Bazı tarihler vardır, yıllar geçse de özelliğini kaybetmez. Örneğin, 29 Mayıs 1453'te İstanbul'un fethi çağ değiştirmiştir. 18 Mart 1915 Çanakkale Zaferi, ortak bir ruhu (Osmanlı-Türk) temsil eder. 30 Ağustos 1922 ve 29 Ekim 1923, bağımsız yeni bir Türk devletinin ilanıdır.
Yaşadığımız günlerdeki sürece bakarken, özelliğini kaybetmeyen tarihleri de hatırlamamızda çok yarar vardır.
1917 yılını hatırlayalım:
Ortadoğu'da dinmeyen kan ve gözyaşının arka planında, İngilizler'in 11 Mart 1917'de Bağdat'ı ve 11 Aralık 1917'de Kudüs'ü işgal etmesi yatmaktadır.
Kudüs, Müslümanlar'ın nazarında Mekke ve Medine ile birlikte mukaddes şehirlerden birisidir. O günlerden bugünlere gelelim.
Yıl, 2012. İngilizler'in kurtarıcı esasıyla işgal ettiği Irak'ta, Suriye'de, Kudüs'te ne oluyor? Kudüs'te Filistinliler'e kan kusturuyorlar. Irak'ın toprak bütünlüğü bozulmuş. Ülke; Kürt, Sünni ve Şii bölgesi olarak, fiilen üçe bölünmüş. Suriye'nin geleceğinin ne olacağı tam olarak kestirilemiyor. Çeşitli senaryolar var.
'İsrail'in kontrol ettiği hat'
Doğu-Batı Araştırmaları Enstitüsü Başkanı Ömer Özkaya'dan, Irak ve Suriye'nin geleceğini TAKVİM okurları için analiz etmesini rica ettim. Özkaya, şunları söyledi: "Irak sonrası Suriye'de de Kürtler'in geleceği, Türkiye'nin göstereceği yakınlık ve ilişkiler ağıyla çok bağlantılıdır. Kürt sorunu iddia edildiği gibi Batı'nın Kürt kimliğine duyduğu saygının bir ürünü değildir. Türkiye'de yaşayan Kürt vatandaşlarımız, İran, Suriye ve Irak'ta yaşayan Kürt soydaşlarımız, bazı büyük güçler tarafından maşa olarak kullanılmak isteniyor. Kuzey Irak'taki gelişmeleri dikkatle takip etmeliyiz.
Kuzey Irak petrollerinin dünya pazarlarına çıkmasında bugün Türkiye, bölgesel yönetimle işbirliği içindedir. Bu gelişmeler olurken, Türkiye'nin devre dışı bırakılması oyunları bütün hızıyla sürdürülüyor. Özellikle Avrupa orijinli odaklar bu işin içinde... İsrail'in kontrol ettiği bir hat üzerinden bunun yapılmasını sağlayacak kirli oyunlar var."
Batı kimi destekliyor!
İngilizler, Türkiye-Kuzey Irak Kürt yönetimi ilişkilerinin gelişmesinden çok rahatsızlar. Neden acaba? Özkaya, bu soruya şu yanıtı veriyor: "Türkiye Kerkük-
Ceyhan boru hattı projesi için yeni bir plan hazırlanıyor. Irak'ın bölünmesinin İran'ı güçlendireceğini hesaplayan Batılı hükümetler, Irak merkez hükümetini destekliyor."
Sonuç:
1917'de Bağdat'ı işgal eden İngilizler, cetvelle çizdikleri Irak ve Suriye haritalarının, herhalde 100 yıl sonra uzun vadeli planlarını ve oyunlarını Yeni Türkiye'nin alt üst edeceğini hesap edemedi.
100 yıl sonra şahlanan Türk-Arap-
Müslüman ülkeler beraberliği, (çağı etkileyecek Türkiye ve Mısır kardeşliği) karşısında daha çok şaşıracaklarını hep birlikte göreceğiz.