SİYONİST Yahudilerin terörist devleti İsrail, PKK/ PYD/YPG/KCK adlı, Kürt görünümlü Kürt katillerinin, asıl sahibidir. Kudüs'ü, İsrail'in başkenti yapmak isteyenler kimler...?
Yahudiler... Bunu neden istiyorlar...?
Tahrif ettikleri ve eğip büktükleri, dini inançlarından dolayı... Aynı eğip, büktükleri dini inançlarından dolayı, başka nerelerin kendilerine vaat edildiğini iddia ediyorlar...?
Bugünkü doğu ve güney doğu Anadolu'nun neredeyse tamamını...
Yani, Türkiye Cumhuriyeti'nin tam olarak yarısının, Yahudilere ait olması gerektiğini iddia ediyorlar. Buna iman etmişler ve resmen hayalini kuruyorlar.
Yahudilerin devleti; Siyonist ve terörist İsrail... Azgındır. Teröristtir.
Katildir. İşgalcidir. Zalimdir. ABD ve terörist İsrail, Kürt görünümlü Kürt katillerine, Suriye'de korsan devlet kurmak istiyorlar. Eğer bu teröristler Suriye'nin kuzeyine hakim olurlar ise ve Kudüs, İsrail'in başkenti olur ise... Katil ve terörist İsrail, aynı gerekçe ile, Türkiye Cumhuriyeti topraklarında da hak iddia edecektir.
SURİYELİ KARŞITLIĞINDA KARDEŞ KAVGASI
Suriyeliler tartışması ile aynı çirkin tezgah yine kurulmak isteniyor. Araplar arasında Türk düşmanlığı yayanlar ile; Türkler arasında Arap düşmanlığı yayanlar, aynı iğrenç ve ortak düşmanlarımız. Şeytani Üst Akıl mensupları, zaten bu işi hiç bir zaman unutmamış ve sonlandırmamışlardı. Şimdi; tam da Fırat'ın doğusu için harekat planlanırken, bu düşmanlık yayma iğrençliği, yeniden oluşturulmak isteniyor. Suriyeli karşıtlığında bir kardeş kavgası ve iç karışıklık kaşınıyor. Suriyeli misafirlerimiz ile aramızda kavga, itiş-kakış;
FETÖ ve PKK/PYD/YPG/KCK, DHKP/C sevicilerinin tam da istedikleri bir haldir. Bütün bu eli kanlı katillerin sahiplerinin, ABD ve İsrail'in arzusudur. Çok üzücüdür ki; bazı siyasi partiler de kökü ve sahibi tamamen dışarıda olan bu tahriklerin, bir maşası olarak görev almaktadırlar.
YAŞAM TARZI DİNDARLARA ZULMETMEK OLANLAR
Başkan Recep Tayyip Erdoğan, yaşam tarzı tartışmaları ile ilgili, tamamen gerçeklerden oluşan ve herkesin gözünün önündeki örnekler ile bir kez daha son noktayı koydu. Yaşam tarzı tartışmalarını hala sürdürenlerin derdi ne olabilir...? Aslında onların dertleri, kendi yaşam tarzlarına müdahale edilmesi değil; muhafazakarların yaşam tarzlarına müdahale edememeleri... Çünkü; hiç kimse/ kurum/kuruluş, dindar olmayanların içkisine, dansına, nerede ne yaptığına, nerede yatıp, nerede kalktığına karışmıyor, bulaşmıyor, ilişmiyor... Ve fakat; onlar, kendileri gibi olmayanların yaşam tarzlarına müdahale edemedikleri için çıldırıyorlar. Dindarlara eskisi gibi zulüm edemedikleri için kuduruyorlar... Bu tespitleri fakir kardeşinize Hasan Şenses adlı seyircimiz göndermiş.