Ergün Diler

ERGÜN DİLER

Tarihi 26 Eylül 2023

Büyük masa

DÜNYANIN tepesinde esen fırtınanın şiddetine göre hedef ülkeler talep edildiği ölçüde etkilenir.
Her ülkede işinde gücünde olan insanlar yerel siyasetle ilgilenir. Doğaldır. Anlaşılır.
Ancak asıl bakılması gereken yüksek rakımlı masalardır!
Tepedeki kavga dünyanın gideceği yönü ekonomik olarak da siyasi olarak da askeri olarak da gösterir.
Oradaki ritmi bir şekilde kavradığınızda artık olacak hiçbir şey SÜRPRİZ tanımı içine girmez...
Açalım...
Çin'in İPEK YOLU PROJESİ'ne ABD'nin, Rusya'nın UKRAYNA işgalini bahane ederek AVRUPA'yı yanına alarak BAHARAT YOLU ile cevap verecek olması, yeni dengenin kalbiydi!
Geçtiğimiz hafta da yazdım.
Bu mücadeleyi simge isimler üzerinden görmek mümkündü.
Önce oraya bakalım. Sonra TEPEYE tırmanalım...
Trump ABD BAŞKANI olur olmaz yaptığı eylemlerden biri Paris İklim Anlaşması'ndan çekilmekti. Seçim öncesi verdiği sözü yerine getiriyordu.
Bu kararın arkasından TRUMP'ın gizli danışmanı olarak görev yapan SpaceX ve Tesla Yönetim Kurulu Başkanı Elon Musk ve Disney Yönetim Kurulu Başkanı Bob İger, bu görevlerinden istifa ettiklerini açıkladılar.
Musk, Twitter'dan, "İklim değişikliği gerçektir.
Paris'ten ayrılmak ne dünya, ne de Amerika'nın yararınadır" dedi. İger ise "Gezegenimizi korumak ve ekonomik büyümeyi ilerletmek, geleceğimiz için kritik önemdedir. Birinin olması, diğerinin olmayacağı anlamına gelmez..." sözleriyle yollarını ayırdı. ABD, garip bir şekilde anlaşmaya imza atmayan Nijerya ve Suriye ile aynı kampa düşüyordu.
Apple CEO'su Tim Cook'un da dahil olduğu Silikon Vadisi'nin önde gelen isimleri, Beyaz Saray'la temas kurarak, iklim değişikliği konusunu ne kadar ciddi gördüklerini ilk elden başkana iletiyorlardı.
Emmanuel Macron ve Angela Merkel başta olmak üzere pek çok Avrupalı lider, ABD'nin Paris Anlaşması'nda kalması için Trump'ı ikna etmeye çalışıyordu. Trump'ın kızı Ivanka bile patronlara "ne olur ikna edin" diye yalvarıyordu.
Olmuyordu. Trump'ı etkileyen üç isim vardı. Baş stratejisti Stephen K. Bannon, Çevre Koruma İdaresi Başkanı Scott Pruitt ve Beyaz Saray Hukuk Danışmanı Don McGahn... Stephen Bannon, Pruitt ve diğer destekçilerle birlikte ABD'nin anlaşmada kalması halinde bunun ülke ekonomisine getireceği zararları gösteren rakamlar ve belgelerle dolu dosyaları Trump'a verdi.
Bannon görüşmede Paris Anlaşması'nın "globalizmin" bir ürünü olduğunu söyledi.
"UZAK DURUN" dedi.
Devam...
Kral Charles'ın DAVOS RUHUNA ne kadar uygun olduğu ortadaydı. SIR değildi.
BAHARAT YOLU ile Hindistan'ın başrol alacağı da... Buna rağmen İngiliz başbakan garip bir tutum içine girdi ve KARBONDAKİ NET SIFIR HEDEFLERİNİ GERİ ÇEKTİĞİNİ duyurdu. Başbakan Rishi Sunak 2030'da uygulamaya koyacağı benzinli ve dizel araç yasağını 2035'e kadar erteleyeceğini açıklayınca eleştirilerin hedefi oldu. Kendi partisi dahil üstüne gitmeyen kimse yoktu. Kral Charles ile de ayrı düşen SUNAK'a ilk büyük destek TRUMP'tan geliyordu. Trump sosyal medyadan paylaştığı mesajında "Sunak'ın akıllı olduğunu, elinde hiçbir delil olmayan sahte iklim velvelecileri uğruna ülkesini yok edip iflasa sürüklemeyeceğini hep biliyordum" diye yazdı.
