İstanbul'daki "yenidoğan çetesi" soruşturması kapsamında 34 sağlık personeline 3 yıl meslekten men cezası verildiği öğrenildi.
Edinilen bilgiye göre, Sağlık Meslekleri Kurulu, olayla ilgili geçen yıl ekim ayında yaptığı toplantıda, hakkında soruşturma yürütülen sağlık personelinin durumunu görüştü.
Kurul, bu personelden 34'üne 663 sayılı Kanun Hükmünde Kararname'nin 23. maddesinin 7. fıkrasının (ç) bendi kapsamında uygulanan en üst ceza olan 3 yıl men cezası verilmesini kararlaştırdı.
Kararın bu personel hakkında verilen ilk men kararı olduğu, adil yargılama ve diğer idari süreçler sonrasında mesleği bundan sonra icra edemeyeceklerinin öngörüldüğü belirtildi.
ÜÇÜNCÜ DURUŞMA ERTELENDİ
25'i tutuklu 46 sanığın yargılandığı davanın üçüncü duruşması 20 Şubat'a ertelendi. Bakırköy 22. Ağır Ceza Mahkemesince adliyenin konferans salonunda yapılan duruşma, sanık beyanlarının alınmasıyla devam etti.
Tutuklu sanık Tuğçe Toptemel savunmasında, tanık Şenay Çalıkoğlu'nun ifadesini kabul etmediğini, bebeği sağ salim teslim ettiğini öne sürdü.
Güney Hastanesi'nin mesul müdürü tutuklu sanık Ali Dirik de tanık beyanlarına katılmadığını söyledi.
Yenidoğan bebek (AA)
Tutuklu sanık Mehmet Gürül, cezaevinde intihar eden sanık İlker Gönen'in ölümünden dolayı çok üzgün olduğunu belirterek, hakkındaki suçlamaları reddetti.
Tutuklu sanık Murat Mantuş'un avukatı, müvekkilinin cezaevinde kalp krizi geçirdiğini söyleyerek, tedavi olması için tahliye edilmesini talep etti.
Mahkeme heyeti, hava muhalefeti nedeniyle duruşmaya yarın devam edilmesine karar verdi.
DAVANIN GEÇMİŞİ
Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan 1399 sayfalık iddianamede, sanık doktor Fırat Sarı'nın elebaşı olduğu suç örgütünün sevk ve idaresini sanık doktor İlker Gönen ile 112 Acil Çağrı Merkezi ambulans şoförü Gıyasettin Mert Özdemir'in yaptığı belirtiliyor.
İddianamede, suç örgütünün esas amacının, işletmesini devraldıkları yenidoğan yoğun bakım ünitelerinin 112 sevk sistemini bertaraf edip doluluğunu sağlamak, hastaların basamaklarıyla oynama yapıp, Sosyal Güvenlik Kurumundan (SGK) üst sınırda ödeme almak olduğu kaydediliyor.
Sanıklarca hasta bebeklerin durumunun olduğundan daha ağır gösterildiği, olması gerekenden daha uzun süre yatışlarının sağlandığı belirtilen iddianamede, bu şekilde SGK'den yüksek ücret tahsil edildiği ve bazı hasta yakınlarından fazla para alındığı anlatılıyor.
Bebek hastaların, uygun sağlık hizmeti almasını sağlayacak hastanelere sevki yerine şüphelilerin seçtiği, örgüt adına karlı görünen hastanelere yatırıldığı bildirilen iddianamede, karın çoğunun sağlık çalışanı olan örgüt üyesi sanıklarla paylaşıldığı ifade ediliyor.
Esas amacın bebeklerin sağlık durumunun iyileştirilmesi yerine maddi açıdan en fazla kazancın elde edilmesi olduğu iddianamede yer alıyor.
