Onları da anlamak lazım. İlk işleri doğru adamı bulup evlenmek. Bu bazen hayalkırıklıkları ile sona erebiliyor.
Hadi evlendin bir de kocasının annesi ile mücadele başlıyor. Bizim Türk kadınlarının yaşadığı en büyük sorunudur kaynana. Karşısında çok güçlü, çok tecrübeli bir hemcinsi bulunmaktadır.
Unutmamalıdır ki kaynanalarda bir gün gelin olmuştur. O yüzden türküler bile yapılmıştır:
Kaynanayı ne yapmalı?
Kaynar kazana atmalı!
Yandım gelin dedikçe de altına odun atmalı!" Düşünün bu sözler yazıldıysa nasıl bir düşmanlık var kaynanaya karşı. İşte bazı kayananalar çeşitleri:
Her zaman sorun çıkarırlar. Çözümlerinde kaba kuvvete bile başvurabilirler.
Neye kızdıkları, neye sevindikleri pek belli olmaz.
Yardımseverlik adına her şeyi yapabilirler.
Hastanelerde hastabakıcı, kabul günlerinde pasta yapıcı, bulaşık yıkayıcı olarak görev alırlar. Bazen bunu o kadar abartırlar ki karşılarındakine zarar bile verebilirler.
Yeni gözlük modelleri, mayolar piyasaya çıktığında ilk olarak onlar alırlar.
Yeni mobilya, halılar, perdeler onların en önemli istekleridir, ama gelin yeni perde istediğinde "müsrif" olarak değerlendirir ve taş koymaya çalışırlar.
Ne kadar temizlik malzemesi varsa hepsinin isimlerini ezbere bilirler.
Sürekli temizlik yapıp dururlar. Kapıdan girecek olanherkese ayakkabılarını çıkarttırırlar, koltuklara oturanların nereyi dağıttığına dikkat ederler. Onlara göre gelinleri ya da damatları çok dağınık ve pistir.
Bazıları eşlerini kaybettikleri için kendilerini sokağaatarlar.
Malları ve paraları ile her şeyi yapabileceklerine inanırlar. Gelin veya damadın evine bir şey aldıkları zaman fiyat etiketini çıkartmazlar. Her konuda kendilerine danışılmasını isterler.Kendilerine ait bir evde oturan gelin veya damada bunu her zaman hatırlatırlar.
Çok güzel yemek yapan bu kaynanalar, hayatlarını bu iş üzerine kurarlar. ÖNERİLER n Gelinler, kendilerinin de bir gün kaynana olacaklarını hiç akıllarından çıkarmamalıdır.
Çünkü o sevdiği insan olan eşinin annesidir. n Kayınvalidesinin bazı ters laflarını kendi aleyhinde yorumlamamalıdır.
Gelinler bunu sezmeli ama yumuşaklıkla bu işin üstesinden gelmelidir.
LÜTFİ ALBAYRAK