'TÜRKİYE'DE 500'DEN FAZLA YIKICI DEPREM BÖLGESİ VAR'
Türkiye'de 500'den fazla yıkıcı deprem bölgesi olduğunu ifade eden Yüklü, her an bir deprem olabileceğini kaydetti. Yüklü, "500 yerden 100 tanesini 'Şurada deprem olacak' diye söylerseniz elbet bir gün siz de bilebilirsiniz. Binaları, şehirleri, yerleşim yerlerini ne yazık ki ovaların içine, tarım toprağına yaptığımız için bu depremleri hissediyoruz. Bursa'da 2.9 büyüklüğünde bir deprem oldu, oranın zemini jöle gibi bir zemindir. 2.9 büyüklüğünde bir depremi aslında konuşmamamız gerekiyor ama ovaya kurulu olan şehirler Bursa, Isparta, Balıkesir gibi, işte Akdeniz bölgesinde sahil kesimindeki yerler bu tür ovalara kurduğumuz şehirlerden olduğu için 2.5- 3 büyüklüğündeki depremlerde bile endişe ediyoruz. Yapılaşmamız yanlış ve bununla ilgili bir çözüm de yapmıyoruz. Bu süreçten sonra riskli binaları tespit edip bu riskli binalardan vatandaşlarımızı en kısa süre de nasıl tahliye ederiz, onların yerine yeni sağlam yerleşim yerlerini nasıl seçeriz, bunların hesabını yapmamız gerekiyor" diye konuştu.
'SAHİL BANDINDAKİ YAPILAR RİSKLİ'
Tüm Türkiye'de sahil bandında bulunan yapıların riskli olduğunu ifade eden Jeofizik Mühendisi Atakan Yüklü, denizdeki bir depremde sıvılaşma dedikleri olaydan dolayı binaların kuma gömülmesinin söz konusu olacağını belirtti. Yüklü, "Sahilin hepsi risklidir. Balçık zeminler, alüvyon zeminler, tarım yapılan ova alanları risklidir. Antalya için Gazipaşa, Manavgat, Alanya, Serik, Aksu, Kemer, Finike Kumluca, Demre, Kaş, Antalya sahil kısmının hepsi risklidir" dedi.
'ZEMİNİ DÜŞÜK KALİTELİ BİNALARDA AĞIR HASAR GÖRECEĞİZ'
Antalya'da yaşanacak 7 ve üzerindeki depremde falez üzerindeki binalar ile 2000 yılı öncesi yapılan düşük zemin kaliteli binaların ağır hasar alabileceğine dikkat çeken Atakan Yüklü, şöyle konuştu: "Akdeniz'deki dalma batma zonu dediğimiz levha sınırında 7 ve üzerinde bir depremi görebilirsek göreceğiz. 7 büyüklüğünde bir deprem olursa, ki biz bunu istemiyoruz. Eğer olursa bir kere falezlerdeki boşluklardan dolayı, falezler üzerindeki binalar hasar görecektir. Alüvyon zemin dediğimiz binalar sıvılaşmadan dolayı yıkılacaktır. Çok ciddi sağlam olmayan zeminlerin hepsinde ve 2000 yılından önce yapılmış inşaat kalitesi düşük zeminli binaların hepsinde ciddi şekilde ağır hasar olduğunu göreceğiz. Falezlerin ucuna yaklaştığımız zaman oralarda mağaralar var. Biliyorsunuz ki büyük boşluklar var. Boşluklar depremin şiddetini artıracaktır. Oradaki binalar büyük şiddette depremi görecektir. Oradaki binalar o büyüklükteki depreme dayanamayacaktır."