Bankaları güçlendiren alacaklarıdır.
Alacak; susturucu takılmış bir tabanca gibidir.
Bankalar faiz üstüne faiz bindirir.
Sonunda bir isyan duyulur borçlunun hanesinden. "Canımı mı alacaksın?"
Bankalar can bile alır!
Faiziyle! (Bu meseleden çıkan sonuç: Bir bankanın size önerdiği en cazip görünen teklife bile inanmayın.)
Yunan halkı için empati yapalım. "Bebeğime mama lazım" diyor bir anne.
Çaresizliğin final hali.
Kendi bebeğimizin aç kalma ihtimalini de düşünelim.
Düşünelim ki, başka bayrağın altında yaşamış olsa da, her annenin babanın bebekleri için aynı duyguları yaşadığını hissedelim.
Yunanistan'ın yıkımı bizim şölenimiz olmasın.
Aynı güneşe bakıyoruz, aynı kıyılara.
Tanıdık sevinçlerimiz var, hüzünlerimiz.
Ortak huylarımız.
Buzuki'yle süslenmiş melodilerimiz.
Bir yüreklik mesafede bölüştüğümüz dilimlerimiz var.
Farklı dilleri konuşsak da çaresizliğin dili birdir.
Onlar için enfarktüslü zaman olabilir.
Eninde sonunda bunları aşarlar.
Yunanistan'ın ekonomik yıkımı bizlere keyif vermesin.
Yunanlılar dosttur.
Yunanlılar insancıldır.
Siyasetin bizleri birbirimize düşürme çabasına bile yenilmediysek, Yunanlıları kendimize yakın bulduğumuz içindir.
1999 depremini hatırlayın.
Çocuklarımıza, yaralılarımıza kan veren Yunanlılardı.
O insanların bizlerden beklediği para değil, karanlıkta uzatacağımız bir el belki.
Bir yürekli söz.
Komşuluk hakkına, insanlık adına.
Çünkü bıçak sırtı sınavlarda komşular da sınanır!
Emniyet şeridinde piknik yapılıyor!
E-5'den Balmumcu'ya giriş yolu üzerindeki emniyet şeridini servis araçları otoparka çevirmiş. Şoförler sabahın 8'inden akşamın 6'sına kadar araçlarını burada bırakıyor, temizlik yapıyor, içinde uyuyorlar. Emniyet şeridi gerçek bir piknik alanı. Ve bunu uzun süredir yapıyorlar, üstelik sayıları da artıyor. Trafiği de fena halde etkiliyorlar. Peki, bunları görebilecek bir trafik yetkilisi yok mu? Emniyet şeritlerinde servis araçlarının piknik yapmasının önüne geçilmesini talep etsek, haddimizi aşmış olur muyuz? Vatandaş olarak!
Kötü zaman diyalogu
Bu evde bir lokma yiyecek kalmamış.
-Evet kalmadı.
-Peki, fareler nasıl yaşıyor?
-Onlar sadece yatıya geliyor. Yemeği dışarıda yiyorlar.
Mutluluk Takvimi
Senin ara sıra
Yakalandığın
Sessiz harfli
Bakışların var
Yıllardır arayıp
Sende bulduğum
Güler yüzlü
Sabahların var
Gözlerin yeter de artar
İnsanı tanımak ne ki
Seni kaynaştırır bana
Adın bir soyadın iki
İkimiz de firariyiz
İkimiz de virane
Aramızda
Bir kahvelik mesafe
Kahve bahane
Hakkı YALÇIN