CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu, Fikri Sağlar'ın 'Türbanlı hâkim' sözlerini yanına başörtülü parti üyesini alarak eleştirdi: Çağın neresindeyiz biz?

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu İSTAÇ Kompost ve Geri Kazanım tesislerinde yanına bir başörtülü Cumhuriyet Halk Partisi Parti Meclisi Üyesi Sevgi Kılıç'ı alarak, "Çağın neresindeyiz biz? Kişi başörtüsü takar takmaz. O, onun tercihidir. Peki benim görevi nedir? Onun tercihine saygı duymaktır" diyerek Fikri Sağlar'ın skandal sözlerine karşı gerici imasında bulundu. CHP'li eski bakan ve Birgün yazarı Fikri Sağlar, dün çıktığı Halk Tv canlı yayınında başörtüsü giyinen Müslümanları hedef almıştı.

Giriş Tarihi 31 Aralık 2020, 19:48 Güncelleme 31 Aralık 2020, 23:36
CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu, Fikri Sağlar’ın ’Türbanlı hâkim’ sözlerini yanına başörtülü parti üyesini alarak eleştirdi: Çağın neresindeyiz biz?

İÇİNDEKİLER

Kemal Kılıçdaroğlu, İSTAÇ Kompost ve Geri Kazanım tesislerini gezdi.

Ziyaret sonrasında gazetecilerin gündeme ilişkin sorularını da yanıtlayan Kılıçdaroğlu, CHP'li eski Kültür Bakanı ve Birgün yazarı Fikri Sağlar'ın başörtülü Müslümanları hedef alan nefret söylemine karşı yanına bir başörtülü işçi alarak cevap verdi.

FİKRİ SAĞLAR'IN 'BAŞÖRTÜLÜ HAKİM'LERE KARŞI REZİL SÖZLERİ

Yanına başörtülü işçi alan Kılıçdaroğlu, Sağlar'ın "başörtülü hakim" ile ilgili görüşlerini paylaşıp paylaşmadığının sorulması üzerine de "Nasıl paylaşırım arkadaşlar? Çağın neresindeyiz biz? Kişi başörtüsü takar takmaz. O, onun tercihidir. Peki benim görevi nedir? Onun tercihine saygı duymaktır. Efendim 'Hakim böyle olursa şöyle olursa...' Hakim hukukun üstünlüğü ve vicdani kanaatine göre karar verirse gerçek anlamda hakimdir, benim başımın üzerinde yeri vardır. Başörtüsü takar takmaz başka bir şey yapar yapmaz o ayrı bir şey, o onun özel yaşam tarzıdır, ona benim saygı duymam lazım. Ama ben saygı duyarken ondan ne bekleyeceğim gerçek anlamda adalet dağıtmasını bekleyeceğim. Adalet dağıttığı süre içinde hiçbir sorunum yok. Kaldı ki bizim parti meclisinde de var, üstelik hukuk mezunu arkadaşlarımız da var parti meclisinde görev yapıyorlar. Dolayısıyla böyle bir ayrımcılığı asla kabul etmiyorum ve doğru bulmuyorum" sözlerini kullandı.

TAKVİM UYGULAMASINI İNDİRMEK İÇİN TIKLAYIN

"FİKRİ SAĞLAR CHP'NİN GERÇEK YÜZÜ"

Öte yandan AK Parti Grup Başkanvekili Dr. Mehmet Muş, Fikri Sağlar'ın sözlerinin ardından sosyal medya hesabından bir açıklama paylaşarak, "Başörtüsüne karşı nefretini ortaya koyan Fikri Sağlar, CHP'nin gerçek yüzü. Bir de bu zihniyetle kol kola geçen samimiyetsizler var. İşte onların da gerçek yüzü elbet ortaya çıkacak!" tepkisini göstermişti.

TERÖRİST DEMİRTAŞ OLAYI: BİZ HİÇBİR ZAMAN CANİLERİ SAVUNMADIK, HİÇBİR ZAMAN, TERÖRÜ DE SAVUNMADIK

Teröistlerin siyasi destekçisi HDP ve Selahattin Demirtaş ile iktidar olmak için siyasi iş birliği yapan Kılıçdaroğlu, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin, "Patır patır cinayet işleyen katilleri azmettiren bunlara yardım ve yataklık yapan canilerin tıpış tıpış serbest kalacağı bir dünya, bir Türkiye yoktur" sözlerinin hatırlatılması üzerine, şöyle konuştu:

"Biz hiçbir zaman canileri savunmadık, hiçbir zaman, terörü de savunmadık. Tam tersine şiddeti kim hayatının bir parçası olarak kabul ediyorsa, insanları öldürüyorsa, cinayet işliyorsa bunların tamamına karşıyız. Ama hayatı boyunca sadece düşüncesini açıkladı diye insanları hapse atarsanız bu yanlıştır. Dünyanın gidişine terstir. Allah'ın bize verdiği en değerli şey nedir? Akıldır. Her birimiz farklı şeyler söyleyeceğiz. Düşüncelerimizi açıklayacağız. Düşüncelerini açıkladı diye bir insan hapse mi atılır? Hele hele 21. yüzyılda. Herkesin düşüncesi kendi düşüncesi saygındır, o düşünceye katılırsınız veya katılmazsınız. O ayrı bir şeydir. Bunları birbirinden ayırmamız gerekiyor. Farklı düşünceler ifade etti diye insanı terörist olarak cani olarak ilan edemezsiniz. Herkesi kucaklayıcı mesajlar vermek istiyorum, hiç kimseyi eleştirmek istemiyorum. Ama beklentimiz nedir daha güzel bir Türkiye, huzur içinde yaşayalım bu ülkede. Kavgasız bir Türkiye istiyoruz biz. Birlikte yaşayabileceğimiz bir Türkiye istiyoruz. Elbette ki herkesin siyasi görüşü, yaşam tarzı, kimlikleri, inançları farklı olabilir. Biz, bayrağımızın altında huzur içinde; bir arada, kardeşçe yaşamak istiyoruz. Neden ayrılalım? Niye kavga edelim? Siyasiler bizi kavga ettirmek istiyorlar bizi. Ben, o tuzağa düşmeyeceğim. Ben, 83 milyon yurttaşımızı kucaklayacağım. Hangi kimlik, partide ya da yaşam tarzında olursa olsun, Türkiye'nin ya da dünyanın neresinde yaşarsa yaşasın, benim insanım, çok değerlidir ve ben o insanların düşüncesine, inancına, kimliğine saygı duymak zorundayım."