şüpheli Faik Özbey hakkında ʺyurt dışına çıkış yasağıʺ ve ʺkonutu terk etmemeʺ şeklinde adli kontrol tedbiri uygulandı. (Takvim.com.tr)
Adli kontrol şartıyla serbest bırakılan şüpheli T. A. savunmasında, Gölbaşı'nda inşaatlarda kaynak işleri yaptığını, söz konusu paravan şirketi, akrabası H. U'nun internet üzerinden pazarlama işi yapması nedeniyle onun adına kurduğunu ve tüm yetkilerini notere giderek H.U'ya devrettiğini söyledi.
Şirketle hiç ilgilenmediğini, bankadan aranması üzerine hesap işlemlerinde sıkıntı olduğunu öğrendiğini iddia eden T. A, "Banka hesaplarını kapattım, 'Gel bu şirketleri al.' dedim. Şirketlerin hesabına ne geldi, ne gitti bilgim yok. Çünkü hepsi için vekalet vermiştim. Hiç para almadım. Çok cüzi miktar hesabı kapattığımda vardı, onu alıp teslim ettim. Yanlış hatırlamıyorsam 12 bin liraydı, parayı çekip kendisine verdim. Serbest bırakılmayı talep ediyorum." ifadelerini kullandı.
YÖNLENDİREN KİŞİ: OSMAN KARAYILAN
Sulh ceza hakimliği karar yazısında, şüpheliler Recep Köse, Aziz Onur Polat, Hüseyin İçin, Kürşat Karayılan, Mehmet İçin, Mustafa Vardi, Onur Özbey ve Bekir Ovucu'nun üzerlerine atılı "suçtan kaynaklanan mal varlığı değerlerini aklama" suçuna ilişkin, zanlılar adına paravan şirket açıldığı, bu şirketler üzerinden açılan banka hesaplarına, müştekilerden yüklü miktarda para transferi gerçekleştirildiği kaydedildi.
Yazıda, şüphelilerin ortak beyanlarında, dosya kapsamında tutuklu olan Osman Karayılan'ın yönlendirmesiyle suça konu şirketleri açtıkları, banka bilgilerini şüphelilerle paylaştıklarına ilişkin ifadeleri, müştekilerin beyanları ve delil durumu birlikte incelendiğinde şüphelilerin üzerlerine atılı suçu işlediğine ilişkin somut delil bulunduğu anlatıldı.
Şüphelilerin kaçma, delilleri yok etme ve gizleme, müştekiler ile tanıklar üzerinde baskı yapma girişiminde bulunmalarına yönelik kuvvetli şüphe olduğu belirtilen yazıda, 8 şüphelinin "suçtan kaynaklanan mal varlığı değerlerini aklama" suçundan ayrı ayrı tutuklanmalarına karar verildiği ifade edildi.
Serhan Mark Kohen ve Faik Özbey. (Takvim.com.tr)
Hakimlik yazısında, bu şüphelilerin üzerine atılı "suç işlemek amacıyla kurulan örgüte üye olmak" suçuna ilişkin ise dosya kapsamında yer alan suçların örgüt hiyerarşisi kapsamında işlendiğine dair kanaat oluşmadığını kaydederek, bu suç yönünden tutuklanmasının hukuki yarar olmadığı gerekçesiyle soruşturmanın "örgüt üyeliği" yönünden tutuksuz olarak yürütülmesine karar verildiği bildirildi.
"HER GÜN MESAJ ATIYORDU"
Şüphelilerden Mesut Dinç ve Oğuzhan Ünal'ın üzerine atılı "suç işlemek amacıyla kurulan örgüte üye olmak" ve "mal varlığı değerlerini yurt dışına çıkarmak" suçlarına ilişkin değerlendirmeye yer verilen yazıda, şunlar kaydedildi:
"Mesut Dinç'in 'Ö.D. isimli şahıs bana her gün mesaj atarak bankalardan para çekilmesini söyler, ben de paraları çekip nakit olarak elden teslim ederim.' şeklindeki beyanı, Oğuzhan Ünal'ın, 'Bankadan nakit çekilmesi gerektiğinde bana şirketin kaşesini verdi, ben de toplam 3 milyon lira nakit çekimi bankalardan yapıp elden M.A'ya teslim ettim.' şeklindeki beyanı, dijital materyal içeriği inceleme tutanağı nazara alındığında somut delillere dayalı kuvvetli suç şüphesi bulunmuştur."
Hakimlik kararında, 2 şüphelinin üzerine atılı suçlardan tutuklanmalarına karar verildiği aktarıldı.
FAİK ÖZBEY'E YURT DIŞINA ÇIKIŞ YASAĞI
Yazıda, şüpheli Faik Özbey hakkında "yurt dışına çıkış yasağı" ve "konutu terk etmeme" şeklinde adli kontrol tedbiri uygulandığı belirtilerek, diğer 29 hakkında ise çeşitli adli kontrol tedbirleri uygulanarak serbest bırakılmalarına karar verildiği ifade edildi.
SERHAN MARK KOHEN FİRARİ
Vurgun parasını aklayan firari Serhan Mark Kohen isimli şüpheliyi ise yakalama çalışmaları sürüyor.