"AYAĞIM SAKAT OLDUĞU İÇİN MAHKEMEYE GİDEMEDİM"
Ev sahibinin kendilerini mahkemeye verdiğini vurgulayan Kenan Deliktaş, "Mahkemeye çağırdılar beni, bir sefer. Ben gidemedim ayaklarım sakat olduğu için. Ne de olsa bir mahkeme daha olur dedim. Ama adam paralı adam, zengin adam. Adam iki tane avukat tutmuş. Bir celsede ondan yana, sonra geldiler çıkın diye. Biz de anlamıyoruz. Okuma yazmamız fazla yok. Mahkemenin gönderdiği kağıtta bilmem sulh diyor, bilmem ne diyor. Onlardan da anlamıyoruz. Onu da anlamadık. Geldiler 2 gün önce. Apar topar yığdılar, anahtarı değiştirdiler. Kapıyı değiştirdiler, pencereyi değiştirdiler. Çektiler gittiler, bizi böyle bıraktılar" şeklinde konuştu.
"BEN ONLARI ALLAHA HAVALE ETTİM"
Sabah saatlerinde mahkeme kararıyla evlerinin apar topar boşaltıldığını ifade eden Kenan Deliktaş, "Ben şaşırıyorum. Bu insanları böyle attı gitti. Bu şekilde sel sefil bıraktı. Sen akşam nasıl yatağında uyuyorsun çocuklarınla kardeşim. Ben onları Allaha havale ettim. Hayırsever bir insan el uzatırsa. Kiralık dairem var kardeşim, 'bir buçuk iki lira ver' derse. Bir buçuk iki lirayı verebilirim. Otururum, elektrik, suyumu doğalgazımı öderim. Çocuğun biri okuyordu zaten, onu okuldan aldım mecburen. Bir tanesi 16 yaşında işe sokacağım mecburen" diye konuştu.
DELİKTAŞ AİLESİ UZANACAK BİR YARDIM ELİNİ BEKLİYOR
Zor şartlar altında yaşadıklarını belirten Deliktaş, yardıma ihtiyaçlarının olduğunu belirterek, "Sabaha kadar ağladım. Allahım dedim ben ne günah işledim. Hadi ben neyse, bunların ne günahı var dedim. Bunun da kimsesi yok. Gariban biri. Babası falan hepsi vefat etti. Kardeşi vardı vefat etti. Bir kardeşi vardı vefat etti. Bir annesi var, o da Bolu'da yaşıyor, hastalıklı. Bir abisi var bakıyor ona. Onlar da ayrı perişan. Bunların ne suçu vardı. Bu kadının suçu benimle evlenmek mi? Bilmiyorum yani. Düşünüyorum, düşünüyorum kafayı yiyeceğim en sonunda. Hiçbir şey olmaz benden" dedi.
EŞYALARI ÇALINMASIN DİYE UYKU UYUMUYORLAR
Zor şartlar altında iki bina arasındaki boşlukta kalan Deliktaş ailesi, iki gündür uykuya hasret umutla bekleyişini sürdürüyor. Nihal Deliktaş, yardıma ihtiyaçları olduğunu vurgulayarak, "Hiç uyumadık. Saatlerdir ayaktayız, 48 saat olacak. Uyku yüzü görmedik, pinekliyoruz. Bir ses duyuyoruz kalkıyoruz. Gece hırsızlar geziyordu saat 03.00'te. Hırsızlar cirit atıyor burada. Televizyonu çalmaya çalışıyor, bilmem neyi almaya çalışıyor. Ben garibanım Allah vurmuş zaten bana" ifadelerini kullandı.