Melik Tapar nasıl öldü? Uyanış Büyük Selçuklu Melik Tapar tarihteki yeri nedir?

Uyanış Büyük Selçuklu Melik Tapar nasıl öldü? Melik Tapar tarihteki yeri nedir? Uyanış Büyük Selçuklu dizisinde Melikşah'ın oğlu Tapar, diziyi izleyenlerin merak konusu oldu. Selçuklu tarihinde önemli bir yere sahip olan Melik Tapar’ın ölümü arama motorlarında sorgulanıyor.

Giriş Tarihi 16 Şubat 2021, 00:03 Güncelleme 16 Şubat 2021, 00:03
Melik Tapar nasıl öldü? Uyanış Büyük Selçuklu Melik Tapar tarihteki yeri nedir?

İÇİNDEKİLER

Melik Tapar nasıl öldü? Uyanış Büyük Selçuklu Melik Tapar tarihteki yeri nedir? Uyanış Büyük Selçuklu dizisinin takipçileri Melik Tapar hakkında arama motorlarında sorgulama yapıyor. Tapar'ın hayatı ve ölümü merak konusu oldu.

MELİK TAPAR NASIL ÖLDÜ?

Muhammed Tapar ya da Gıyaseddîn Muhammed Tapar, 21 Ocak 1082 tarihinde dünyaya geldi. Annesi cariye kökenli Taceddin Seferiyye Hatun'dur. Yeğeni Muizzeddin Melikşah'tan sonra Bağdad'da Selçuklu tahtına çıktı. Bağdad'da hüküm sürmesinden dolayı Selçuklu hanedanının başı olarak sayılıyordu ama Horasan ve Maveraünnehir'de hüküm süren kardeşi Sultan Ahmed Sencer daha büyük bir güce sahipti.

1107'de Halep atabeyi Rıdvan'la birlik olup Anadolu Selçuklu Sultanı I. Kılıç Arslan ile Habur Nehri kıyısında Musul Muharebesi'ne girişti. I. Kılıç Arslan savaşı kaybederek muharebe meydanında öldü.

Muhammed Tapar hemen yarı kardeşi olan ve Sultan olarak tahta geçen Berkyaruk ile mücadeleye başladı. Kronik-tarihçi Hamdullah Müstevfî-i Kazvînî'ye göre Mayıs 1100'de (Hicri Recep 493'te) Muhammed Tapar kardeşine karşı bir muharebede galip geldi; ama 1101'de mağlup oldu ve 1102'deki muharebede de yenik düştü. Fakat iki taraf arasında yapılan antlaşmaya göre Muhammed Tapar'a Melik unvanı verilip Suriye, Diyarbakır; Irak'ın Fırat Nehri kıyıları bölgeleri, Ermenistan, Mugan, Gürcistan ve Azerbaycan yörelerinde hükümdarlığı kabul edildi. Muhammed Tapar bundan tatmin olmamıştı ve Sultan Berkyaruk'a karşı tekrar isyan etti. Ama başarı kazanamadı ve Güney Kafkasya'ya kaçmak zorunda kaldı.

1104'te Sultan Berkyaruk verem hastasıydı ve devamlı Selçuklu tahtına iddiaları olanlarla savaşmaktan bıkmıştı. Büyük Selçuklu Devleti'nin batısında Irak, İran ve Doğu Anadolu'da bulunan kendinin hüküm ettiği arazilerin yönetimini Muhammed Tapar ile paylaşmak için anlaşma yaptı. 1104'te Berkyaruk öldü ve bundan sonra Muhammed Tapar batıda Büyük Selçuklu Devleti'nin tek hükümdarı oldu. Horasan ve Maveraünnehir'de ise Selçuklu Devleti Sultanı Ahmed Sencer'di. 1106'da Muhammed Tapar, Nizarî İsmailî kalesi olan Sahdiz'i eline geçirdi. Nizarî İsmailîlere karşı bir askeri sefer açmayı planladı. Bu sefere Hazar Denizi güneyinde Tabaristan'da hüküm süren Bavendiler hükümdarı IV. Şahriyar'ı ordusu ile katılmaya davet etti. Muhammed Tapar'ın asker isteği kabul edilmedi. Bundan çok geçmeden Muhammed Tapar Emir Çavlı komutasında bir Selçuklu ordusunu Bavendiler Sari'yi zaptetme hedefi ile Tabaristan'a gönderdi. Fakat IV. Şehriyar ve oğlu III. Karin komutasında olan Bavendiler ordusu, üzerine gelen Selçuklu ordusunu şekilde mağlup etti.

