Şiddetli karın ağrınız varsa safra kesesine dikkat

Yıllardır çektiğimiz şişkinlik ve karın ağrısı rahatsızlıklarına 'gaz sancısıdır' deyip geçtik. Ancak bu şikayetleriniz varsa safra kesesi alarm veriyor demektir!

Kaynak GAZETE Giriş Tarihi 23 Ocak 2011 Güncelleme 23 Ocak 2011, 00:00
Şiddetli karın ağrınız varsa safra kesesine dikkat

İÇİNDEKİLER

SAFRA KESESİ RAHATSIZLIKLARINA SIK MI RASTLANIYOR?
Evet. Genel cerrahların fıtık ve apandisitten sonra en sık yaptıkları ameliyat safra kesesinin çıkartılmasıdır. Buna "kolesistektomi" denilmekte ve örneğin A.B.D.'de yılda 700 bin kişiye yapılmakta. Çünkü tüm insanların yaklaşık % 10'unun safra keselerinde yaşamlarının bir aşamasında taş oluşmakta ve bunların belli bir bölümünde de birtakım ciddi şikayetler gelişmekte.

SAFRA KESESİ TAŞLARI NE GİBİ ŞİKAYETLERLE ORTAYA ÇIKAR?
Öncelikle büyük bölümünün yıllar boyu hiçbir şikayete yol açmadığını ve sessiz sakin durduklarını ve yapılan bir ultrasonda tesadüfen farkedildiklerini belirtmek lazım. Bu olgulara "asemptomatik" yani şikayete yol açmayan kese taşı olguları diyoruz. Yıllar boyu; gaz, şişkinlik, hafif karın ağrısı gibi birtakım sindirim şikayetlerine yol açabildiği düşünülürdü... Kese taşlarının yol açtığı en tipik şikayet karnın sağ üst bölgesinde, adeta bıçak batarmış gibi, son derece keskin ve bazen sırta-arkaya-iki kürek kemiğinin arkasına vurabilen ağrı oluşması. Bu ağrı hastayı iki büklüm edecek şiddette olabilir ve 10-15 dakika ile birkaç saat arası sürebilir ve genellikle hastayı bir acil servise götürür. Tıpta "bilier kolik" ağrısı olarak bilinir ve nedeni safra kesesi içindeki taşlardan birinin kesenin çıkış bölümünü tıkamasıdır. Yaşı kaç olursa olsun böyle bir atak geçirmiş kişide son derece net ameliyat gerekliliği vardır ve safra kesesi çıkarılmalıdır. Bu atağı geçiren hastaların %90'ında tıbbi yardımla ağrı ve atak geriler ama %10'unda tablo şiddeti artarak ilerleyerek acil cerrahi girişim gerekliliği doğurur. Bazen de kese taşları , özelikle ufak olanları kesenin çıkışındaki kanaldan geçip ana safra kanalına düşerler ve bu durumda da hatayı iki ayrı ciddi riske sokarlar. Bunlardan birincisi pankreatit dediğimiz pancreas hasarıdır ve ikincisi de tıkanma sarılığı olarak bilinir. Kimi zaman hayatı tehdit edebilecek komplikasyonlardır bunlar...

TANISI KOLAY MI?
Son derece kolay. Basit bir üst karın ulrasonu ile %100 tanısal doğruluk mümkün. Hem 5 dakikada.

SESSİZ TAŞI BULUNAN HASTALAR HEMEN AMELİYAT MI EDİLMELİ?
Bu önemli bir soru ve cevabı hem evet hem de hayır diyebilirim. Konuyu biraz açmak için kendi haline bırakılan sessiz safra kesesi taşlarının doğal seyrinden biraz bahsetmek lazım. Hiçbir şikayete yol açmamış sesssiz taşların 5 yıl içinde yukarıda saydığım ciddi şikayetlerden birine yol açma olasılığı yaklaşık % 20'dir. Dolayısı ile sessiz taşı bulunan hasta 80'li yaşlarında ise, diğer bir deyişle beklenen yaşam süresi çok uzun değilse bu durumda ameliyat endikasyonu yoktur ve o kişi rahatlıkla takip edilebilir.



Prof. Dr. Mehmet Ali YERDEL