Tarihi 4 Ekim 2023

Tebessüm!

AĞAÇLAR da insanlara benziyor.
Sonbaharda dökülen yapraklara bakıyorum da kendilerinden sonraki hayata can katmak için kara toprağı doyuruyorlar.
Karıncalara bakın ilham alın, yaşam şekillerini hiç değiştirdiler mi? Bir buğday tanesinin değerini bizlerden iyi biliyorlar.
Onlardan iyi kim fark eder titreyen yeri.
O yüzden toprağa dönmek marifettir!
Ölü ya da diri!

***

Üç yıl önce bulunduğum mahallede yaprakları süpüren temizlik işçilerine yaşlı bir adam seslenmişti, "onları süpürmeyin!" Sonra da meselenin öznesini haykırmıştı; "doğanın dengesini bozmayın." İşçiler oralı olmadan işlerine devam etmişti.
Kuru yaprakların hayata kattıklarını yaşlı adam biliyordu da temizlik işçileri onları çuvala doldurup çöplerde yakılmaya layık görüyordu.
Alt tarafı kuru yaprak gibi görülse de üst tarafında bir şeyler gizliydi çünkü.
Yeryüzünde gökkuşağı olmak mesela!

***

Bunları okurken "ne yani" diyordur birileri, "o kadar mesele varken derdimiz kuru yaprak mı?" "Açlıktan kim ölmüş" diyenlerin bol olduğu bir memlekette kuru yapraklardaki ayrıntılarla ilgilenen insanlar da çoktur eminim.
O yapraklar bizleri hayatta tutan ağaçların ve diğer canlıların can suyu.
O yapraklar eski şöhretlerini kaybetseler de insanlara aşk şarkıları yazdıran ilham perileri.
Tabiata teşekkürü borç bilmenin ve güneşteki ışık kaynağının bile yansıması.
O yapraklar sonbaharla ölüm dansı.

***

Nice insanlar vardır bir kuru yaprak kadar insani değerleri yoktur ama kötülük salgılayan canlılar olarak bu dünyada büyük yer kaplar.
Başkalarının canını alır ekmeğiyle oynar.
Çocuklara dadanır kadınları katleder.
Kötülüklerin görüldüğü yerde alkışlandığı bir dünyada yaşıyoruz artık.
Hayat su gibi akıp giderken, bazıları kendilerini temize çıkaramadan dünyadan göç edecekler ya işin en acı kısmı o!
İnsan yaşarken de çürür!
Onların ceplerindeki para parayı çeker ama ektikleri ağaçta yaprak yeşermez.
Onları toprak bile kucaklamaz!
O yüzden onurlu insanların gözlerinde hepsinin defterleri dürülmüştür.

***

Kuru yapraklardaki sihri görebilmek için herkesin içindeki çocuktan izin alması gerekir. Yapraklar ne kadar düşmüş olsalar da hiçbir yerleri kirletmezler.
Onların kuruduktan sonra "yerdeki tebessümü" bile tarafımızdan görülmüştür.

MUTLULUK TAKVİMİ
Ağaçların fotoğrafını çek.
Bir hastaneyi dolaş ve insanları izle.
İyi bir şemsiyen olsun.

İsimsiz mektuplar
Gibi bakardık
Hatıra defteri
Hasretin dili
Aşka açılırdı
Bütün perdeler
İçinden ağlardı
Sevda mendili

Bir hasret treninden
Zamansız indik
Ömürlük şarkıların
Nağmesi bizdik
Maziyi özleyen
Aşk yolcuları
O trene binmek için
Neler vermezdik
Hakkı YALÇIN

Spor yaptıklarını zanneden avcı beyler!
Erkekseniz silahsız çıkın ava!

Neyin sevgisi!
Bulunduğum mahallenin parkına yeni doğmuş kedi yavrularını gizlice bırakıp giden insanlar var. O parkta bıraktıkları kedi yavrularını boğazlayan köpekler olduğunu biliyorlar.
O kediler her gün bir köpek tarafından telef edilirken köpeğini gezdiren kadınlardan birine bu durumu sordum da verdiği cevaba bakın.
"Eee ne yapalım, kediler kuşları yiyecek, köpekler de kedileri boğacak!" Yeni moda hayvanseverliğin sokaklara mama bırakmaktan ibaret olduğunu bildiğim için hiç sesimi çıkarmadım.
Eminim ki onun sesi benim sesimi bastırırdı.
Yanındaki süs köpeğinin sesi de caba!