Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, dün Genelkurmay
Başkanı Org.
Hulusi Akar ile beraberindeki Yüksek
Askeri Şura (YAŞ) üyelerini
Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde kabul etti.
Erdoğan, görüşmenin
ardından cuma
namazını kılmak
üzere FETÖ'nün
darbe girişimi
sırasında
bombalanan
ve 50 özel
harekat
polisinin
şehit olduğu
Gölbaşı'ndaki
Polis Özel Harekat Daire Başkanlığı yerleşkesine gitti. Cuma
namazını buradaki Şehitler
Camisi'nde kılan Erdoğan, 15
Temmuz darbe girişimi sonrası
tutuklanan FETÖ mensuplarını
da,
"ABD ordusunun yakın müttefikleri" olarak
gördüğünü söyleyen ABD
Merkez Kuvvetler Komutanı
General
Joseph Votel'e sert
tepki gösterdi:
Dünya bu demokrasi
nöbetini tutanları sadece
izliyor. Sadece bize oralardan
'Geçmiş olsun'. Söyledikleri bu.
Arkasından 'Ama gelecek için
endişe duyuyoruz'. Endişeleri
şu, beyefendilerin. Acaba bu
içeri alınanlar, tutuklananlar,
bunların sayısı daha da artar
mı? Suçluysa artar. İşte bir
tanesi, ne yazık ki Amerika'da
aynı zamanda önemli bir
makamda olan general veya
amiral kalkıyor, 'irtibat halinde,
görüşme halinde olduğumuz
üst düzey komuta kademesinde
olanlardan içeri alınanların
olduğunu görüyorum,
duyuyorum.' Bunu
söylüyor. İnsan
biraz sıkılır.
Bunun
kararını
vermek
senin
haddine
mi? Sen
kimsin? Bir
defa haddini
bileceksin,
kendini
bileceksin.
Sen benim
ülkemdeki yapılan bir darbe
girişimine yönelik kalkıp, bu
darbe girişimini püskürten
bu devlete demokrasi adına
teşekkür edeceğine, tam
aksine darbecilerin yanında
yer alıyorsun. Darbeciyi senin
ülkende zaten besliyorsunuz.
Benim milletimi asla
inandıramazsınız. Milletim bu
tezgahın içinde olanları da
biliyor. İşin arkasındakileri, üst
aklın kimler olduğunu da gayet
iyi biliyor. Bu açıklamalarla da
kendinizi açığa çıkarıyorsunuz,
açığa veriyorsunuz. Türkiye bu
oyunlara gelmeyecek.
Sizlerin 15 Temmuz'daki
duruşunuz, sizlerin milletimle
beraber müşterek duruşu
bir hain grubun özellikle
saldırılarını püskürtmüştür.
Ramazan iftarında sizlerle bir
araya gelişimizde söylemiştim.
'İçimizde hainler olabilir. Bu
hainler asla bizi yıldırmasın,
yıldırmayacak' demiştim.
Nitekim bu hainler işte
geldiler, Özel Harekatımızı
bombalamak suretiyle 50
kardeşimizi şehit ettiler. Ama
onlar ihanetleriyle anılacaklar.
Şehitlerimiz hiç unutulmayacak.
Biz askeriyle, polisiyle, köy
korucularıyla ve tüm milletimizle
15 Temmuz'da hamdolsun bir
olduk, beraber olduk, iri olduk,
kardeş olduk, hep birlikte
Türkiye olduk.
Şu gördüğümüz binayla, bu
yaptıkları tahribatla bunlar bizim
sakalımızı kestiler. Unutmayın
kesilen sakal çok daha gür biter.
İnşallah bunun yerinde çok daha
muhteşem, çok daha güzel bir
eseri en kısa zamanda burada
proje bitmiş vaziyette, inşa
edeceğiz.
Şehitlerimiz çok önemli
bir yere gitti. Sevgili Peygamberimize
komşu oldular. Peygamberlikten
sonra en yüce makama
ulaştılar.
Askeriyle, polisiyle, köy
korucularıyla, milletimin o tankların
önüne yatmak suretiyle
şehit olan 7'den 70'e, genciyle,
kadınıyla, erkeğiyle, o kutlu
mücadeleyi veren milletimi kutluyorum.
Ne aziz milletimiz var.
Ne büyük milletimiz var. Bu dünyaya
aslında bir demokrasi destanının
yazılmasıdır. Türk milleti
bu destanı bir kez daha yazdı.
Gerek özel harekattaki,
gerek bunun yanında diğer havacılarda
ve tüm teşkilatını içindeki
kardeşlerime güç, kuvvet versin.
Aynı şekilde Silahlı Kuvvetlerimiz
içinde bu hainlere, bu adilere,
bu alçaklara karşı dik duruşunu
sergileyen kardeşlerimi de
ayrıca kutluyorum.
HAKARET DAVALARIMI GERİ ÇEKİYORUM
Beştepe Millet Kongre ve Merkezi'nin açılışı dün 15 Temmuz Şehitleri Anma Programı ile yapıldı. Cumhurbaşkanı Erdoğan, 15 Temmuz'u devlet ve millet olarak milat olması gerektiğini belirterek, "Ben bu vesileyle, şu ana kadar şahsıma her türlü saygısızlığı, hakareti yapanları, bir kereye mahsus olarak davalarımı çekiyorum ve affediyorum" dedi. Erdoğan şöyle devam etti: Jandarma ile Külliye arasındaki kavşağı uçakla bombaladılar. Yetmedi, hemen arkasından tam camimizin önünde oraya bombaladılar ve orada 5 şehit verdik. Bunu ancak kafir yapar. Bunu ben müslümanım, ben Türküm diyen birisi yapabilir mi?