Türkiye’nin dijital kalkanı devrede: Sahte e-imza çetesi çökertildi 37 şüpheli tutuklandı! 10 maddede yalanlar ve gerçekler

Türkiye'nin dijital kamu altyapılarını hedef alan organize sahtecilik girişimi, Gazi Üniversitesi ve Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu'nun koordineli çalışmasıyla deşifre edildi. Yürütülen soruşturmada sahte e-imzalarla kamu sistemlerine sızan şebekenin 57'si üniversite diploması olmak üzere 108 sürücü belgesi ve 4 adet liste diplomasi ürettiği ortaya çıkarıldı. 37 kişi tutuklanırken, 200'den fazla şüpheli hakkında adli işlem yapıldı. Devlet kurumları, hem siber güvenlik önlemleri hem de dezenformasyonla mücadele stratejileriyle dijital sahteciliğe karşı güçlü bir sınav verdi. Konuyla ilgili İletişim Başkanlığı Dezenformasyonla Mücadele Merkezi sosyal medyada dolaşan yalanlara ilişkin 10 maddelik bir bilgilendirme yayımladı.

Giriş Tarihi: Güncelleme Tarihi:
Takvim Logo

Türkiye'nin dijital kamu altyapısını hedef alan organize sahtecilik girişimi, devletin koordineli ve hızlı müdahalesiyle çökertildi.

ÇETE ÇÖKERTİLDİ 37 ŞÜPHELİ TUTUKLANDI
Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı koordinasyonunda yürütülen sahte e-imza ve diploma soruşturmasında 199 şüpheli hakkında kamu davası açıldı, 37 kişi tutuklandı. Toplam 220 kişi hakkında adli işlem yapıldığı açıklandı.

Operasyonun ardından sosyal medyada birçok asılsız iddia dolaşıma sokuldu. İletişim Başkanlığı Dezenformasyonla Mücadele Merkezi (DMM), hem operasyonun ayrıntıları hem de bu iddialar hakkında süreçle ilgili bilgilendirme yaptı.

Gazi Üniversitesi Siber Olaylara Müdahale Ekibi ile Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu (BTK), 2024 Ağustos'unda kamu sistemlerine yönelik şüpheli girişimleri tespit etti. Soruşturmada sahte kimliklerle üretilmiş nitelikli elektronik sertifikalar (NES) üzerinden kamu sistemlerine yetkisiz erişim sağlandığı, 57 sahte üniversite diploması, 4 sahte lise diploması ve 108 sahte sürücü belgesi üretildiği ortaya çıktı. Bu belgelerin yalnızca ikisinin mesleki faaliyette kullanıldığı, diğerlerinin resmî işlemlere yansımadan fark edilip sistemden çıkarıldığı açıklandı.

Takvim Logo

ASILSIZ İDDİALAR PAYLAŞILDI
Operasyonun ardından sosyal medyada "400 akademisyen sahte diplomayla atandı", "ÖSYM puanları değiştirildi", "Narkotik sistemine torbacı atandı" gibi asılsız iddialar paylaşıldı.


HİÇBİR AKADEMİSYEN VEYA ÖĞRETMEN SORUŞTURMADA YER ALMADI
Resmî açıklamalara göre, hiçbir akademisyen veya MEB öğretmeni soruşturmada yer almadı, ÖSYM ve Emniyet sistemlerinde dış müdahale veya puan değişikliği tespit edilmedi, Narkotik sistemine sahte e-imza ile erişim ise teknik olarak imkânsız. DMM bilgilendirmesinde, bu içeriklerin kamuoyunda güvensizlik yaratmayı hedefleyen dezenformasyon olduğunu vurguladı.

BTK, İçişleri, Adalet, Çevre ve Şehircilik Bakanlıkları ile YÖK ve ÖSYM başta olmak üzere tüm ilgili kurumlar, sürecin başından itibaren tam koordinasyon içinde hareket etti. İletişim Başkanlığı Dezenformasyonla Mücadele Merkezi'nin bilgilendirmesinde, operasyonun başarısının sosyal medyadaki manipülatif iddialarla gölgelenmek istendiği, soruşturmanın şeffaf ve koordineli bir şekilde yürütüldüğü ve kamuoyunun yalnızca resmî açıklamalara itibar etmesinin büyük önem taşıdığı vurgulandı.

Takvim Logo

Konuyla ilgili İletişim Başkanlığı Dezenformasyonla Mücadele Merkezi sosyal medyada dolaşan yalanlara ilişkin 10 maddelik bir bilgilendirme yayımladı.

