Trendyol Süper Lig'in 37'inci haftasıdna Fenerbahçe ile karşılaşan Galatasaray, derbiden Çağlar Söyüncü'nün attığı golle 1-0 yenik ayrıldı. Mücadele sonrasında yaşanan olaylarla ilgili açıklamalarda bulunan Galatasaray Başkanı Dursun Özbek, Fenerbahçe Başkanı Ali Koç'a yönelik olarak; "Eğer şu kadar cesaretin varsa gel, buradayım. Şu kadar delikanlılığın varsa gel, buradayım." ifadelerini kullanmıştı.
SAHAYA ÇIKMASINDAKİ MAKSADI NE?
Ali Koç'un maçta olmadığını, sonradan stada geldiğini belirten Özbek, şunları söyledi; "Bugün bir maç oynandı, bitti. Her iki takımın taraftarı da stattan ayrıldı. Ben de ayrıldım. Sonra olayları duyunca geri geldim. Ali Koç'un 40-50 kişiyle buraya gelip, burada çalışanları darp etmesi, ağza alınmayacak küfürler etmesi kabul edilebilir bir şey değil. Sözde polis koruması altındayız. Maç başladığından bitene kadar polis koruması altındayız. Ali Koç bu cesareti nereden alıyor? Lig başladığından beri, 'Hakemleri tartaklayın, hakemlere tokat atın, hakemlerin peşine düşün.' diyen bu zat belli bir güruhla gelip buraya insanları tartar ama haddini nereden, kimden alıyorsun? Kim destekliyor seni? Buradan devlete sesleniyorum. İçişleri Bakanı'na, Emniyet Müdürü'ne sesleniyorum. Polisler nerede? Polis nezaretinde içeriye girip sahaya çıkmasındaki maksadı ne? Bu provokasyon neden?"
YÜREĞİN YETİYORSA BURADAYIM
Dursun Özbek, Ali Koç ile ilgili devletin işlem yapması gerektiğini savunarak, "Neticede bir maç oynadık. Bizim için şampiyonluk maçı. Hiç merak etmesin. Ben haber aldım geldim. Bu vandalizmin Türkiye futbolu açısından kabul edilebilir bir tarafı yok. Şimdi ben geldim. Eğer yüreğin yetiyorsa gel buradayım, bekliyorum seni. Devletin artık bunun hesabını sorması lazım. Polisin, Adalet Bakanı'nın, İçişleri Bakanı'nın bu işe müdahale etmesi lazım. Bu şımarıklık, bu hukuk tanımazlık...Burada ağza alınmayacak küfürler etmişler. Darp etmesinin video kayıtları var. Darp ettiği burada çalışan sahadaki görevli arkadaşım. Eğer şu kadar cesaretin varsa gel, buradayım. Şu kadar delikanlılığın varsa gel, buradayım." diye konuştu.
DURSUN ÖZBEK BASIN TOPLANTISI DÜZENLEYECEK
Galatasaray Başkanı Dursun Özbek, bugün kameralar karşısına çıkarak basın toplantısı düzenleyecek. Özbek'in hem maç hem de derbi sonrası yaşanan olaylarla ilgili olarak konuşacağı öğrenildi.
Açıklamaları canlı olarak bu sayfadan takip edebilirsiniz.
Dursun Özbek'in açıklamalarından öne çıkanlar;
"Beni iyi dinle Ali Koç. Bu yaptıklarının hesabını vereceksin. Başkan seçilmek için yaptığın şovun hesabını vereceksin."
"Bu olaylara sebep olan baş ahlaksız, yancıları ve onlara çanak tutan görevliler hakkında gerekli suç duyurularında bulunduk."
"Sezon başından beri Ali Koç'un yaptığı şımarıklıklar artarak devam ediyor. Kimse de bu şahıstan hesap sormuyor."
"Dün akşam maç biteli 1 saatten fazla sürmüş, stadyumda olmayan Ali Koç trafik durdurularak stada geliyor. Polis eskortuyla gelmiştir."
"Ali Koç, bugün buradan size söylüyorum. Bu yaptıklarının hesabını senden teker teker soracağım. Bu yaptıkların senin yanına kalmayacak."
"Seçim kazanmak için yaptığın bu şovun hesabını bugün, yarın, daima vereceksin. Tüm Türkiye senin camiaları karşı karşıya getirmek için bir proje olduğunu öğrenecek.
