Tarihi 5 Ocak 2018

En az düşmanlarımız kadar uyanık olmalıyız

FETÖ'nün ne denli kripto ve hain bir örgüt olduğunu biliyoruz.
Sonuca ulaşmak için yapamayacakları şey, atmayacakları adım yok. Bunu genel bir bilgi olarak biliyoruz ancak detaylar ortaya çıktıkça "Bu kadar da olmaz" dedirtecek şeytanlıklar düşündüklerini görüyoruz.
Son örnek FETÖ'cü Yüzbaşı Burak Akın. Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Yaşar Güler'in koruma müdür yardımcısı olan Akın 16 Aralık günü komutanına giderek ağlayarak FETÖ'cü olduğu itirafında bulunur.
Akın örgütün baskısına daha fazla dayanamadığını bu nedenle FETÖ üyesi olduğunu itiraf ettiğini söylüyor.
Ancak kazın ayağı öyle değil...
Akın'ın adli makamların titiz çalışması sonucu deşifre olmak üzere olduğu, yakalanacağını anlayınca itirafçı olarak yakayı kurtarmaya çalıştığı ortaya çıktı.
Yakalanma, deşifre olma sürecini bile operasyona çevirebilen bir şeytanlıktan bahsediyoruz.
Ama daha bitmedi; biraz daha eskiye gidelim. FETÖ'cü olduğunu itiraf edip teslim olan Akın'ın kahramanlık madalyası var. Sebebi ise Akın'ın 15 Temmuz gecesi sözüm ona darbe girişimini engellerken bacaklarından vurulması.
FETÖ kendi üyesini bacaklarından vurarak darbeye direnen asker olarak kahraman ilan edilmesini sağlayacak kadar planlı, sistematik ve haince çalışıyor. Buna karşılık bizim cenahta durum nedir? Tabii ki FETÖ'nün bu hain planını bile açığa çıkaran, gece gündüz demeden canla başla FETÖ ile mücadele eden siyasetçisinden sokaktaki vatandaşına kadar büyük bir çoğunluk var. Ama bir de bizden saydığımız, öyle olduğunu düşündüklerimiz var. Onlar ise bu derece hainlik ve şeytanlık planlayan bir örgüte karşı tek tip kıyafete, 15 Temmuz gecesi direnişe katılmış sivillere getirilen yargı muafiyetine kafayı takıyorlar. Yazık, gerçekten çok yazık!

ZOR OYUNU BOZAR
Uluslararası tatil sitesi booking. com'un Türkiye'deki faaliyetleri bir süre önce mevzuata uymadığı ve kesilen cezayı kabul etmediği için durdurulmuştu. Mesele şu; sanal âlemde faaliyet gösteren bu tür platformların merkezleri genelde Türkiye dışında oluyor. Türk tüketiciler üzerinden para kazanıyorlar ancak vergiyi merkezlerinin bulunduğu ülkelere ödüyorlar. Dahası Türkiye'nin mevzuatını da hiçbir şekilde takmıyorlar. Türkiye'de ne bir kaydı, ne bir ofisi, ne de bir çalışanı olan bu tür platformlara herhangi bir cezai müeyyide veya denetim uygulanamıyor. Booking.com da tam buna güvenerek Türkiye'yi takmadı. Neticede mahkeme kararı ile Türkiye'de faaliyet yapması, otel rezervasyonu gerçekleştirmesi yasaklandı. Malum kesim yine ayağa kalktı, "yasaklar ülkesi Türkiye" masalını tekrarladılar.
Başta cezaya ve denetime yanaşmayan booking.com ise maddi kaybı artınca kelimenin tam anlamı ile yola geldi. Kültür ve Turizm Bakanlığı ile iletişime geçip yasağını kaldırmak için bir hal çaresi aramaya başladı.
Demek ki neymiş, mesele yasak meselesi değil güç ve kuvvet meselesiymiş. Gerekli yaptırımları uygulamak konusunda yeterli teknik altyapınız olursa, muhatabınıza bedel ödetebilirseniz booking.com, Twitter, Facebook gibi internet platformlarını yola getirebilirsiniz. Eğer bu kudretten yoksunsanız Twitter'a içerik kaldırma başvurusunda bulunursunuz ve reddedilir. Booking.com'a bu ülkenin kurallarına uymalısın dersiniz, reddedilir. Süreç böyle işliyor, olan biten bu!

CEVABI BELLİ SORU
Saadet Partisi genel başkanı Temel Karamollooğlu CHP genel merkezini ziyaret ederek Kılıçdaroğlu'yla görüşmüş. Merak ettim de, acaba sohbette söz CHP'nin 28 Şubat sürecindeki katkısına gelmiş midir?