Borsa güne yatay seyirle başladı | İşte 27 Ocak BIST 100 son durum

Haftanın üçüncü işlem gününde Borsa İstanbul düşüşe geçti. Analistler, yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgınında artan vaka sayıları ve getirilen kısıtlamalar ile teşvik beklentilerine ilişkin belirsizliklerin küresel piyasalarda risk iştahını baskıladığını söyledi. Peki, 27 Ocak Perşembe Borsa güne nasıl başladı? Yükseldi mi düştü mü? İşte son dakika haberinin detayları...

Giriş Tarihi 27 Ocak 2021, 10:06 Güncelleme 27 Ocak 2021, 10:06
Borsa güne yatay seyirle başladı | İşte 27 Ocak BIST 100 son durum

İÇİNDEKİLER

Borsa İstanbul Endeksi (BIST100) Çarşamba gününe 1,536.07 puanda yatay başladı. Açılışta BIST Sanayi Endeksi yüzde 0.16 artıda, BIST Mali Endeks yüzde 0.09 ekside, BIST Hizmetler Endeksi yüzde 0.16 artıdaydı.
Merkez Bankası'nın (TCMB), Aralık ayında 200 baz puanlık artışla yüzde 17 düzeyine yükselttiği politika faizini beklendiği gibi değiştirmediğini açıklamasının ardından 7.35 liraya kadar gerileyen dolar, Salı günü bu düzeyin de altını test ettikten sonra, Çarşamba gününe de bu düzeylerde başladı.

Uluslararası Para Fonu (IMF) Salı günü yayınladığı Küresel Ekonomik Görünüm Raporu'nda, 2020 için Türkiye büyüme öngörüsünü, önceki yüzde 5.0 daralmadan, yüzde 1.2 büyümeye yükseltti. IMF 2021 için Türkiye büyüme öngörüsünü de yüzde 5.0'den yüzde 6.0'ya yükseltirken, 2022 için de yüzde 3.5 büyüme öngördü.



Döviz piyasalarındaki işlemlerde;
- dolar en düşük 7.3418 lira ve en yüksek 7.3677 lirayı gördükten sonra, 7.36 – 7.37 lira aralığında,
- euro en düşük 8.9312 lira ve en yüksek 8.9602 lirayı gördükten sonra, 8.95 – 8.96 lira aralığında,
- sterlin en düşük 10.0880 lira ve en yüksek 10.1231 lirayı gördükten sonra 10.12 – 10.13 lira aralığında hareket ediyor.
Küresel piyasalarda 1.21530 - 1.21697 aralığına hareket eden euro/dolar paritesi 1.21592 düzeyindeydi.


TSKB'nin günlük bülteninde, küresel piyasalarda risk iştahındaki karışık gelişmenin sürdüğü belirtilerek, şöyle denildi:
"Az sayıdaki makroekonomik veri beklentilerin hafif üzerinde gelse de Covid-19 yeni vaka
sayılarındaki artış, aşının dağıtımı konusundaki tartışmalar ve ABD'deki mali paket konusundaki belirsizlikler riskli varlıkları satış baskısı altına alıyor.
"Dünya genelinde vaka sayısı 100 milyon kişiyi aşarken, şimdiye kadar sadece 64 milyon
kişinin aşılanmış olması ve tedarik sürecindeki aksamalar yaşanması üzerine, basında Almanya'nın Avrupa Komisyonu'nu aşı ihracatında kısıtlama yönünde karar alma için baskı yaptığı haberleri yer alıyor.

"Öte yandan dün ABD'nin ilk kadın Hazine Bakanı Janet Yellen yemin ederek göreve başlarken, mali destek paketinin ne zaman karara bağlanabileceği netleşmedi.
"Uluslararası Para Fonu (IMF) aşılama faaliyetlerinin başlaması, ekonomik aktivitenin üçüncü çeyrekteki hızlı toparlanması ve son çeyrekte yavaşlamanın sınırlı kalmasından hareketle
2021 yılına ilişkin beklentilerini iyileştirdi.


"Ancak bunun piyasa fiyatlamalarına etkisi sınırlı kalırken, küresel ölçekte hisse senetleri satış baskısı altında kaldı. Güvenli limanlarda ise karışık bir görünüm hakim oldu.
"Dolar hem gelişmiş hem de gelişmekte olan ekonomilerin para birimleri karşısında gerilerken, ABD 10 yıllık tahvil faizlerinde önemli değişim yaşanmadı.
"Türk finansal varlıklar küresel eğilimlerle uyumlu bir seyir izledi. Yurtiçi veri gündemi sakinken, Türk iş dünyası temsilcilerinin yaptığı ortak açıklamada enflasyonla mücadelenin ülkenin birinci ekonomik önceliği olduğu mesajı öne çıktı.
"Hisse senetlerinde düşüşler gözlenirken, TL, dolar ve euro eşit ağırlıklı sepet karşısında yüzde 0.8 değer kazandı. Tahvil faizleri ve ülke risk primi geriledi. Yeni güne küresel piyasalar dünden kalan eğilimle kırılgan bir başlangıç yaptı.


"ABD'deki mali destek paketi belirsizliği, salgın ve aşı dağılımı konusundaki kaygılar risk iştahını zayıflatırken, gün içinde ABD Merkez Bankası'nın (Fed) faiz kararı ve Aralık ayı dayanıklı mal siparişleri verileri izlenecek. Fed'in faizleri değiştirmesi beklenmezken, görünüme ilişkin vereceği sinyaller takip edilecek.
"Yurtiçinde gündem sakinken, Türk finansal varlıkların seyri açısından küresel gelişmelerin önemli olabileceği değerlendiriliyor."