"Bütün üyelerimiz ve taraftarlarımıza sesleniyorum. Hiç bir seçim, şampiyonluktan önemli değildir. Bugün itibariyle tüm çalışmalarımızı durduruyoruz. Oyuncularımızın ve hocamızın yanında olacağız. İyilik yine kazanacak, biz şampiyon olacağız!"
Bahsettiğiniz oyuncu (Mert Hakan Yandaş'a yönelik), ismini söylemek istemiyorum. Isınma anından beri tek yapabilecekleri, tek ellerinden gelen bu. Kaos, gerginlik yaratmak ve olayı futbolun dışına taşımak."
"Boş sahada, yanında silahlı korumalar, 70-80 tane yancısı... Bu işin bir statüsü var. Burası Galatasaray'a ait bir stadyum. Akreditasyon alanına giren kişiler bellidir. Ben dahi belli bir süre giremem. Sen geliyorsun, aynı haneye tecavüz eder gibi. Tek başına da değil. Silahlı korumalar, 80 kişi, stadyum boşalmış. Bu sahte kabadayılık değil de nedir?"
"Galatasaray'ın etik değerleri içerisinde kalmak zorundayız."
"Ali Koç önemli bir ailenin ferdi. Ailesinin gücü belli. Bu gücü arkasına alıp böyle bir işe girişmek... Bunun hesabını kim verebilir?"
"Daha yarış bitmedi, bu kin ve nefret ne? Çok tehlikeli buluyorum."
"Bunun hesabını tek tek soracağız. Bunlar bana sökmez. Ben Galatasaray başkanıyım."
"Bir seçimi kazanmak uğruna bu insanları birbirine düşürmek uygun mudur?"
"7-8 kişi çocuğun üstüne yükleniyorlar. Böyle bir şey delikanlılıkta var mı? Spor yöneticiliğinde var mı? Bakın olayları nereden nereye taşıyorlar. Kendisi demedi mi TFF'ye gidin de hakemleri tartaklayın demedi mi? İzmir grubuna şöyle yapın böyle yapın demedi mi? AVM'lerde fotoğraf çekin demedi mi? Bu nasıl bir spor adamlığı ya? Sen neyine güveniyorsun?"
"Bu gidiş, iyi bir gidiş değil. Son 6 ayda olan olayları bir gözden geçirin. Sahaya çıkmamalar... Riyad'dan beri olan olayları izleyin. Hep bir provokasyon, hep bir milleti birbirine düşürmek, hep bir şeyin peşinde. Bu gidiş, iyi bir gidiş değil. Buradan devletime sesleniyorum."
"Nereden cesaret alıyor? Normal vatandaşlar buna cesaret edemez. Nasıl oluyor? Ne kazandın Ali Bey? Toplumu bölmeye ve toplum içine husumet tohumları ekmeye çalışmak memlekete ihanetten öte bir şey değildir."
"Birilerinin stadı silahlı korumalarla basacağı kimin aklına gelir? Bundan sonra şöyle mi olması lazım? Herkes stadyumunu korumak için silahlı koruma ordusu mu oluşturulmalı? Orada mı olsam iyiydi, orada olmamam mı iyiydi? Biz ne yapmaya çalışıyoruz? Bizi seçen camialar. Biz yeşil sahalarda yarışalım, bu işleri yönetelim diye seçiyorlar. Bizi bir gün silahlı adamlar burayı basar, orayı koruyalım diye seçmiyorlar. Yazıklar olsun. Yazıklar olsun ki sen değerli bir ailenin çocuğusun."
"Seçimde belki de bunu bir kahramanlık hikayesi olarak anlatacaksın. 'Silahlı adamlarımla gittim, sahaya da çıktım' diye anlatacak, dinleyeceğiz. Şu kadarcık Türkiye'nin mutluluğunu, beraberliğini, huzurunu düşünen adam böyle bir şey yapar mı?"
"Boş bir mekanda sahte kabadayılık kolay. Şu kadar yüreğin varsa mekanın sahibi oradayken bunu yapman lazım."
