Akciğeriniz sizi sırtlıyor! Kanser tümörü ilerlediğinde en büyük bulgu o

Akciğer kanserinin sinsi ilerleyen bir hastalık olduğunu söyleyen Göğüs Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Banu Musaffa Salepçi, “Tümör ilerleyip çevredeki dokulara saldırdığı zaman esas bulguyu verir. Sırt ağrısı bu belirtilerden biridir. Göğüs duvarına ulaştığında oradaki kemiklerin istila edilmesiyle sırt ve göğüs ağrısı ortaya çıkar, başlıca belirtisi budur” dedi.

Kaynak GAZETE Giriş Tarihi 24 Kasım 2020 Güncelleme 24 Kasım 2020, 07:02
Akciğeriniz sizi sırtlıyor! Kanser tümörü ilerlediğinde en büyük bulgu o

İÇİNDEKİLER

Akciğer kanserinin sinsi ilerleyen bir hastalık olduğunu söyleyen Göğüs Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Banu Musaffa Salepçi, "Tümör ilerleyip çevredeki dokulara saldırdığı zaman esas bulguyu verir. Sırt ağrısı bu belirtilerden biridir. Göğüs duvarına ulaştığında oradaki kemiklerin istila edilmesiyle sırt ve göğüs ağrısı ortaya çıkar, başlıca belirtisi budur" dedi.

Akciğer kanserinde erken teşhisin çok önemli olduğunu söyleyen Prof. Dr. Salepçi, "Erken teşhis edilirse ameliyatla çıkarılarak kesin tedavi mümkün. Erken teşhisle ölüm oranları büyük oranda düşüyor. Uluslararası Kanser Dernekleri son 5-6 yıldır akciğer kanseri erken tanısı için bir tarama programı önermektedir. Buna göre belli risk grupları tanımlandı.

55-75 yaş arasında 30 yıldır günde 1 paket sigara içmiş olmak, halen aktif içici olmak veya bıraktıysa da 15 yıldan daha erken dönemde olmak, işte bu grup yüksek risk grubu olarak belirlendi" diye konuştu.

NASIL BESLENMELİ
Akciğer kanseriyken sigara içmeye devam etmenin tedaviyi olumsuz etkilediğini vurgulayan Yeditepe Üniversitesi Hastanesi Göğüs Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Salepçi, "Spor yapılması, ağır ve yağlı gıdalardan uzak durulması sağlıklı beslenilmesi lazım. C vitamini kanserden korur. En önemlisi sigarayı bırakmak. Yıllar önce 32 yaşında bir hastamı kaybettim. Çünkü sigara içmeye 5 yaşında başlamış" diye konuştu.

HEDEFE YÖNELİK TEDAVİ
Akciğer kanserlerinin en fazla yüzde 30'nun erken evrede yakalandığını dile getiren Prof. Dr. Salepçi, "Bu nedenle evre 1,2'de kanseri yakalamak çok önemli, evre 3'ten sonra da tedavi mümkün, ameliyat olan vakalarımız var.

Ama mutlaka kemoterapi, radyoterapi de tedaviye eşlik ediyor.

Evre 4'te ise esas tedavi kemoterapidir, uzak organlara sıçramıştır, mecbur kalınırsa ameliyat edilir.

Bu hastalarda da son yıllarda hedefe yönelik tedavi ve aşıyla iyi sonuçlar alıyoruz, hasta daha uzun süre yaşayabiliyor" dedi.