Hayvan hakları koruyucularından gelen tepkiler kadar, kendisine eylem hazırlığında bulunanlar da var. İnadına, yaptığının arkasında duruyor.
Şimdi Hayvanlara Etik Muamele için Mücadele Edenler Derneği PETA üyesinin, kürkünün üzerine boya atacaklarını öğrenmiş. "O boyayı onlara yediririm" diyor.
Bu meseleyle ilgili şov yapıldığını düşünerek, son bir not da düşüyor. "Madem öyle, et balık yemesinler, otlansınlar!"
Dünyanın her yerinde gerçek kürk kullananlara karşı bir tepki var.
Bu tepkiler bir katliamın önüne geçmek için yapılıyor.
Bülent Ersoy bu meselenin uzağında.
Parasıyla aldığı kürkün sahibi olarak, üzerinde kaç hayvan ölüsü taşıdığını düşünmüyor bile.
Sosyal sorumluluk projelerinde esamesi okunmayan birinin üzerinden, kendisine yakıştırdığı kürkü kim çıkarabilir?
Yaptığı yanlışın arkasında durmak doğru mudur?
Hayvanlara etik muamele için mücadele edenlere "ilk hedefiniz Bülent Ersoy mu?" diyelim? "Param var istediğimi giyerim" diyen birinin özgürlük hakkını gasp etmek için, kürküne tabut mu ısmarlayalım?
Giydiği kürkün anayasaya aykırı olmadığını düşünen birine, hakkını mı teslim edelim yoksa?
Bugüne kadar kazanamadığı sorumluluğu, kürkün üzerine atılan boyalarla kazanacağını mı düşünelim?
Giydiği kürkün uluslararası bir tepkinin muhatabı olduğunu bile fark etmeyen birinin, inadından çark etmemesine alkış mı tutalım yoksa?
Kendi dünyasında yaşayan birinin kürküne boya atmak, sadece o kürkün yeni desenini belirler.
Bencilliğin altın çağı, Bülent Ersoy'da hiç kapanmadı çünkü.
İyisi mi, kendisini kürkünün nikahlı eşi sayan birine, grup üyeleri çalsın bir kanun taksimi.
Bülent Ersoy da döktürsün. "Ye kürküm ye kürküm, sensin kıymetim!"
* * *
TEŞHİSİM BUDUR
9 ayda 125 kadın şiddet mağduru.
Hiçbir şey bunu engelleyemiyor.
Buna karşılık, öldürdüğü karısının "iffetsiz" olduğunu iddia eden katile indirim yapılıyor.
Erkek toplumunda, bilinçaltına yerleştirilen kadın katliamını önlemek için, "eğitim şart" desek, geç kaldığımızı biliriz.
Ama kadınları öldürmenin "töre" haline getirilmesinin sebeplerini de, eğitim eksikliği kadar, onlara bu cesareti verenlerde ararız.
* * *
İnsanı yaralayan tek şey gerçektir.
* * *
Düşmanlıkta hava ölüm topluyorsa. Barışın kırıntılarını toplamak bile insanlık onurudur.
* * *
13 Ocak 2013
Mutluluk takvimi
* * *
Sen kendinden mahrum
Etsen de beni
Bu hüzünler bana
Senden hediye
Hala çok şeyler var
Bizi yaşatan
İkimizden biri
Kaldı geriye
İncinen kopan bir şey var
Sen benim yaralı yanım
Çok şeyleri paylaşmıştık
Dokunmasan da ağlarım
Ben gözlerine deli
Sen yokluğuma kaçak
Ya yeniden yak beni
Ya da ellere bırak
Hakkı YALÇIN