Kerahat vakti ne zaman? Kerahat vakti Kur’an okunur mu, namaz kılınır mı?

Müslüman alemi gündemde sıkça Kerahat vakti ne zaman? Sorusunun yanıtını araştırıyor. İslamiyet’in 5 şartından biri olan namaz kılmak çok önemlidir, Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed’in (s.a.v) kerahat vakitlerinde namaz kılmayı yasaklamıştır. Bu noktada kerahat vakitleri de sıkça sorgulanıyor ve neden bu zaman diliminde namaz kılmanın yasaklandığı merak ediliyor. Peki Kerahat vakti Kur’an okunur mu, namaz kılınır mı? İşte merak edilen tüm bilgiler haberimizde yer alıyor.

Giriş Tarihi 25 Şubat 2021, 12:49 Güncelleme 25 Şubat 2021, 12:49
Kerahat vakti ne zaman? Kerahat vakti Kur’an okunur mu, namaz kılınır mı?

İÇİNDEKİLER

İslam dinine göre kerahat vakti namaz kılmak mekruhtur. Kerahat vakti ne zaman? Kerahat vakti Kur'an okunur mu, namaz kılınır mı? sorularının yanıtı arama motorları üzerinden Müslüman vatandaşlar tarafından sıkça sorgulanıyor. Peki sabah, öğle ve ikindi kerahat vakitleri ne zaman, bu vakitler ne zamanı içerir, anlamı, önemi nedir?

KERAHAT VAKTİ NE ZAMAN?

Bu hadiste belirtilen üç vakitte hiçbir namaz kılınamaz. Bu vakitlerin başlama ve bitiş zamanları şöyledir:

Sabah Kerahat Vakti: Güneşin doğmasından itibaren, 40-50 dakika sonrasına kadar,

Öğle Kerahat Vakti: Güneşin, tam tepede bulunduğu vakit (Öğle vaktinin girmesine yaklaşık 10 dakika kalmasından öğle vaktinin girmesine kadar),

İkindi Kerahat Vakti: Güneş batmazdan önce, gözleri kamaştırmaz hâle gelmesinden, batmasına kadar olan vakit (Güneşin batmasına 40-50 dakika kalmasından itibaren akşam namazı vakti girinceye kadar olan zaman) (Merğînânî, el-Hidâye, I, 265-269).

KERAHAT VAKTİNDE NAMAZ KILMAK YASAK MIDIR?

Ukbe b. Âmir el-Cühenî'den şöyle nakledilmiştir: "Resûlullah (s.a.s.) bize üç vakitte namaz kılmayı ve ölülerimizi defnetmeyi yasakladı: Güneşin doğmasından itibaren bir veya iki mızrak boyu yükselmesine kadar, güneşin gökyüzünde tam dik oluşundan batıya yönelmesine kadar ve güneşin sararmasından itibaren batmasına kadar." (Müslim, Müsâfirîn, 293; Ebû Dâvûd, Cenâiz, 55; Tirmizî, Cenâiz, 41)

Bu üç vakti kapsayan kerahat vaktinde hiçbir namazın kılınmaması gerektiği yukarı hadiste anlatılmaktadır. Kerahat vaktinden önce hazırlanan cenazenin de namazı kılınamaz fakat bu vakitlerde hazırlanmışsa kılınabilir. Daha önce okunmuş bir secde ayetinden dolayı "tilâvet secdesi" yapılamaz. Ancak kerâhet vaktinde okunan secde âyetinin secdesi, daha sonraya bırakmak efdal olsa da bu vakitte yapılabilir. Güneşin batmasından önceki kerâhet vaktinde, sadece o günün ikindi namazının farzı kılınabilir.

KERAHAT NEDİR?

Güneş doğduğu, battığı ve tam tepede bulunduğu ana kerahat vakti nedir. İslam dinine göre bu vakitlerde namaz kılmak sakıncalıdır. Kerahat vakti kılınan namaz mekruhtur. Birçok hadis kaynağında bu konu ile ilgili önemli bilgiler yer almıştır. Bir hadis kaynağına göre Peygamber Efendimiz şöyle buyurmuştur;

"Resûlullah (s.a.s.) bize üç vakitte namaz kılmayı ve ölülerimizi defnetmeyi yasakladı: Güneşin doğmasından itibaren bir veya iki mızrak boyu yükselmesine kadar, güneşin gökyüzünde tam dik oluşundan batıya yönelmesine kadar ve güneşin sararmasından itibaren batmasına kadar." (Müslim, Müsâfirîn, 293; Ebû Dâvûd, Cenâiz, 55; Tirmizî, Cenâiz, 41)

KERAHAT VAKTİNDE UYUMAK YASAK MI?

Sık sorulan sorulardan biridir. Kerahat vaktinde uyumak da iyi değildir, bu kişi hem sağlık hem de dini yönden olumsuz etkilenir.

Hadis-i Şerifte:"İkindiden sonra, uyuyup da aklını kaybeden kimse, yalnız kendini kınasın."(Kenzu'l-Ummal, h. No. 41362) buyrulmuştur.

Uykunun üç zamanı var ve üç ayrı hükmü vardır:

Gaylule: Bu uykunun zamanı; sabah namazının girmesiyle başlar, kerahet vaktinin bitiş zamanı olan güneşin doğmasından yaklaşık 45 dakika sonrasına kadar devam eder.

Bu vakit, günlük çalışmanın hazırlığını yapma zamanıdır. Güneş'in doğmasından sonra bir rehavet olup, çalışmanın şevkini azalttığından ve bereketsizliğe sebebiyet verdiğinden, hadiste "hilaf-ı sünnet(sünnete aykırı) olarak değerlendirilmiştir.

Feylule: Bu vakit, ikindi namazından sonra başlar, akşam namazına kadar devam eder. Bu uyku, insanda sersem bir hal oluşturduğundan, adeta insanın ömrünün kısalmasına sebebiyet vermiş olur, aklın kaybolması meselesi, bu sersemliğin şiddetine işarettir. Yapılan işlerin sonucunu görmek genellikle o vakitte olacağı için, o esnada uyuyan kimse, sanki o günü yaşamamış ve o günün manevî neticesini görmemiş gibidir. Bu sebeple, bu uyku da mekruh sayılmaktadır.

Kaylule: Bu uyku sünnettir. Kuşluk vaktinden başlar, öğleden biraz sonraya kadar devam eder. Yarım saat kaylule, iki saat gece uykusuna denktir. Bu uyku, teheccüd namazının rahatlıkla kılınmasına yardımcı olduğu gibi, insana kazandırdığı zindelik sayesinde çalışma enerjisini arttırır.(Nursi, Lem'alar/28. Lema).