Sonrasında Muhammed Tapar IV. Şehriyar'a bir mektup göndererek ondan küçük yaşta olan bir oğlunu İsfahan'da bulunan Büyük Selçuklu Devleti merkezi sarayına eğitim için göndermesini talep etti. IV. Şehriyar da küçük yaşta olan oğlu Ali'yi İsfahan'daki saraya eğitim için gönderdi. Ali'nin üstün yeteneği Sultan Muhammed Tapar'a gayet iyi etki yapıp Sultan kızını ona gelin olarak vermek istedi. Fakat Ali bunu kabul etmedi. Sultan Muhammed Tapar'ın kızının Bavendiler hükümdarlığına veliaht olan ağabeyi III. Karin'e gelin olarak verilmesinin daha uygun olacağını belirtti. III. Karin Tabaristan'dan İsfahan sarayına çağrıldı ve orada Muhammed Tapar'ın kızı ile evlendi. III. Karin (1114–1117) döneminde ve I. Ali ise (1118–1142) döneminde Bavendiler hükümdarları oldular.

Ünlü Selçuklu veziri olan Nizam-ül Mülk'un oğlu Ahmed bin Nizam-ül Mülk yaşamakta olduğu Hamedan'in yöneticisine (reisi) karşı bir şikayette bulunmak için Sultan Muhammed Tapar'ın sarayına gitmişti. Tam bu sırada Selçuklu Veziri olan Saadelmülk Ebumuhsin Abi dinî dalalet ile suçlanmış ve idam edilmişti. Ahmed'in babası Nizam-ül Mülk'ün üstün devlet idareciliğinden dolayı oğlu olan Ahmed'in de bu yetenekleri olduğu olduğu kabul edilerek Muhammed Tapar tarafından hemen Selçuklu Devleti Veziri olarak atandı. Babasına verilmiş şeref unvanları olan "Kevamedin", "Sadülislam" ve "Nizam-ül Mülk" unvanları oğlu Ahmed'e de verilmiştir. Vezir olarak Ahmed bin Nizam-ül Mülk 1107/1109'da Muhammed Tapar'ın Irak'ta Mazeedi hükümdarı Sayfeldavla Sadaka bin Mansur'a karşı askeri seferinde bulunmuştur ve onun muharebede mağlup edilip öldürülmesine neden olmuştur.

1109'da Vezir Ahmed bin Nizam-ül Mülk ve askeri komutan Çavlı Sakavu, Sultan Muhammed Tapar tarafından Haşhaşilerin kurdukları merkez olan Alamut kalesini ve diğer güçlü kaleleri olan Ostavand kalesini fethetmek görevi ile bir askeri sefere gönderilmişlerdir.

Fakat bu kaleleri almamışlardır. 1010 başlarından Ahmet bin Nizam-ül Mülk Bağdad'da bir camiide iken bir Haşhaşiler fedaisinin suikast saldırısına hedef olmuştur. Ama bu suikast başarısız kalıp Ahmed bin Nizamülmülk kurtulmuştur. Ahmed bin Nizam-ül Mülk dört yıl Sultan Muhammed Tapar'ın döneminde Vezir olarak görev yapmıştır. 1110 yılında azledilmiş ve yerine Hatirelmülk Ebu Mansur Maybudi Vezir olarak atanmıştır.

Muhammed Tapar 1118'de Bağdat'ta öldü. Yerine Büyük Selçuklu Devleti'nin batı yörelerini yönetim için oğlu II. Mahmud geçti. Ancak Ahmed Sencer Horasan ve Maveraünnehir'de Selçuklu dünyasının en kuvvetli hükümdarı olarak hüküm sürmeye devam etti.