Takvim Logo

SAHTE E-İMZA SÜRECİYLE İLGİLİ İDDİALAR VE GERÇEKLER

❌ İddia 1: "Türkiye genelinde yüzlerce sahte diploma üretilmiştir."
✅ Gerçek:

Soruşturma kapsamında 57 sahte üniversite diploması, 4 sahte lise diploması ve 108 sahte sürücü belgesi tespit edilmiştir. İddialarda belirtilen "yüzlerce sahte diploma" ifadesi, doğru değildir. Süreç, ilgili kamu kurumlarının koordinasyonuyla kontrol altına alınmıştır. Bu belgelerin –ikisi hariç– herhangi bir mesleğin ifasında kullanıldığına dair bir tespit bulunmamaktadır.

Takvim Logo

❌ İddia 2: "400 akademisyen usulsüz şekilde atanmıştır."
✅ Gerçek:

Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'nın yürüttüğü soruşturmada şu ana kadar 220 kişi hakkında işlem yapılmış, 199 şüpheli hakkında kamu davası açılmıştır. Ancak Türkiye'de görev yapan hiçbir akademisyen veya MEB öğretmeni bu kişiler arasında değildir. DMM tarafından yapılan açıklamada, "400 akademisyen" iddiasının kamuoyunu yanıltma amacı taşıdığı vurgulanmıştır.

Nitekim soruşturma makamları tarafından yapılan bilgilendirmede söz konusu iddiayı destekleyen herhangi bir resmi belge, atama kaydı ya da adli tespit bulunmadığı belirtilmiştir.

Takvim Logo

❌ İddia 3: "Çok sayıda kamu yöneticisi ve pek çok üniversite çalışanının e-imzaları kopyalanmıştır."
✅ Gerçek:

Soruşturma kapsamında e-İmzasının kopyalandığı tespit edilen toplam kişi sayısı 35'tir. Bu süreçte adli makamlar tarafından titiz bir araştırma yapılmış ve her bir iddia kapsamlı olarak incelenmiş; ilgili mekanizmalar işletilerek yapılan tüm illegal işlemler tespit edilmiştir. Diğer yandan sahte e-imzalarla oluşturulan belgeleri –iki kişi hariç– kimsenin herhangi bir mesleğin ifasında kullanmadığı öğrenilmiştir.

Takvim Logo

❌ İddia 4: "Bazı üniversitelerde ve MEB sistemlerinde sahte diplomalar ve akademik dereceler oluşturulmuştur."
✅ Gerçek:

Kamu kurumları, dijital sistemlerine yönelik illegal girişimleri tespit etmiş; bu müdahalenin sınırlı olduğu, resmî işlemlerde kullanılmalarına fırsat verilmeden fark edildiği ve akademik derece oluşturulmasının söz konusu olmadığı öğrenilmiştir.

Takvim Logo

❌ İddia 5: "Emniyet Genel Müdürlüğü Narkotik Suçlarla Mücadele Başkanlığı sistemine sahte e-imza ile girilerek uyuşturucu torbacısı ataması yapılmıştır."
✅ Gerçek:

Narkotik birimlerinin kullandığı sistemler, kapalı devre ve çok katmanlı güvenlik önlemleri ile korunmakta olup dış erişime tamamen kapalıdır. Bu birimlerde yapılan atamalar, merkezi insan kaynakları sistemlerinden bağımsız, çoklu onay mekanizmalarına bağlı olarak yürütülmektedir. Sahte e-imzaların, bu tür sistemleri aşarak atama gibi yüksek güvenlik gerektiren işlemleri yapabilmesi teknik olarak mümkün değildir.

Ayrıca yürütülen soruşturmada, bu yönde bir eylemin gerçekleştiğine dair herhangi bir delil ya da bulgu söz konusu değildir. İddianın, kamuoyunda tedirginlik yaratmaya yönelik manipülatif bir söylem olduğu değerlendirilmektedir.

Takvim Logo

❌ İddia 6: "ÖSYM sistemine girilerek adayların puanları değiştirilmiştir."
✅ Gerçek:

Bu iddia, hem Ölçme, Seçme ve Yerleştirme Merkezi (ÖSYM) hem de Emniyet birimleri tarafından yapılan teknik denetimlerle açıkça yalanlanmıştır. ÖSYM'nin sınav ve sonuç sistemleri kapalı devre ve çok katmanlı güvenlik altyapısına sahiptir. Bu sistemlere yalnızca belirli IP aralıklarından, yetkilendirilmiş kullanıcılar erişim sağlayabilmektedir.

Yürütülen kapsamlı incelemede, aday puanlarında herhangi bir dış müdahale, sahtecilik girişimi veya veri sızıntısı tespit edilmemiştir. Ayrıca, kamuoyunda dile getirilen "puanı değiştirilen aday" iddialarına yönelik herhangi bir resmi şikayet veya yargı süreci bulunmamaktadır.

