Ekrem Kızıltaş

EKREM KIZILTAŞ

Tarihi 4 Ağustos 2019

‘Suriyeliler dönmez’ mi!..

Ülkemize sığınmak mecburiyetinde kalan ve bir kısmı kamplarda, önemli bir kısmı da aramızda yaşayan 3.5 milyon Suriyeli, en önemli konu başlıklarımızdan birisi.

Konuya 'ensar' olma bilinci ile bakanlar açısından herhangi bir problem yok. Birtakım farklılıkları olan milyonların aramıza karışmasının getirdiği ufak-tefek sıkıntıların, onlar da farkında. Ancak, sürecin tümüne bakıldığında sığınmacılarla birlikte çeşitli açılardan 'bereket' geldiğinin de farkındalar…

Bereket olgusunun 'hikmet'le ilgili tarafı, neler olup bittiğini hissedebilmekle alakalı. 2013'ten beri maruz kaldığımız tehditlere karşı kazandığımız başarılarda, genel olarak dünya mazlumları yanında Suriyeli muhacirlerin dualarının da büyük payı var muhakkak.

Suriyelilerin gelmesiyle birlikte onların iş yapabilecekleri coğrafyalarla ticaretimizin ve özellikle de ihracatımızın gelişmesi, konunun önemli yönlerinden. Suriyeli muhacirlerin ekonomik açıdan yük olmaktan ziyade katkı sağladıkları, konu ile ilgilenenler tarafından sıklıkla dile getiriliyor.

Aralarına karışan kötü niyetliler ve bulundukları ortamın genel yapısına aykırı davranan sığınmacılarla ilgili olarak devlet kuruluşlarının 'gereğini yaptıkları' biliniyor. Görünüşte bir dağınıklık olsa da, her şeyin kontrol altında olduğunu ve istisnai durumlar dışında herhangi bir problem olmadığı söylenebilir yani.

Türkiye'nin bugünü ve geleceğine 'değişik' bakan birtakım dış ve iç mihrakların Suriyeliler üzerinden çeşitli algılar oluşturdukları ve bu arada doğrular yerine uydurdukları birtakım yalanları yayarak huzursuzluk çıkarmaya çalıştıkları, hepimizin malumu.

Türkiye'nin hemen her tarafındaki Suriyelilerle ilgili gerçek durum yetkililer tarafından sıklıkla açıklansa da, birilerinin sosyal medya ve fısıltı gazetesi üzerinden oluşturdukları algıların bazı hallerde gerçekleri görülmez hale getirdiğini belirtmek gerek.

Örnekler ortada…

Suriyelilere maaş verildiği, çeşitli kamu kurumlarında pozitif ayrımcılıklar sağlandığı, öğrencilerinin üniversitelere imtihansız alındıkları ve benzeri, artık insanımızın kanıksadığı türden yalanlara şimdilerde yenileri ilave ediliyor.

Bu iddiaların en önemlilerinden birisi, gelecekte ülkeleri dönülebilecek bir hale gelse bile Suriyelilerin çoğunun Türkiye'de kalmayı tercih edecekleri şeklinde.

Muhacirlerin ileride neler yapabilecekleri ile ilgili olarak yakın geçmişte olup bitenlere bakmak herkes açısından bilgi vericidir oysa. Bu açıdan, Fırat Kalkanı ve Zeytin Dalı harekatları sonrasında, buralarda yaşayan insanların artık istikrara kavuşan bölgelerine dönmeleri, bundan sonrakilerin şartlar değiştiğinde ne yapacakları konusunda önemli bir misal.

Türkiye'nin müdahalesi ile terörden arındırılarak huzura kavuşturulan bölgelerin insanlarının vakit kaybetmeden memleketlerine döndüklerini ve normal hayatlarını yaşamaya başladıklarını biliyoruz.

Suriyeliler dönmezler algısı için çalışanlar, mültecilerin ülkelerindeki şartların kötü olduğunu iddia ediyorlar. Oysa eksik olan huzur ve istikrar sağlandığında, insanların hızla bölgelerine döndüğü örnekleri ile sabit. Bundan sonra olacak olan da bu…

Türkiye artık kendi kararlarını alan ve uygulayan bir ülke. Suriye konusundaki hedefleri de son derece açık: İnsanların vatanlarına dönebileceği uygun bir zemin oluşturulması.

Suriyeli muhacirlerin muhtemel davranışlarını değerlendirirken, birilerinin Suriye üzerine yaptıkları hesapları revize etmelerini gerektiren bu durumu hatırdan çıkarmamak, önemli…