Haberler


Ergün Diler

Adı sizde kalsın!

BÜYÜK güçler ideolojileri de dost-düşman tanımını da ittifakları da eksenleri de belirlediği için olan biteni anlamak her zaman kolay değil.
Kaç gündür değişik pencereden ABD-RUSYA ilişkilerini yazmaya gayret ediyorum.
Gösterilenle görünmeyen arasındaki farkı anlatmaya çabalıyorum... Nereden bakarsanız bakın Türkiye işin tam merkezinde...
KARADENİZ ve MONTRÖ geldi gündemin ortasına çöktü. Kaçış da yok bundan... Ukrayna ile Rusya arasındaki gerginlik tavan yapmış durumda. Eller tetiklerde. Her başkente bir tedirgin bekleyiş sürmekte...
İşin nereye gideceği konusunda ciddi endişeler var... Açalım biraz... Önce birkaç küçük hatırlatma... Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, İngiltere Savunma Bakanı Ben Wallace ile birlikte 'Prince of Wales' uçak gemisini ziyaret ederek incelemelerde bulundu... ABD Savunma Bakanı Lloyd Austin de önümüzdeki Salı günü Berlin'e gidiyor. Pazartesi günü İsrail'de Başbakan Netanyahu ve Savunma Bakanı Gantz ile görüşecek olan Austin, daha sonra Almanya'nın başkentine geçecek. Yani BERLİN ve LONDRA... İki merkez, iki eski hasım...
Dün de bugün de...
Temaslara rağmen Ruslar geri adım atmıyor.
"TAŞ ÜSTÜNDE TAŞ
BIRAKMAYIZ" tehdidinde de bulunuyor. Kırım'da askeri birlikler boy gösteriyor ve aralıksız tatbikatlar yapıyor. Bunu gören Ukrayna da haliyle panik yapıyor ve çağrıda bulunuyor:
"Rusya'ya karşı gerçek bir uyarı olması için bizi NATO'ya alın..." Haklı... Hem yardım etmekten söz ediyorsunuz hem de İTTİFAKA dahil etmiyorsunuz! Garip değil mi!
Devam edelim...
Rusya'nın hamlesi, Ukrayna'nın paniği haliyle gözleri Amerika Birleşik Devletleri'ne çevirdi. Doğaldı.
İnternet üzerinden kurulan teması saymazsak Biden gelir gelmez "KATİLİN BİRİ" dediği Putin'le iletişim kurmadı. Özellikle kaçındı bundan. Biden'ın ekibi ise UKRAYNA'ya elini aralıksız uzattı. Dışişleri Bakanı Tony Blinken, Savunma Bakanı Lloyd Austin, Genelkurmay Başkanı Mark Miller ve Ulusal Güvenlik Danışmanı Jake Sullivan, Ukraynalı mevkidaşlarıyla görüştü.
Birden çok... Yani Rusya'nın karşısında ABD bulunuyordu!
Bize gösterilen tablo buydu...
Tansiyon daha da yükselince Washington son günlerde tartışmanın merkezi haline gelen KARADENİZ'e İKİ GEMİ yollayacağını açıkladı...
ABD geçiş izni için 15 gün önce Ankara'ya başvuruda bulundu. Diplomatik bildirimde "Savaş gemileri 4 Mayıs'a kadar KARADENİZ'de kalacak" denildi.
En son 31 Ocak tarihinde ABD'nin 'USS Porter' füze fırkateyni Ukrayna'da yapılması planlanan tatbikata katılmak üzere İstanbul Boğazı'ndan geçerek Karadeniz'e açılmıştı. Yavuz Sultan Selim Köprüsü'nün kırmızı ışıklarla süslenmiş görüntüsü paylaşılarak, "Biz kırmızı ışıkta durmayız" diye mesaj da verilmişti!
Peki UKRAYNA'ya yardım için gidenler kimdi?
Cevabında pek çok şeyin yattığı bir isimdi bu! Biri ABD'nin güdümlü füze destroyeri USS Donald Cook'tu. Daha önce de KARADENİZ'de DEVRİYE görevi yapmıştı. Merkez karargahı İtalya'nın Napoli kentinde bulunan Altıncı Filo'ya aitti. ALTINCI FİLO da Avrupa ve Afrika'da ABD'nin ulusal çıkarlarını korumak için görev yapıyordu! Doğal!
İkinci isme gelmeden önce önemli bir hatırlatma yapalım.
Ki İSİM daha da anlamlı hale gelsin! İkinci Dünya Savaşı biterken paylaşım YALTA'da yapıldı. Kurulan masa dünyayı bölüştü. Çok ülke sınırlarını korusa da bir el tarafından yönetiliyordu.
Anlamayan çoktu. Yalta'daki masada ABD BAŞKANI Roosevelt, Sovyetler'in lideri Stalin ve büyük oyuncu Churchill bulunmaktaydı...
Livadia Sarayı'nda yapılan zirve ile dünya yeni bir paylaşımla tanışıyor ve savaşsız bir döneme yelken açıyordu. FÜZE KRİZLERİ SAVAŞ ÇIKMASIN diye bilerek tırmandırılıyordu...
ABD BATI'dan, Sovyetler DOĞU'dan savaşların anavatanı olan AVRUPA'yı sınırlıyordu... Her devlet rolünü alıyor ve öyle yönetiliyordu.
Türkiye'ye de KOMÜNİZMLE MÜCADELE düşüyordu.
Tamamına yakını MÜSLÜMAN olan ülkeye KOMÜNİZM nasıl gelecekti, soran yoktu. Şaka gibi değil mi! İşte bu rollerin belirlenmesi ve dağıtılmasında en önemli isim ABD Başkanı ROOSEVELT'ti! Dünya gerginlikle yönetilecekti ancak SAVAŞ olmayacaktı... Sistem tamamdı yani...
Ukrayna krizi ile Kanal İstanbul ile Montrö Anlaşması'nın gündeme gelmesi ile ısınan KARADENİZ şimdi ABD'nin NÜKLEER GÜCÜNÜ
AĞIRLAYACAKTI... İkinci isim kimdi? Evet! Elbette USS Theodore Roosevelt...
YALTA'da Sovyetler ile dünyayı paylaşan, İngiltere'yi de yanına alan ABD BAŞKANI... Tarih tekerrür edecek mi etmeyecek mi? Göreceğiz... Ben ettiğini görüyorum da... Roosevelt bölgeye Avrupa'ya ait unsur ve özellikle ÇİN gelemesin diye inecek... Bunu da GERGİNLİK üzerinden yapacaklar...

NOT: ABD, GÜRCİSTAN krizinde de yani 2008'de ısınan bölgeye MC Faul adlı savaş gemisini yollamıştı. Gezip dolaşıp dönmüştü...

DİĞER YAZILAR İLERİ
DİĞER
Yıldız Tilbe’den şaşırtan poz! Yıldız Tilbe’yi hiç böyle görmediniz!
Tutuklanmışlardı! Nihal Candan 37 kiloya düştü! "Cennete gitmek istiyorum"
İspanyol basınında gündem Arda Güler! İşte o manşetler
Real Sociedad - Real Madrid S Sport MAÇ ÖZETİ!
Bankada 60.000 TL parası olana rekor ödeme!
Galatasaray'dan Süper Lig'i sallayacak transfer! Yıldız isim imzayı atıyor
Derbide 11'ler belli oldu!
GÜNÜN MANŞETLERİ
X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.