Yenidoğan Çetesi 3'üncü kez hakim karşısına çıktı. (DHA)
SU VERME TARTIŞMASI
Davanın üçüncü duruşmasına suç örgütü lideri olduğu iddia edilen Fırat Sarı'nın da aralarında bulunduğu 25 tutuklu sanık, bazı tutuksuz sanıklar, müştekiler ve avukatlar katıldı. Tutuklu yargılanan doktor İlker Gönen'in kaldığı cezaevinde yaşamına son vermesinin ardından sanık sayısı 46 olmuştu. Duruşma saat 10.40 sıralarında sanık yoklamasıyla başladı. Yoklama sırasında tutuklu sanık avukatı, müvekkiline su vermek istedi. Duruma jandarma engel olmak isteyince, diğer sanık avukatları 'Su vermek suç değil' diyerek tepki gösterdi. Duruşma salonunda kısa süreli gerginlik yaşandı. Cumhuriyet Savcısının 'Burada alışveriş yapmak yasak' sözleriyle sanık avukatları 'Jandarmalar işini yapmıyor, ilk defa mı duruşmaya giriyoruz, ilk defa mı jandarma görüyoruz' diyerek tepki gösterdi. Salonda bulunan polisler tarafları sakinleştirmek isterken, duruşma tarafların yoklamalarıyla devam etti.
4 SANIK TUTUKLANDI
Mahkeme heyetinin ilk duruşmadaki kararı doğrultusunda, tutuksuz sanıklardan TRG Hospitalist Hastanesi doktorlarından Mehmet Gürül, aynı hastanenin İdari Müdürü Murat Mantuş, doktor Şeyhmus Çelik ve Esenler Güney Hastanesi'nin mesul müdürü doktor Ali Dirik tutuklanmıştı.Tutuklanması talep edilen ancak firari olan Birinci International Hastanesi'nin sahibi Ali Aksu, hemşire Serenay Şenkalaycı ve hemşire Ceren Hatice Kırım'ı yakalamaya yönelik çalışmalar ise sürüyor.
'TAHLİYEMİ TALEP EDİYORUM'
SEGBİS (Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi) ile duruşmaya katılan sanık Ecem Erol, "Tanıkları tanımadığım için ekleyeceğim birşey yok takdir mahkemenizindir" dedi. Tutuklu sanık Tuğçe Toptemel tanık beyanlarına karşı, "Opara bebeğin kötüleştiğini ilk ben gördüm ben fark ettim. Tape kayıtlarında Şenay Çalıkoğlu'nun Hakan Doğukan Taşçı ile bebek dağılımlarımı yaptığını söylemiştir. Bir kusurum yoktur. Tahliyemi talep ediyorum" dedi.
'İLAÇLAR NORMAL BAKANLIK ONAYI GİBİ HASTALARA VERİLİYORDU'
Güney Hastanesi Mesul Müdürü tutuklu sanık Doktor Ali Dirik ise " Tanık Oktay Torul benim mobbing yaptığımı ve bu yüzden işten ayrıldığını söylemiştir. Hastaneden ayrılmasının yoğun bakımla hiçbir alakası yoktur. E-imzası şifresini vermediği sürece kimse kullanamaz. Benden önce de yoğun bakımda çalışıyordu. Tanık Erhan Ayvaz yazılı işlere bakıyordu. Kaç yıllık doktorluk yapmış birine zorla bir sorumluluk veremeyiz. Opara bebekte beyin kanaması vardı. Ben hiçbir zaman yoğun bakıma girmedim. Yoğun bakıma giren tüm hastalara Erhan Ayvaz bakardı. Oktay Torul'u çağırdık ve geldi. Kaya bebek dışında 9 bebek vardı. 9 bebek tek tek yaklaşık 1 saat gezildi. Maaşlarını, tazminatlarını alamıyorlar işsizler, tanıklar yönlendiriliyor. Oktay Torul tek tek hastalara baktığını bana değil herkese sorun. Sorumluluğu almış imzası var. Kaç yıllık doktor, mobbing yapılmamış ben niye zorla imza attırayım" dedi.