İçeride başka, dışarıda başka ROLLERLE yürüyen isimler vardır!
Başka kıyafet, başka eda, başka davranışlarla... Uzun süre gitmeyeceği bilindiği halde böyledir! Testi kırılıncaya kadar sürüp gider!
Testiyi kıracak değilim! Ama işaret fişeklerini fırlatmamda da bir sıkıntı yok!
Neden mi söz ediyorum?
İsterseniz Amerikalı dostumuzla devam edelim!
Bazı cümleler çok kritik!
Bakalım içlerindeki şifreleri nasıl yorumlayacaksınız!
Özellikle uyarıyorum, bazı yerleri ağır ağır okuyun! Mesaj tam göbeğinde çünkü...
Hala BM Genel Sekreteri olarak onun adının düşünüldüğünü biliyorum.
Bu açık olarak dillendirilmeyecek ama sizin ABD ile müttefikliğinizin geleceği, bunun ihtimalini ortaya çıkartacak. Gül de bu konuda çok istekli. Ancak şimdilik bu durumun detaylarının birkaç kişinin bildiği "sır" olarak kalmasından yana.
Erdoğan ve Gül, birbirleriyle çok rahat irtibat kurabilen dostlar.
Aralarının açılmasını gerektirecek birçok sorun yaşanmış olmasına rağmen, birlikte bunları çok rahat aşmayı başardılar. Gül çok kırılgan bir yapıya sahiptir. Alınganlığın üst düzeyde olması, onun çok güvendiği bazı isimlerin zamanla kendisine karşı aktif bir çalışma içine girmiş olmasından kaynaklandı. O kişilerin yüzüne bunu söyledi ve kendisi için bazı meselelerin kapandığını anlattı.
Bunun önemi yok ki!
Asıl sürpriz başka!
İsmini yazma ama...
AK Parti içinde birilerini öne çıkarmak için Ankara'dan göremeyeceğiniz bir yapı inanılmaz işbirliği içinde!
Yakında ortaya çıkacağını ve oradan da görebileceğinizi düşünüyorum!
Türk hükümetini bekleyen asıl sorun bu! ...... İngiltere ve Amerika'da çok ama çok etkili kişilerle görüştü! Görüşüyor ve yol alıyor! AK Parti'nin kurucularından bazı isimlere yakın gibi dursa da İLİŞKİLERİ herkesten çok daha kapsamlı ve etkili!
......... Amerika'da en az Erdoğan kadar, yani CUMHURBAŞKANI kadar ilgi görür! Saygınlık konusunda bütün TÜRKLER'den daha öndedir!
Amerikalılar da bunu böyle bilir!
Türkiye devletine saygısızlık olmasın diye bu kişiye karşı olan ilgiyi perdelerler! Ama özünde Türkiye'deki bütün kurumların tepesindeki isimlerden daha büyük saygı görür!
Belli ki Ankara'da bunlar konuşulmuyor! ...... kendini Erdoğan'la yarıştırıyor! Çünkü FORBES listesindeki zenginler bunun arkasında! Ve kendisini hiç terk etmeyeceklerini düşünüyor!
Bekliyor! Beklerken de Erdoğan'ın kulağına gitmesini istediği ağır eleştirileri ortaya atıyor! Partiden ayrılanların yalnızlığını gördüğü için kenarda bekliyor! Zamanı kolluyor!
Kürt meselesi Türkiye'deki her şeyi belirleyecek! Bu sorunun çözümü ya da çözülememesi siyaseti de ülkenin rotasını da belirleyecek! Asıl sınavınız bu!
Memnun olmayanların ne yapacağı önemli! Bunları birileri kaşıyor!
Sokakların karışıklığı, ülkenin yönetilemez hale gelmesi tasfiye için kullanılacak! Bir taşla birden fazla kuş vurmaya çalışanlar var! Yakında anlaşılacak! Kürtler'in içindeki BARIŞ KARŞITI ve AVRUPA YANLILARI var! Bunlar kandan besleniyor! Son olayları test olarak yaptılar. (Bunu önceki gün aktardı)
Ya onların planını bilip gereğini yapacaksınız ya da kendi planınızla yürüyeceksiniz! Önemli bir sınavdan geçiyorsunuz! Dikkatli olun!
Davutoğlu'nun zayıflaması için özellikle geldiler! Hükümet içindeki ayrışmaya kadar her şeyi planlayıp geliyorlar! Uyanık olun!
Bernard Shaw'ın çok güzel bir sözü vardır. Shaw, "Akıllı adam aklını kullanır. Daha akıllı adam başkalarının da aklını kullanır" der. Türkiye'yi yönetenlerin aklı çok uzun süre başkaları tarafından kullanıldı. Yani o akıl kimi zaman İngiltere'nin, kimi zaman Derin Amerika'nın, kimi zaman da Almanya'nın aklıydı. Örneğin Turgut Özal, birçok konuda ülkesinin lehine olarak düşündüğü politikaları uyguladı. Ancak bu Derin Amerika'nın planlarıydı. Bunu ona anlatan kişi Eşref Bitlis'ti.
Elbette! Yakın zamanın en büyük komutanıydı!
Eşref Bitlis, benim Türkiye'de tanımak istediğim ama bu onura ulaşamadığım tek kişiydi. Çok özel bir askerdi. Özal'ın ölmesinden çok Eşref Bitlis'in öldürülmesi Türkiye'yi 30 yıl geriye götürdü. Eğer Eşref Bitlis yaşasaydı, Türkiye bugün ABD ve Rusya ile birlikte süper güç olarak anılacaktı.
O kadar çok planı vardı ki, Özal'ın rotasını Büyük Türkiye'ye çeviren kişiydi. Özal'ın güvendiği birçok kişinin aslında ABD'ye çalıştığını bizzat kendisi kanıtladı. Ancak Amerika'ya karşı gelirseniz, kendinizi güvence altına almak zorundasınız.
Olsa sonu böyle olmazdı!
Tabii ki! Eşref Bitlis de kendisinin çok iyi korunduğunu düşünüyordu. O gün uçağa binerken, kendince güvenli bir hamle yapmıştı. Öldürüldü. Türkiye çok şey kaybetti. Türkiye'de başkalarının aklını kullanmaya başlayan ilk kişi Eşref Bitlis'ti.
Şartlar o günkü gibi değil!
Haklısın! Ama yanıldığın bir nokta var!
Büyük Türkiye kurulacak ama kiminle! Kavga bu! Yoksa kimsenin buna itirazı yok ki! Burada da orada da olan kavga bu! Herkes kendi ekibiyle yönetsin istiyor! 100 yıllık kavga bu! Yakında ne kadar büyük olduğunu göreceksin! Şaşıracaksın!
Çok büyük kavga! Bunu kazanmadan BÜYÜK olmak çok zor!
Böyle umutsuz değilim ve olamam!
Umutsuz olma zaten! Sadece kendinizi hazırlayın! Kavga büyük!
Büyük olduğunu çok yakında göreceksiniz! Eğer birden fazla önemli aktör karşınızdaysa DİKKAT etmeniz gerekir! Durum bu!