Ozan Cemal Süreya "Her ölüm erken ölümdür" demişti "son"un ardından. Usta sanatçı Şükran Ay'ın ölümü de öyle oldu. Yıllarca sesiyle, şarkılarıyla kulakların pasını sildi, yürekleri dile getirdi... Ancak 78 yıllık o güzel hayat, amansız hastalığa yenildi.
Dün sevenleri onu ebediyete uğurlamak için İstanbul'daki Fatih Camii'nde bir araya geldi. Orhan Gencebay'dan Ferdi Tayfur'a, Tarık Akan'dan Zülfü Livaneli'ye, Ahu Tuğba'dan Sevim Emre'ye kadar sanat camiasından herkes Şükran Ay'ın cenazesine omuz verdi.
Ancak o kalabalık arasında gözyaşlarını şapkasının altından akıtan biri vardı. O da usta gazeteci Savaş Ay'dı. Yazarımız, çalışma arkadaşımız, ağabeyimiz Savaş Ay, usul usul gözyaşlarını akıttı annesinin ardından. Gazeteci Savaş, evlat Savaş olarak annesi Şükran Ay'ı uğurladı.
'ÇOK ERKEN GİTTİ'
Ama anneydi ya ölen. Ona son kez bakmak, onla son kez vedalaşmak öyle kolay olmadı. Savaş Abi, bir ara ana acısına dayanamayıp öylece kalakaldı. Bir ara "kardeşlerim" dediği gazetecilerin yanına giden Savaş Abi, annesini anlattı. Ay, "Annem sevenlerini yalnız bıraktı. Çok erken gitti. O kadar çok seveni vardı ki... Çok üzgünüm" dedi. Şükran Ay'ın cenazesi, Topkapı Mezarlığı'nda toprağa verildi.
Veli SARIBOĞA-Mustafa KAYA- Emin ÖZMEN
