BÜLENT ERANDAÇ

BÜLENT ERANDAÇ

Tarihi 8 Temmuz 2018

Millet seni kolay kolay affetmeyecek Kılıçdaroğlu

"BÖLÜCÜ terör örgütünün kendi güdümündeki siyasi partiyi her alanda güçlü tutmak en önemli hedefidir. Ana muhalefet partisi (CHP) bölücü terör örgütünün bu siyasi manevrasına bize göre meşruiyeti sorunlu olan bir partiyi tam anlamıyla taşıma oylarla Meclis'e sokarak, bir anlamda destek vermiştir.
Buradan bir kez daha CHP'yi bölücü terör örgütünün güdümündeki parti ile ilişkisini gözden geçirmeye ve tercihini milletten yana kullanmaya davet ediyorum." Bu sözler, Cumhurbaşkanımız Tayyip Erdoğan'ın yeni Meclis'te ilk AK Parti grup toplantısında CHP'lilere bakarak söylediği, uyarıcı, dikkat çekici sözlerdir.
Evet. PKK'nın siyasi uzantısı HDP'yi Meclis'e sokan CHP polit-bürosu tarihi lekenin tek sorumlusudur.
Bölücü terör çetesi, Kandil katillerinin siyasi uzantısı HDP'yi TBMM'ye sokan CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nu, millet affetmeyecek.
Kemal Kılıçdaroğlu, Türkiye Cumhuriyeti'nin kurucusu, Kurtuluş Savaşı'nın lideri Mustafa Kemal Atatürk'ün partisini ne hale getirdiniz? Aziz milletimiz birçok hatanızı affedebilir ancak PKK-HDP'yi Meclis'e sokmakla tarihi lekeye imza attınız. Size oy veren de, oy vermeyen de hüzün içinde.
Kahroluyor. Kürtler'in oylarını vermeyerek baraj dışı bırakmaya çalıştığı HDP'yi Meclis'e sokarak, CHP'nin milliyetçi-Atatürkçü-vatansever seçmenlerine de ihanet ettiniz. Bölücü PKK'nın militanlığına soyunmuş HDP'yi Meclis'e sokarak, katil çetelerine meşruiyet kazandırdınız. Sizi, Türkler de Kürtler de kolay kolay affetmeyecek!



CUMHURBAŞKANI Tayyip Erdoğan, ilk grup konuşmasında 24 Haziran'da CHP'nin Kandil'e nasıl destek çıktığını söyledi. CHP ise Bülent Tezcan ile bu ittifakı doğruladı: Oylar nereden gittiyse gitti.
Bunlara terörist demeye kimsenin hakkı yok.

Erdoğan 'Bürokratik sabotaj' dönemini sona erdirdi
35 YILLIK gazetecilik hayatında bürokrasiyi yakından takip etmekhem hal olmakla geçen bir gazeteci olarak söylüyorum ki, Cumhurbaşkanmız Tayyip Erdoğan'ın Türkiye'ye yaptığı en hayati-güzel reform, 'askeri ve sivil bürokrasi'yi bitirmesidir.
Çünkü Türkiye Cumhuriyeti, BÜROKRATİK SABOTAJLARDAN
ÇOK ÇEKMİŞTİ. Aziz milletimiz askeri ve sivil oligarklardan, her şeye engel olan bürokrasiden inim inim inliyordu. Allah razı olsun Cumhurbaşkanımız Tayyip Erdoğan'a. 9 Temmuz Pazartesi günü başlayacak, Başkanlık dönemiyle, bürokratik sabotajlar döneminin tarihin çöplüğüne gönderecek.
Bakanlık sayısı 26'dan 16'a inecek. 65 Üst Kurul, 9 kurulda birleşecek. Direkt olarak Cumhurbaşkanı Erdoğan'a bağlı olarak çalışacak, bağımsız 4 OFİS, devlete can verecek, kan verecek.
Kırtasiyecilik 'BUGÜN GİT-YARIN GEL' dönemi minimuma indirilecek.

TBMM Başkanı Binali Yıldırım
CUMHURBAŞKANIMIZ
Tayyip Erdoğan, MHP'nin milli lideri Devlet Bahçeli'nin takdir ettiği, halkımızın kahir ekseriyetinde sevdiği Binali Yıldırım'ın GÜÇLÜ MECLİS'İN BAŞKANI olmasına gün sayılıyor. Vefa adamı, çalışkan, vatan ve millet sevdalısı, parlamenter sistemin son Başbakanı Binali Yıldırım, inşallah, TBMM Başkanı olarak, millet hizmetine devam edecek.

CHP 'altı ok'unun beşine artık gerek yok
68 YILDAN bu yana seçim kazanarak iktidara gelemeyen CHP'nin, Genel Başkan değiştirmekten önce yapacağı şudur: Beyninizihniyetini ve ardından partinin ambleminde yer alan 6 okunun beşini değiştirmelidir.
Bilindiği gibi 1927'de Cumhuriyetçilik, Halkçılık, Milliyetçilik ve Laiklik olarak tanımlanan dört ilkeye, 1931 yılındaki kurultayında Devletçilik ve Devrimcilik ilkeleri eklenerek "Altı Ok" kavramı benimsendi.
Mustafa Kemal'in, hasta yatağında sırada, CHP'nin lideri İsmet Paşa, 1937 yılında yaptığı bir anayasa değişikliğiyle Altı Ok'u, TC Anayasası'na da eklemiştir.
Böylece "laiklik" maddesi de TC Anayasası'na sokmuştur.
CHP'nin 'altı ok'undan Cumhuriyetçilik, Halkçılık, Milliyetçilik, sonra eklenen Devletçilik ve Devrimcilik ilkeleri artık kaldırılmalıdır.
Çünkü CHP milliyetçi, halkçı devrimci olmadı. Çağımızda devletçi de olamaz. Militan laikçiliğe hayır...

DERİN SÖZ
"KİMSEYE tepeden bakamayız. Tepeden bakmacı bir anlayışla da yürüyemeyiz.
Arkadaşlar bu hareketin içerinde ben olmaz, bu hareketin içinde biz var. Bu şekilde değerlendirerek yolumuza yürüyeceğiz Aksi takdirde bizden öncekiler nasıl yerle yeksan olduysa, biz de yerle yeksan oluruz." (Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan)