Ergün Diler

ERGÜN DİLER

Tarihi 16 Haziran 2020

Heykel

UZAKTAN bakmayı başarabildiğiniz zaman KÜRESEL kavgayı ve Türkiye'nin pozisyonunu görme şansınız artıyor.
2013'te BÜYÜK ORTAKLIĞIN iyice koptuğunu, yerine başka bir formülün getirilmek istendiğini görüyoruz... Zaten Türkiye'de o tarihten sonra inanılmaz olayları yaşadı. 17-25'ten Gezi'ye, oradan 15 Temmuz'a kadar... Türkiye gibi kilit ülkelerde hiçbir şey kendiliğinden olmaz. Olsa da DIŞARISININ MÜDAHALESİYLE yönlendirilir ve büyütülür...
Yakın döneme bakalım...
"En önemli adım ne?" diye sorsam hep bir ağızdan "BİR KUŞAK BİR YOL" projesi diye cevap veririz... Kavganın merkezindeki adres bu... Çin'e iyice baktığınızda İNGİLTERE'yi orada çok ama çok güçlü görürsünüz. Londra'ya yakın Amerikalılar ile birlikte...
İngiliz aklı parayı da yanına alarak YENİ İPEK YOLU ile İngiliz-Çin hattını inşa etti. Demiryolu zaten Pekin-Londra arasına kuruldu. 12 bin km. Londra, İPEK YOLU ile ASYA'yı AVRUPA ve AFRİKA'ya bağlayacak ve buradaki mal-hizmetpara- finans üzerinden YENİ BİR İMPARATORLUK kuracaktı.
Hem enerji kaynaklarına sahip olacak hem de Çin'deki ucuz işgücü sayesinde hedefe koşarak ilerleyecekti. Bütün bunların hayata geçmesi son İMPARATORLUK olan Amerika Birleşik Devletleri'nin yıkılması demekti...
Yani AMERİKAN iç savaşında bile karşı karşıya gelen Amerikalılar'la İngilizler şimdi DÜNYAYI KONTROL ETME ihtirasıyla bir kez daha çatışıyorlardı. Bu nedenle ta baştan beri "ÇİN" denildiğinde İNGİLTERE'yi anlıyordum...
Londra'daki derin akıl ASYAAVRUPA- AFRİKA'yı alıp ABD'yi evine kapatma planı içerisindeydi...
Bu nedenle SAVAŞ büyüyor, biz dahil herkes bunun içinde kalıyordu!
CORONAVİRÜS'le birlikte sahne alan, DERİN AMERİKA, ÇİN'i dolayısıyla İngiltere'yi TAZMİNAT'la sarsmak istedi... Mesela Alibaba kurucusu Jack Ma, Evergrande Grup Başkanı Hui Ka Yan, Çin'in en önemli ilaç şirketi Jiangsu Hengrui Medicine'nin patronu Sun Piaoyang, Gayrimenkul devi Country Garden'ın sahibi Yang Huiyan gibi çok güçlü iş insanları, Londra ile birlikte karar alır. Görünürdeki SERVETLER bu isimlere ait de olsa PARALARININ yönetimi Londra'dadır! 50 BÜYÜK ÇİN ŞİRKETİ bu nedenle ABD takibinde... Durum böyle iken iki isimden ilginç çıkış geldi.
Dominic Raab, Çin'in Kovid- 19'la ilgili zor soruları yanıtlaması gerekeceğini belirterek, "Hiç şüphe yok ki bu krizden sonra işler eskisi gibi olmayacak" dedi. MI6'nın eski şefi John Sawers da "Çin Covid-19 salgınını gizledi. Sorumlu tutulmalı" sözleriyle İngiltere'deki aklın da iki parça olduğunu ortaya koydu! Londra'nın BÜYÜK BANKERLERİ ısrarla "ÇİN" derken bazı isimler ise "Durun acele etmeyin" tavrı içindeydi...
Bu şartlarda dünyanın pek çok yeri karışıyordu. Türkiye de zaman zaman bundan nasibini alıyordu. Çünkü Türkiye önemliydi ve koordinatlarını belli etmeliydi!
Yaşanılan pek çok olayın arkasında iki gücün buradaki tepişmesi yatıyordu... Bu gerilim George Floyd'un öldürülmesine ve sokakların bir kez daha karışmasına yol açıyordu... Olaylar büyüyor ancak sadece AMERİKA'da kalmıyordu.
Olay Minnesota'da oluyor ancak kaos her yere yayılıyordu...
VE DEVREYE HEYKEL YIKIMLARI GİRİYORDU!
Konfederasyon liderleri ve Avrupalı sömürgecilere Amerika kıtasının kapılarını açan Kristof Kolomb'un heykelleri yıkılmaya başlandı. Tıpkı Konfederasyon Başkanı Jefferson Davis gibi... Köleliğin kaldırılmasına karşı çıkan ve ekonomileri büyük ölçüde kölelerin çalıştığı çiftliklere dayanan güneydeki 11 eyalet, Abraham Lincoln'ın 1860'ta köleliği kaldırma vaadiyle başkanlığa seçilmesinden sonra bağımsızlıklarını ilan ederek "Konfederasyon"u oluşturmuştu. "Konfederasyon" ile Kuzey'deki "Birlik" eyaletleri arasında 1861-65 yıllarında yaşanan savaşın sonunda kölelik kaldırılmıştı.
