Ekrem Kızıltaş

EKREM KIZILTAŞ

Tarihi 13 Ekim 2016

Saf mı, numara mı yapıyor?..

Irak Başbakanı Haydar İbadi'nin Türkiye'nin Başika'daki askerleri ile ilgili açıklamalarının Irak'ta alıcısı var mıdır, bilinmez. 63 devletin cirit attığı bir memleketin başbakanı olup, sadece Türkiye'ye efelenmenin herhangi bir anlamı olmadığını, en iyi Iraklılar biliyordur herhalde.
Irak Başbakanı, sözlerini adeta baş tacı eden bizdeki bir kısım medyaya ve bazı siyasetçilere bakarak teselli bulmayı deniyor olabilir muhtemelen. Ülkemiz vatandaşı olmakla beraber, nerede durdukları ve kimden yana oldukları pek bilinmeyenler tarafından açıklamalarına olağanüstü bir ilgi gösterildi çünkü.
Hele Kılıçdaroğlu'nun siyasi tarihin 'saçmalıklar' bölümünün ilk sahifelerinde yer almaya aday değerlendirmesi, İbadi açısından tadından yenmeyecek nefasetteydi.
Vaktiyle kendi çağırdığı askerlerimize işgalci deyip, Musul'un kurtarılması harekatına zinhar karışmamalarını söyleyen Irak Başbakanı'na şöyle sesleniyordu kılıçdaroğlu: "Başika'da bizim askerlemizin bulunması sıradan bir olay değildir. Irak halkının güvencesi için Başika'da bizim askerlerimiz bulunuyor. Dolayısıyla buradan size ulaşan bazı söylemlerin iticiliğine kapılıp Başika'daki askerlerimizin Irak'ı terk etmesini istemeyiniz. Onlar aynı zamanda sizin güvenceniz." Oradaki askerlerimizi zaten Irak halkının güvencesi olduğu için istemeyen İbadi, bu sözleri duyduğunda herhalde 'bir insan nasıl bu kadar saf olabilir' diye düşünmüştür önce. Sonra da, 'Türkiye'nin ana muhalefet lideri bize/ bana yalvarıyor' diye aktarmıştır çevresindekilere.
İbadi, kağıt üzerinde varmış gibi gözükse de aslında bir devlet olup olmadığı şüpheli olan Irak'ın Başbakanı. Ülkesinin büyük bir bölümünde hakimiyeti olmadığı gibi, olan bölümünde de sayısını kendisinin bile bilmediği kadar yabancı devletin askeri var. Ve bu yabancı askerlerin her birinin aslında kendi ülkelerinin menfaatleri için orada bulunduklarının da, farkında... Türkiye'nin bütün gayretinin, Irak'ın bütünlüğünün bozulmaması ve toplumsal sıkıntılar yaşanmamasına yönelik olduğunun da...

SAHİBİNİN SESİ...
Onlarca ülkenin menfaatlerini kollamak üzere Irak'ta bulunan kuvvetleri konusunda gıkını bile çıkaramıyor İbadi. Hasbelkader getirildiği bu makamda bulunmasını onlara borçlu olduğunu biliyor.
Irak'ın değil, ait olduğu kesimin menfaatlerinin de kendisini güdenlerin borazanı olmaktan geçtiğini zannediyor. Irak'ın işgalinden beri yaşananlara bakıp ders almak ise işine gelmiyor, tabii olarak.
İplerini ellerinde bulunduranlara ses çıkaramıyor olması bir yana, yine onların talebiyle, vaktiyle kendisinin isteği üzerine Başika'ya gönderdiğimiz askerleri diline dolayıp, ülkemizi hedef alan düşmanca açıklamalar da yapıyor.
İbadi'nin meselesi, Türkiye'nin, Musul harekatına katılmasını engellemek. Ülkemizin Musul'un kurtarılmasında rol oynamasının, birilerinin hesaplarını bozacağını iyi biliyor çünkü.
Vaktiyle 50 bine yakın askerinin tek bir kurşun atmadan DAEŞ'e teslim ettiği Musul'u kurtarma harekatının Iraklılar tarafından yapılacağını söyledikten sonra, "Irak'taki Türk askerinin yerinden kıpırdamamasını" tavsiye ediyor!..
Cumhurbaşkanımıza ve hükümetimize karşıtlıkları adeta düşmanlık noktasında olanların İbadi'nin sözlerine sarılmaları, ne ise. Ama oynanmak istenen oyunların farkında olması gereken ana muhalefet liderinin nasıl olup da konuya bu kadar 'saf' yaklaşabildiği, ciddi bir soru işareti.
Belki de saf numarası yapıyordur, kim bilir...