BÜLENT ERANDAÇ

BÜLENT ERANDAÇ

Tarihi 23 Ekim 2014

Dolmabahçe'de Fidan niye yoktu?

Başbakan Ahmet Davutoğlu'nun davetiyle pazar günü Dolmabahçe'de yapılan 2'inci Akil Adamlar toplantısının yankıları toplum içinde dalga dalga yayılıyor. Başbakan Ahmet Davutoğlu'nun ifade ettiği gibi, çözüm sürecinde, 3 önemli hedef var:
BİR) Süreç ve demokratikleşme adımları kararlılıkla devam edecek.
İKİ) Çözüm sürecinin yürümesi için kamu düzeni muhakkak sağlanacak.
ÜÇ) Çözüm süreciyle Yeni Ortadoğu'nun kurulması arasındaki ilişki stratejik hamlelerle geliştirilecek.
Nitekim önceki gün kamu düzenin tam olarak sağlanması ve demokratikleşmenin ilerlemesi yolunda önemli adımlar Hükümet tarafından atıldı. Bu noktada, Kamu düzeninin sağlanmasında Öcalan, Kandil ve HDP'nin sözlerini tutmaları sürecin kaderini belirleyecek.
BÜYÜK RESİM: YENİ ORTADOĞU: 11 Eylül 2001 sonrasında Amerikan-İngiliz hegemonyasının başlattığı Afganistan ve Irak işgali Ortadoğu'da yeni düzenin kuruluşuna geçildiğinin ilanıydı. O süreç halen devam ediyor. İşte bu noktada, Batı dünyasının beklemediği bir olay Türkiye'de gerçekleşti. Tayyip Erdoğan liderliğindeki Yeni Türkiye, yeni Ortadoğu haritasını hazırlayan masaya oturmak istediğini gösterdi. Bir taraftan enerji havza ve boru hatlarına hükmetmeye, diğer yandan Arap dünyasına demokratik mesajlar vererek devreye girdi.
YENİ TÜRKİYE'NİN ALTIN GOLÜ: Tayyip Erdoğan altın golü, Yeni Türkiye'nin Kuzey Irak Kürt yönetimi paradigmasını değiştirerek attı. Türk-Kürt ittifakı ile Yeni Ortadoğu düzenine müdahil olmak istedi.
Buna paralel, Türkiye içinde kangren olmuş Kürt sorununa neşter attı. Bugün Irak ve Suriye'de yaşanan, İŞİD'in kurulmasına yol açan, Kobani'de gerçekleşen olayların arka planında, Tayyip Erdoğan-Ahmet Davutoğlu yönetimindeki Yeni Türkiye'nin yaptığı stratejik hamlelerin etkisi var. Yeni Türkiye'nin kösteklenmesinde, Gezi, 17 Aralık, Adana TIR olayı ve son olarak 6-7 Ekim PKK'nın militan güçlerinin harekete geçirilmesinde hep Derin Amerika-İngiliz oyunlarının bu paradigma değiştirme sonrasına rastlaması tesadüf değildir.

Kardeşlik koridoru

HAKAN FİDAN VE DUHOK ANLAŞMASI: Barış sürecinin kilit adamı, MİT Müsteşarı Hakan Fidan'ın Dolmabahçe toplantısına katılmaması ilginçti. Akil Adamlar toplantısı yapılırken, Fidan'ın, Duhok'ta son derece hayati görüşmeler yaptığı, Kuzey Irak Bölgesel Kürt Yönetimi Başkanı Mesut Barzani ve PYD Eşbaşkanı Salih Müslim arasında yapılan anlaşma sırasında görüşmelerde bulunduğu ifade ediliyor.
Duhok'ta, Irak ve Suriye Kürt parti temsilcilerinin yaptığı çok önemli toplantının 15 Ekim'de anlaşmayla sonuçlandığını göz önüne alırsak, bu görüşmeler sırasında ve sonrasında MİT Müsteşarı Hakan Fidan'ın Kuzey Irak'ta olduğu ve Dolmabahçe toplantısına (19 Ekim) katılamamasının arka planı aşağı yukarı ortaya çıkıyor.
Ortadoğu uzmanı stratejist dostlarım, 15 Ekim Duhok anlaşmasının sonuçlarının önümüzdeki yıllara damgasını vuracağına özellikle dikkat çektiler: "Suriyeli Kürt gruplardan Barzani yanlısı partiler ile Öcalan yanlısı gruplar ortak bir anlaşmaya vardılar. Bu toplantıya, Kürdistan Bölgesi Başkanı Mesud Barzani ile PYD Eş Başkanı Salih Muslim de katıldı. Duhok toplantısıyla varılan anlaşmaya göre Barzani, PYD'nin Rojova (Kobani, Afrin, Cizire ) kantonlarını tanıdı."

SONUÇ: DUHOK ANLAŞMASI'NI Yeni Ortadoğu düzeninin merkezine oturtmakta büyük yarar var. Yeni Suriye'yi bu anlaşma parantezinde değerlendirmenin ve toplantı sırasında ve sonraki saatlerinde Hakan Fidan'ın Duhok'ta bulunmasının tarihi önemini de hiç unutmayalım. Suruç-Kobani Kardeşlik koridorunun Duhok anlaşması sonrası açılması Yeni Türkiye Devlet Aklı'nın, Türk-Kürt ittifakına stratejik bakışını ifade eder.
Büyük Türkiye parantezinde, Yeni Ortadoğu'nun şekillenmesinde Türk-Kürt tarihi ortaklığına denk gelir. Türk-Kürt ortaklığında, Ortadoğu'da yeni bir siyasi ve ekonomik hinterland çıkarmasının işaretlerini verir.