"Söylediklerim yanlış anlaşılmasın; polis bizim polisimiz, bizim güvencemiz, huzurumuzun bekçileri. Sözlerim yanlış anlaşılmasın. Ben oradaki görevli arkadaşa sesleniyorum. Devlet sana maaş veriyor, oraya seni gönderiyor. Niye gönderiyor? 6222 diye bir yasa var. Bu yasa çerçevesinde biletsiz stadyuma girmeye yeltenen kişileri tek tek yakalıyorsunuz, karakola götürüp ifadelerini alıyorsunuz. Peki maç bitmiş, orası artık Galatasaray'ın uhdesinde, evi haline gelmiş. Birileri geliyor, sizin evinizin kapısını kırıyor, içeri giriyor, haneye tecavüz ediyor, sen de ona eşlik ediyorsun, sen de oradasın. Kameralarda var. İnsan sormaz mı, 'Ya arkadaş ne işiniz var, maç bitti, herkes dağıldı gitti, niye geldiniz, stadyumunuzun yolunu mu şaşırdınız' diye sormaz mı? Adamlar ellerini kollarını sallaya sallaya geliyor, orada kabadayılıklarını yapıyor, elini kolunu sallaya sallaya çıkıyor. Bunu kim bize nasıl izah edecek?"
"Kapıdaki görevliye kapıyı açtıran tek güç olabilir, polis. Bizim ifade etmek istediğimiz bu. Böyle bir sahne varken kimse bizim aklımızla alay etmesin. Galatasaray Stadı, yeterli derecede korunan bir stadyum. Eğer Ali Koç beni ziyarete geldiyse bana ulaşırlar. İkinci bir güç vardır, orada bekleyen polisler. Onlar bariyeri açın dediğinde güvenlik de açar. Ne bana telefon geldi, ne bir görevli arkadaşa. Hiç kimseyi aramadılar. Peki bariyerleri kim açtırdı? Gecenin saat 11'i olmuş. Kim açtırdı kapıları?"
"Erden düşmanlığı şuradan geliyor, o kadar başarılı iki sene geçirdik ki... Kıskançlık bir, onların fıtratında olan fitneyle karşı tarafı dağıtmak iki."
"Yapılan dedikoduların tek sebebi, birlikteliği bozmak için yapılan fitne. Ali Bey zaten demedi mi biz bundan sonra fıtratımızda olan - olmayan her şeyi yapacağız demedi mi? Duymadınız mı? Şu anda yapılan bu."
Erden Timur'un açıklamaları;
"Adalet olmadığında, insanlar camialarının gücüyle kaygılandırılarak hatalar yapınca, federasyon eyyama göre karar verince bu sonuçlar böyle olur. Adaletin olmadığı yerde ot bitmez. Hala Ali Koç onu söylüyor, benim konuştuğum kesitte Trabzonspor hatasını kabul etmişti. Bir camia hata yaptığını kabul edip en yüksek ceza verilmesi gerekir diyor. Biz de yapmış olsak bize de en yüksek ceza verilmesi gerekir dedim. Bir toplum hoyratlığa, tamamen dünyevi çıkar endişeleriyle müsaade ediyorsa sonucu bu noktaya gelir."
"Camia asmayı kesmeyi beklediğinde çok kolay kahraman olursunuz. Maalesef diğer tarafın yapmaya çalıştığı şey bu."
"Planlanan aşamada stadyumda polisler kaldığı için onların önlem almasını beklersiniz. Başkanımız yine dedi, 100 tane silahlı adam koyup... Bu mu olsaydı? Başka bir çaresi varsa onu söyleyin. Orada bir sürü olay oldu. Tehdit var, hakaret var, darp var, linç girişimi var. Bir polis orada tutanak tutmadı. Bırakın engel olmayı, bizimkilere engel oldular. Planlı olmaması da imkansız. Buna karşı yapabileceğiniz tek şey, devletimizin güvenlik gücüyle karşı karşıya gelmek. Bunu hiç kimse hiç kimseden beklemesin. Hiç kimse de yapmasın."
"Planlanan aşamada stadyumda polisler kaldığı için onların önlem almasını beklersiniz. Orada bir sürü olay oldu. Tehdit var, hakaret var, darp var, linç girişimi var. Bırakın engel olmayı, bir polis orada tutanak tutmadı. Planlı olmaması imkansız."
"Düşündüğümde bir sebep bulamıyorum. Hepimizin hatası oluyor. Bu camiaların gerilmemesiyle ilgili çok çaba veriyoruz. Birisi birisine bir şey yapsa hesap veremeyiz. En son ceza meselesine takılmışlar, benim söylediğim her şey hukuka uygun."
"Bugün ve Konyaspor maçına kadar olan süreçte herkes, Galatasaray'ın göstereceği birlikteliğe ve dirayete şahit olacak. Biz finalleri oynamayı bilen takımız."
