İşte Mahmut Övür'ün konuyla ilgili yazısından bir bölüm:
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Mersin'de kendisine yöneltilen "Erdoğan'ın anayasa çağrısına ne diyorsunuz?" sorusuna aynen şu cevabı veriyordu:
İşte Mahmut Övür'ün konuyla ilgili yazısından bir bölüm:
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Mersin'de kendisine yöneltilen "Erdoğan'ın anayasa çağrısına ne diyorsunuz?" sorusuna aynen şu cevabı veriyordu:
"Biz hiçbir zaman AK Parti'yle bir anayasa değişikliği için masaya oturmayacağız. Oturduğunuz andan itibaren otoriter yönetime meşruiyet kazandırmış oluyorsunuz."
Kılıçdaroğlu bu siyaset diliyle, Başkan Erdoğan'ın Türkiye'yi darbelerden, iç ve dış vesayetten kurtarma çabasını gölgelemeye çalışırken aynı zamanda partisi içindeki kavgaların da üstünü örtüyor.
Bir anlamda partisini Erdoğan düşmanlığı üzerinden bir arada tutmaya çalışıyor. Ama bunu da tam olarak başardığı söylenemez. Bırakın parti içindeki Baykalcıları, Atatürkçüleri, yeni nesil siyasetçilerin kavgasını bile durduramıyor.
İMAMOĞLU TEK BAŞINA PARTİ GİBİ
Bu konuda başı çeken isim İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu... İmamoğlu aslında başından beri parti içinde "tek başına parti" gibi davranıyor. Özellikle de İP Genel Başkanı Meral Akşener tarafından "Fatih" ilan edilince kimseyi iplemeyen bir siyaset izliyor.
Mesela, ne zaman Kılıçdaroğlu'nun bir İstanbul programı olsa İmamoğlu ya Hatay'a gidiyor ya da önceki gün olduğu gibi Karadeniz gezisine çıkıyor. Gezi deyip geçmeyin, her gezi için birkaç gün önceden hazırlık yaptırıyor ve tam bir şova dönüştürüyor. İP'in de büyük desteğiyle... Buna da en çok, "o makama" hazırlığın bir parçası olarak bakan CHP içindeki aktörler kızıyor.