇELİŞKİ
Nargile kömüründen yayılan karbon monoksit iki insanın ölümüne neden oldu.
Nargilenin sigaradan daha zararlı olduğu ortadayken kömürünün bile yaydığı zehir ortadayken, nargile kafelerin saçtığı zehir kontrol dışı.
Üstelik o nargilelerin içine kimyasal maddelerin enjekte edildiği bilinirken.
Sigara içilmeyen yerler nasıl azalıyorsa, nargile kafeler o kadar çoğalıyor. Ne garip bir çelişki!
MUTLULUK TAKVİMİ
Bu şehirde adın
Çoktan yasaklandı
Şimdi bende yanıyor
Nefret çırası
Bir cümlenin yarım
Kalması gibi
Sırtımda hain bir
Bıçak yarası
Gözlerime çoktan
Perdeler indi
O çok övündüğün
Fırtına dindi
Bir zaman şarkılar
Senin içindi
Şimdi bende resmin
Katran karası
Hakkı YALÇIN