Sabah gazetesi yazarı Engin Ardıç'tan CHP'li Kemal Kılıçdaroğlu'na Amerikan yardımı dersi: İlkokul öğrencileri bile bilirler

Sabah gazetesi yazarı Engin Ardıç bugünkü, "Allah bu memleketi bu adamdan korusun" başlıklı yazısında, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'na tarih dersi verdi. Ardıç, ABD yardımlarıyla halkı yanlış bilgilendiren KIlıçdaroğlu'nu hedef aldığı yazısında, "Türkiye'ye Amerikan yardımının 1947'ye yani İsmet İnönü devrine dayandığını ilkokul öğrencileri bile bilirler. SSK'ya müdür oldu, SSK'yı batırdı. CHP'ye başkan oldu, CHP'yi batırdı. Allah Türkiye'yi korusun." ifadelerine yer verdi.

Sabah gazetesi yazarı Engin Ardıç bugünkü, "Allah bu memleketi bu adamdan korusun" başlıklı yazısında, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'na tarihle dersi verdi. Ardıç, ABD yardımlarıyla halkı yanlış bilgilendiren KIlıçdaroğlu'nu hedef aldığı yazısında, "Türkiye'ye Amerikan yardımının 1947'ye yani İsmet İnönü devrine dayandığını ilkokul öğrencileri bile bilirler.
Bu adam hiçbir şey bilmiyor, bilmediğini de bilmiyor.
Desteksiz atıyor.
SSK'ya müdür oldu, SSK'yı batırdı.
CHP'ye başkan oldu, CHP'yi batırdı.
Allah Türkiye'yi korusun.
Bu adamı bu partinin başından kim yürütecek?"
ifadelerini kullandı.

İşte Sabah gazetesi yazarı Engin Ardıç'ın bugünkü yazısı;

Bildiğiniz gibi çok bilgili, çok kültürlü bir adamdır.

Özü sözü bir, dosdoğrudur. Asla yalan söylemez.

Binde bir söylediği yalan yüzüne vurulunca utanacak kadar da dürüsttür.

"Atatürk Köy Enstitüleri'ni kurarak işe başladı" diyecek kadar tarih bilir.

Daha sonra bu derin birikimini, Atatürk'ün ölümünden sonra "kırklı yıllarda Köy Enstitüleri'ni kurduğunu" söyleyecek kadar pekiştirmiş ve ufak tefek yanlışlarını da böylece düzeltmiştir.

Geçen gün Anıtkabir defterine yazdığı mektupta, mücadelesinin "hakimiyet kayıtsız şartsız milletin olana kadar süreceğini" belirtmişti.

Partisinin "güçlenerek yaşamını sürdürdüğünü" söyleyecek kadar da gerçekçidir.

Nitekim girdiği bütün seçimleri kazanmış, o seçimlerin tek kaybedeni AK Parti olmuştur.

Bir de başı kıçı belli olmayan "akıl var, mantıklar" şeklinde bir söz etti ki, "akıl var mantık var" mı demek istedi, "akıllar ve mantıklar" mı dedi, kimse anlayamadı.

**

Bu çok bilgili adam, geçen gün yaptığı tarihi konuşmada şöyle cümleler de kurdu:

"Bizim yolsuzluklar konusundaki hassasiyetimiz köklerimizden geliyor. Ama 1950'lerin sonunda Türkiye ABD'den yardım almak zorunda kalır."

Bu iki cümle arasındaki mantık ilişkisini, aklımız ermediği için çözemedik.

Yolsuzluklarla Amerikan yardımı arasında ne gibi bir "illiyet bağı" olabilir?


YAZININ TAMAMINI OKUMAK İÇİN TIKLAYIN

X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.