Ekrem Kızıltaş

EKREM KIZILTAŞ

Tarihi 8 Temmuz 2017

Şimdi de Ankara’ya mı?..

Mevcut hukuk kuralları gereği çeşitli suçlardan mahkum olanların serbest kalabilmeleri için 'Ankara'dan İstanbul'a kadar yürüyüş' bir tür temyiz müracaatı mıdır?.. El cevap: hayır!..
İyi de, Kılıçdaroğlu ve beraberindekiler neden yürüyor o zaman?
Bu , net bir soru... Daha açık hali de şöyle:
Bu ülkenin ana muhalefet partisinin lideri, partisine mensup bir milletvekili devlet sırlarını birilerine servis ettiği için mahkum edildi diye, neden Ankara'dan İstanbul'a yürüme yolunu seçer?..
Soru çok net. Cevaplar ise flu. Net değil yani.
Ana muhalefet partisi lideri, 'adalet için' yürüdüğünü söylüyor. Adaletin yürümekle sağlanamayacağını o ve beraberindekiler de bildiklerine göre, hedef ne?..
25 günlük yürüyüş yarın İstanbul Maltepe'de yapılacak mitingle sonlanacak. Şükür ki şu ana kadar güvenlik kuvvetlerinin işi sıkı tutmaları sebebiyle, herhangi bir provokasyon yaşanmadı.
'Adalet' diyerek yürüyüş yapanların, yol boyunca araçları içindeki insanları sıcak havada saatlerce bekletmeleri, başkalarının arazilerinde izinsiz mola yeri oluşturmaları, ayrı bir bahis.
Esas mesele, 25 gün boyunca süren 423 kilometrelik yürüyüş ve Pazar günü ulaşacakları Maltepe'de yapacakları mitingle, Enis Berberoğlu'nun mahkumiyeti ile ilgili ne yapmış olacakları?..
Enis Berberoğlu'nu mahkum eden mahkeme yarın akşam ya da sonraki günlerde toplanıp, 'Kemal Kılıçdaroğlu ve beraberindekiler 25 gündür yürüdüklerine ve sonunda maltepe'de bir miting de yaptıklarına göre, anlaşılıyor ki biz Enis Berberoğlu konusunda yanlış bir karar almışız' mı diyecek mesela?..
İstinaf Yahkemesi veya Yargıtay'ın yürüyüş ve mitingden etkilenerek re'sen konuya müdahil olup, Enis Berberoğlu'nu serbet bıraktırması ümit edilebilir mi ya da?..

İŞLER ESKİSİ GİBİ DEĞİL!..
Olağan hukuk yolları tüketilmeden bireysel müracaat Kabul etmeyen Anayasa Mahkemesi'nin yürüyüş ve miting üzerine, Enis Berberoğlu için değişik bir formül bulmasını da bekliyor olamazlar herhalde.
Yüksek mahkemelerde işler artık eskisi gibi yürümüyor çünkü...
CHP'nin klasik başvuru mekanizmaları bununla bitmiyor tabii. Ancak AİHM ve diğer mekanizmalar da, ancak belirli prosedürlere göre devreye giriyorlar.
Mahkemeleri harekete geçiren prosedürler arasında yürüyüş ya da miting yok, bildiğimiz kadarıyla...
Yürüyüşte olduğu gibi inşallah bir sıkıntı yaşanmadan gerçekleşecek miting sonrası ne olacağı, ciddi bir soru işareti. Hukuk açısından anlamsız bu hareketlerin netice açısından pratik bir faydası olmadığı ayan beyan ortaya çıkacak çünkü.
Bunca yolu adalet için yürüdüğünü söyleyen kişinin, mitingden sonra ne yapacağını merak etmemek mümkün değil... Bilmiş bir edayla yola çıkan ve yürüyüşle adaletin nasıl sağlanabileceği konusunda şimdiye kadar sadra şifa bir açıklama yapmayan Kılıçdaroğlu, bakalım netice olarak ne diyecek?..
Akla gelen ihtimallerden birisi, yürüyüşünü yarın yapılacak mitingle sonlandıracak Kılıçdaroğlu'nun, 'beklediğimiz adalet sağlanmadı' mülahazası ile Ankara'ya yürüyerek dönme kararı alması...
Belki birkaç gün dinlenme ve bu arada 15 Temmuz'un yıldönümü ile ilgili etkinlikler bittikten sonra, bu defa İstanbul'dan Ankara'ya, mesela TBMM'ye kadar yürüme kararı alabilir...
25 gün İstanbul Ankara. Diyelim ki, bir haftalık dinlenme sonrasında 25 gün de İstanbul Ankara...
Eğer Enis Berberoğlu'na söz konusu görüntüleri veren Kılıçdaroğlu ise ya da bu yürüyüş parti için muhalefeti susturmak için yapıldıysa, İstanbul Ankara arası yürüyüşe de hazır olmak gerek...