Tarihi 31 Ocak 2011

Bremen mızıkacıları

Bugünkü yazımda CHP'nin durumundan bahsedecektim. Erken kalkanın basına açıklama yaptığı bir parti haline geldiğini anlatacaktım. Başbakan çabuk davrandı.
CHP'li vekillerin halka direniş çağrısı yapması üzerine "Siyasi parti değil, sanki yolgeçen hanı. Erken kalkan bildiri yayınlıyor" dedi.
Aynen öyle. CHP yöneticilerinin şu söylediklerine bakın...
Binnaz Toprak (PM üyesi) : AKP ekonomiyi iyi yönetti.
Ensar Öğüt (PM üyesi) : Asker silah bıraksın.
Süheyl Batum (Genel Sekreter) :
Ergenekoncuları milletvekili yapalım.
Gürsel Tekin (Genel Başkan Yardımcısı) : MHP ile koalisyon yapacağız.
Partisinden ve MHP'den gelen tepkiler üzerine, "AK Parti ile de koalisyon yapabileceklerini" söyledi.
Sencer Ayata (Genel Başkan Yardımcısı) : Başörtüsüne özgürlük getireceğiz.
Türbanın şeklini de kendilerinin belirleyeceğini söyledi.
Sezgin Tanrıkulu (Genel Başkan Yardımcısı) : Hakikatler komisyonu kuracağız.
Hurşit Güneş (Genel Başkan Yardımcısı) : AKP'ye ajan gönderdim. Çalışma şeklini belirledim.
Boşuna yapmadım, Bremen Mızıkacıları benzetmesini. CHP'de her kafadan ayrı ses çıkıyor. Kimin ne yaptığı ve ne söylediği belli değil.
Allah, Kılıçdaroğlu'na sabır versin. Bu kadro ile işi gerçekten çok zor!
***

Bir de CHP'li yöneticilerin yaptıklarına bakalım...
Kabzımallıkla uğraşan Yalçın Kuşhan, 1995 seçimlerinde CHP 3. sıradan milletvekili adayıydı. Kazanamayınca istifa etti, Karayalçın'ın SHP'sine gitti. O günden bu yana da CHP'ye muhalefet etti. Kendisine Hurşit Güneş tarafından il başkanlığı teklif edilince tekrar CHP'ye döndü. Kocaeli örgütü de ayağa kalktı. Eski Belediye Başkanı Sefa Sirmen, Kılıçdaroğlu'nu aradı:
- Bunu nasıl yaparsınız?
Kılıçdaroğlu
şaşırdı:
- Ama bana sizin de haberinizin olduğunu söylediler!
***

Kastamonu İl Başkanı
, yönetim kurulunun bir operasyonu ile düşürülmüştü.
Başsız olan Kastamonu'ya aday aranıyordu.
AK Parti'den istifa eden eski bakan Murat Başesgioğlu'na bir telefon gitti:
- Partimizden aday olur musunuz?
Size birinci sırayı vereceğiz.
Başesgioğlu
güldü:
- Ben yıllarca CHP ile mücadele ettim. Beni aday yaparsanız, Kastamonu'da bir tane CHP'li oy vermez!
***

Hurşit Güneş
, tebdili kıyafet Hakkari'ye gitti. Örgütten habersiz AK Partili eski belediye başkanı Abdurrahman Keskin'le bir araya geldi. Hakkari küçük yer olduğu için duyuldu.
CHP örgütü şimdi hop oturup hap kalkıyor!
***

Konya ise, İl Başkanlığına Cumhur Koyuncu'nun getirilmesinden bu yana kaynıyor. Olağanüstü kurultay için imza toplama hesapları yapılıyor. Konya Milletvekili Atilla Kart ise, yeni il başkanına sahip çıkmak için çırpınıp duruyor.
Konya'daki yerel gazeteler, Atilla Kart'ın, İl Başkanı Koyuncu'nun başörtülü bir CHP'li tarafından mahkemeye verileceği yönünde basında çıkan haberler üzerine bana da çattığını yazmış. Bakın ne demiş: "Emin Pazarlamacı, köşesinde doğruluğundan emin olmadığı bir haberi işliyor. Bu, gazetecilik anlayışına sığmaz, böyle gazetecilik olmaz."
Belli ki, okumamış, araştırmamış, kulaktan dolma bilgilerle böyle bir açıklama yapmış.
Çünkü, benim köşemde konuya ilişkin tek bir cümle bile yer almadı. Atilla Kart, yazmadığım bir yazıyı yazılmış gibi gösterip, şahsıma "pazarlamacı" diyor!
Eğer siyaseti de böyle yapıyorsa, eyvah ki ne ehvah!
Bence, Atilla Kart sonradan mahcup olacağı bu tür açıklamalar yapmak yerine, Konya ile ilgilensin. Çünkü, CHP Konya İl Örgütü kendisine çok ciddi bir çağrı yapıyor:
- Yüreği yetiyorsa örgütün karşısına çıkıp, ön seçime girsin!