Konfederasyon'un komutanı da Jefferson Davis'ti... 11 Eyalet aslında İngilizler'in hakim olduğu alandı. Kuzey'in itirazı da buydu.
Kazanan KUZEY oldu... Aradan bunca yıl geçmesine rağmen o savaşın şimdi KÜRESEL boyutunu görmekteyiz...
ABD'nin içinde görülen savaş şimdi ÇİN'den başlayıp tüm dünyaya yayılmakta...
HEYKELLERE saldırının asıl amacı Londra'ya mesaj vermekti... Böyle olduğu için bir de mesajın yerinden verilmesi düşünüldü!
İngiltere'nin sokakları karıştırıldı. Çatışmalar başladı.
Minnesota'da öldürülen FLOYD için savaş görüntüleri ortaya çıktı.
Bristol'de Edward Colston heykeli sökülüp suya atıldı. Colston da Jefferson Davis'in idaresindeki 11 eyalete KÖLE taşıyan isimdi!
Protestocular bununla da yetinmeyip CHURCHILL heykelini hedef aldı. Sokakları ateşe verenler Churchill'in "Beyaz protestanlar en üstte, beyaz Katolikler bir alta, Hintliler ve Afrikalılar ise en alta" şeklinde kurduğu IRK açılımını hatırlatıyorlardı...
Zaten Churchill "Amerika'daki Kızılderililer'e ya da Avustralya'daki Aborjinler'e karşı büyük bir yanlış yapıldığını kabul etmiyorum. Olan daha güçlü bir ırkın, dünyevi olarak daha bilge bir ırkın gelip gerekeni yapmasıdır" demişti... Ancak neden şimdi saldırı altındaydı!
ABD'de ilk kez bir siyah ölmüyordu.
İlk kez bir polis vahşete imza atmıyordu! Ama olaylar şimdi büyütülüyordu... Büyütülecekti de... Mesele PAYLAŞIM'dı! Derin Amerika Türkiye'nin asla ve kat'a İNGİLTERE ile yol almasını istemiyor, Londra da Ankara'yı yanına çekmeden sistemi kurmak niyetinde değildi. İki güç arasında kaldığımız için de gerilim ve tansiyon kolay kolay düşmüyordu... Uzaktan bakınca İngiltere ile yan yana olmak için hatırı sayılır sebepler bulunduğu da ortadaydı. ABD'nin rahatsızlığı da buydu...
Keskinleşen taraflar haliyle iç siyasette de rekabet ediyorlardı.
Yeni kurulan partilerin hücrelerine bakıldığında, olan ve olması kuvvetle muhtemel ittifaklara bakıldığında da bu ayırım netti...
Yeni siyasi hareketlere baktığınızda ÇİN'in hedef alındığını çıplak gözle seçebiliyordunuz... Çin üzerinden Türkiye'nin eksenini değiştirme çabası görülmekteydi...
Diğer taraftan ise İngiltere'nin çok önemli isimleri zaman zaman Türkiye'de ortaya çıkıyordu...
Harvard ve Oxford mezunu SHELL'in uzun yıllar yöneticiliğini yapan ALAN DUNCAN gibi... Aynı şekilde çok tartışmalı bir geçmişe sahip olan ancak gücü tartışılmayan piskopos Justin Welby gibi... Petrol şirketlerinin tarihi içinde önemli bir yere sahip olan ve 1990'larda görevlerini bırakıp dine yönelen Welby özel bir isimdi... ANGLİKAN KİLİSESİ'nin dini önderiydi...
Welby, David Cameron, Boris Johnson, William ve Harry gibi Eton College'dan mezundu... Geçmişinde, Enterprise Oil ve Fransız petrol şirketi Elf Aquitaine'da da üst düzey yöneticilik yaptığı yer alıyordu...
Boris Johnson'un birkaç yıl önce "Birleşik Krallık, ufuklarını genişletmeli ve Türkiye dahil tüm dünyadaki dostlarımızla bağlarımızı güçlendirmeli. 'Küresel Britanya' budur. Türkiye, Birleşik Krallık'ın vazgeçilmez bir ortağıdır. Karşı karşıya olduğumuz en ciddi sorunların ön saflarında Türkiye var" şeklinde dünü ve bugünü açıklamıştı. Çok açık, olarak her iki ülkenin de ABD'nin saldırılarıyla karşı karşıya olduğunu söylüyordu...
Kavga da bu, savaş da bu!
Amerika ile İngiltere büyük savaşın tarafları. Türkiye'siz de yapamayacaklarını bilmekteler...
Türkiye de bunları bilmekte! Hassas dengeler üzerinden geçilen ve riski çok olan dönemdeyiz. Siyasi liderlerin eşine kadar dil uzatılmasını da böyle okumakta fayda var...
Burada IRKÇILIK nedeniyle tansiyonun çıkma ihtimali yok ne de olsa!