Dolayısıyla bu tür iddialar, sınav güvenliği konusunda kamuoyunda güvensizlik oluşturmaya yönelik dezenformasyon faaliyetleri kapsamında değerlendirilmektedir.

Takvim Logo

❌ İddia 7: "Çete lideri olduğu belirtilen Ziya Kadiroğlu, evrakta sahtecilik suçlarından kaydı olmasına rağmen kamu sistemlerine sahte diplomaları kaydedebilmiştir."
✅ Gerçek:

Ziya Kadiroğlu'nun kamu sistemlerine doğrudan erişerek sahte diploma kaydı yaptığına dair somut bir delil yoktur. Bununla birlikte Kadiroğlu'nun suç şebekesi ile birlikte suç işlediğinin devlet makamlarınca tespit edilmesi üzerine ivedilikle yasal süreç başlatılmıştır. Soruşturma kapsamında çeşitli illegal işlemlerin, sahte e-imza üretimi yoluyla üçüncü kişiler adına sistemlere erişim sağlanarak gerçekleştirildiği tespit edilmiştir.

Takvim Logo

❌ İddia 8: "Devlet kurumları sürece geç ve yetersiz müdahale etmiştir."
✅ Gerçek:

Bu iddia, soruşturma sürecinin gerçekleriyle örtüşmemektedir. Sahtecilik girişimlerine ilişkin ilk şüpheli girişim Ağustos 2024'te tespit edilmiş, ilgili kurumların koordinasyonuyla yürütülen adli soruşturma kapsamında ilk operasyon dalgası Ocak 2025'te, ikinci dalga operasyon ise Mayıs 2025'te gerçekleştirilmiştir.

İki aşamalı operasyon sonucunda toplam 220 şüpheli hakkında adli işlem yapılmış, 199 kişi hakkında kamu davası açılmış, 37 kişi tutuklanmış ve 150 kişi hakkında adli kontrol kararı verilmiştir. Ayrıca, adli sürece dahil edilen kişilere ait dijital materyaller detaylı şekilde incelenerek gereken tüm adımlar atılmıştır.

Siber güvenlik, iç denetim ve istihbarat kurumlarının eşgüdümüyle yürütülen bu operasyon, Türkiye'nin siber tehditlere karşı operasyonel refleksinin güçlü olduğunu ortaya koymaktadır. Süreç yalnızca adli bir soruşturma değil; aynı zamanda kamu kurumlarının bilgi güvenliği sistemlerinin yeniden gözden geçirilmesini ve dijital dayanıklılık seviyesinin yükseltilmesini sağlayan bütüncül bir müdahaledir.

Takvim Logo

❌ İddia 9: "E-Devlet üzerinden görünür şekilde sahte diplomalar sisteme yüklenmiş; bu belgeler, atama ve noter işlemlerinde kullanılmıştır."
✅ Gerçek:

Soruşturma kapsamında bazı sahte belgelerin dijital ortama yüklendiği tespit edilmiştir. Ancak bu belgelerin hiçbir kamu işlemi ya da resmi süreçte kullanılmadan fark edilip sistemden çıkarıldığı belirlenmiştir.

Bu belgelerin noter işlemleri, kamu görevi atamaları veya diploma teyit süreçlerinde kullanıldığına dair herhangi bir resmi bulgu yoktur.

Sisteme yüklenen belgeler, çoğunlukla farklı kişi bilgileri ve fotomontaj yöntemleriyle üretilmiş olup, teknik kontroller sayesinde geçerli işlem yapılmadan sistemden temizlenmiştir.

Takvim Logo

❌ İddia 10: "Şüpheliler, not ortalaması yükseltme ve transkriptlerde değişiklik gibi işlemler yaptırmıştır."
✅ Gerçek:

Soruşturma kapsamında sınırlı sayıda not yükseltme ve transkript değişikliği girişimi tespit edilmiştir. Ancak bu girişimlerin hepsi fark edilmiş ve gerekli işlemler tesis edilmiştir.

Bazı yükseköğretim kurumlarında tespit edilen bu girişimlere, Yükseköğretim Kurulu ile eşgüdüm içinde yürütülen teknik denetimlerle müdahale edilmiş ve sorumlular hakkında işlem başlatılmıştır.

İlgili işlemlerin hiçbirinin kamu görevlisi ataması, yüksek lisans başvurusu, denklik işlemi veya yurt dışı öğrenim başvurusu gibi süreçlerde geçerli belge olarak kullanılmadığı net bir şekilde belirlenmiştir.