Ve ekledi: Bu DÜMENİ çok geç olmadan fark ettiği için Başbakan Sunak'ı tebrik ederim!
İKLİM DEĞİŞİKLİĞİ meselesi ardından BÜYÜK SIFIRLAMA diye konuşulan ancak içeriğini kimsenin bilmediği hamleyi getirecekti. Klaus Schwab'ın arkasında durduğu ve KESİNLİKLE OLMALI diye bastırdığı BÜYÜK SIFIRLAMA DAVOS RUHU'nun nihai amacıydı. KAPİTALİZMİ KURANLAR ŞİMDİ ŞİKAYET EDİYOR, maç OYNANIRKEN KURAL DEĞİŞTİRİYORDU!
Kabaca durum böyleydi. Peki Trump'ı ve arkasındaki desteği bir kenara koyarsak karşıda kim vardı diye bakılması gerekiyordu. DAVOS'un MÜTEVELLİ HEYETİ önemliydi. Çok güçlü isimler işin merkezindeydi... Klaus Schwab'ın yardımcısı Peter Brabeck-Letmathe'di. Reliance Industries'in patronu Mukesh D. Ambani, AXA'yı yöneten Thomas Buberl, BlackRock CEO'su Laurence D. Fink, Bain & Company'den Orit Gadiesh, IMF Başkanı Kristalina Georgieva, Avrupa Merkez Bankası Başkanı Christine Lagarde, African Rainbow Minerals'in Başkanı Patrice Motsepe, Ürdün Kraliçesi Rania, Massachusetts Institute of Technology Başkanı Rafael Reif, Carlyle kurucusu David M. Rubenstein, Nestle şefi mark Schneider'in yanısıra Jim Hagemann Snabe, Julie Sweet, Feike Sybesma, Heizo Takenaka, Zhu Min gibi küresel çapta önem arz eden pek çok figür bulunmaktaydı. Ve daha neler neler... Ne şirketler ne patronlar vardı...
Çin'in tahmin edilenden fazla büyümesi, tehdit haline gelmesi, ABD'nin geleceğinde risk görülmesi gibi beli başlı nedenlere bağlı olarak yeni format kaçınılmaz hale geldi.
Değişimler için de yıkımlar için de yeni sayfa için de SAVAŞ şarttı. O da bulunmuştu.
Kremlin sahnedeydi. Covid- 19'la başlayan tedarik zincirlerinin kopmasıyla devam eden fırtına, Rusya'nın işgali ile tavan yapıyordu. Ve zaman BÜYÜK SIFIRLAMA için akıyordu. Öncesinde İKLİM DEĞİŞİKLİĞİ için gerekli noktaya kadar gidilmesi şarttı. Küresel yolculuk böyle yaşanacaktı. DAVOS RUHU kazandığı zaman her şey sıfırlanacak yepyeni bir dünya kurulacak oyun sıfırdan başlayacaktı. Günün sonunda yapılacak olan tüm eylemler PARANIN YENİ FORMATLA TEK ELDEN YÖNETİLMESİ İÇİNDİ...
Bretton Woods, IMF ya da ABD'nin gücü başka bir elbiseyle sahne alacaktı. Son karede bizi bekleyen buydu.
Bu finaldi. Ancak daha araya bile gelmemiştik... Trump'ın arkasındaki güç ya da aynı çizgideki EKOL dirense de göründüğü kadarıyla KÜRESEL PLANLARI yoktu. Karşı taraf ise BÜYÜK SIFIRLAMAYI BÜYÜK DEĞİŞİMİ SAHNEYE itiyordu. Bunları anlayabilecek tek lider içeride Erdoğan'dı.
Muhalefetin hali ortadaydı.
Aslında çok daha UYANIK olunması gereken bir döneme girilmişti. Küresel çapta BÜYÜK MASA kurulurken muhalefet elleriyle kurduğu masayı deviriyordu. Umut olmaktan çare olmaktan alternatif olmaktan ışık hızıyla uzaklaşıyorlardı. Kusura bakmasınlar. Anlamayana yer yoktu. Anlama ihtimalleri de yoktu. Durum da bu...