Grup maçlarına başlangıcı kötü bir şekilde yaparak, gruptan çıkma şansımızın adeta mucizelere kaldığı bir noktada bu mucizeyi gerçekleştirmek için arkasında, bütün ülkenin ve de özellikle Konya seyircisinin desteğiyle sahaya çıkan bir milli takım vardı. Fatih hoca ve oyuncuların tek düşüncesi, başarıya giden yolda yine zoru seçip son noktayı koyarak ya en iyi 3. olarak direk çıkmak ya da play-off 'u garantilemekti. Fatih hoca forvetsiz bir milli takımla sahaya çıkarak bizlere yine bir ilki yaşattı.
4-6 sistemiyle oynayan milli takımımız pozisyon vermedi. Tedirgin oyununun ve risk almayışının tek sebebi beraberliğin yani 1 puanın bize yetecek olmasıydı. Bütün yük Arda ve Hakan Çalhanoğlu'ndaydı.
Fizik gücü bizden yüksek olan İzlanda'ya karşı, orta sahada kalabalık ve ofansif yönü güçlü oyuncularımızla üstünlük kurduk. Hollanda'nın yediği 2 golden sonra bu sefer en iyi 3.'lük için kulağımız Letonya-Kazakistan maçından gelecek bir goldeydi.
Tabi bu golle beraber bizim bütün planlarımız degişecekti. İkinci yarı başladıktan sonra beklediğimiz haber gelmişti. İbre tamamen bize döndü.
Herşey istediğimiz gibiydi. Sadece gol gerekiyordu. Fatih hoca bütün riskleri alıp Cenk'i hatta Umut"u bile almalıydı. İlk önce Gökhan Töre sonra Cenk ve en son olarak da Umut'u alarak bütün kozlarımızı sahaya sürdü. İş yine ilahi güçlerimizdeydi.
Gökhan Töre bu geceye yakışmayacak sertlikte bir hareketle takımını 10 kişi bırakarak düzeni bozdu.
Selçuk'un müthiş golü bizi 2016 Avrupa şampiyonasına direk götürdü.
Biz Türkiye'yiz, zoru severiz, finaller de bize yakışır. Vurur yüze ifadesi.
Fransa, bekle bizi bitanesi....
MAÇIN EN iYiSi SELÇUK İNAN
G.Saray'ın yıldızı müthiş bir frikik golü attı
MAÇIN EN KÖTÜSÜ GÖKHAN TÖRE
Bu maça yakışmayacak bir hareket yaptı